"İsrail, Mescid-i Aksa'da kontrolü ele geçirmek istiyor"
İstanbul'daki bazı sivil toplum kuruşları, İsrail'in, Mescid-i Aksa'ya yönelik uygulamaları ile tarihi ve dini mekanın ibadete kapatılmasına tepki gösterdi.
Mirasımız Derneği Başkanı Muhammed Demirci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarih boyunca Mescid-i Aksa'nın 3 gün süreyle hiç kapatılmadığını söyledi.
Kudüs ve civarındaki Osmanlı eserlerini korumak ve yaşatmak amacıyla faaliyet yürüten bir dernek olarak bu tür girişimlere sessiz kalmayacaklarını belirten Demirci, "İsrail'in Mescid-i Aksa ile ilgili hedefleri var. Halilürrahman (İbrahim Camisi'nin) yarısını sinagoga çevirmişti. Diğer yarısı da mescit olarak duruyor. Şu anda aynı olayı Mescid-i Aksa'da yapmak istiyor. İsrail bu konuda kendi meclislerinden de bütün onayı aldı." dedi.
Demirci, Kudüs'teki Müslümanların İsrail'in hedeflerini gerçekleştirememesi için mücadele ettiğini, Aksa'ya yapılan saldırılara karşı direniş gösterdiklerini vurguladı.
İsrail'in yaşanan son olayları, Mescid-i Aksa'yı bölmek için bir fırsat olarak değerlendirdiğini aktaran Demirci, "Aksa, resmi olarak Ürdün Vakıflar Bakanlığına bağlıdır. Kontrolü tamamen Ürdün'e bağlı fakat İsrail şu anda Aksa'yı ele geçirdi. Aksa'yı mescitten çıkardı, müze haline getirdi, kapılara metal arama dedektörleri koydu. İsrail, dünya Müslümanlarına 'Artık bundan sonra Aksa benim kontrolümde.' görüntüsü veriyor." diye konuştu.
Kudüs halkının, bu uygulamaları kabul etmediğinin altını çizen Demirci, Filistinlilerin kapılardan içeri girmediğini ve kapıların önünde nöbet tuttuğunu hatırlatarak, "Dünya Müslümanlarından yeterli destek gelmesi halinde Mescid-i Aksa'nın kapılarının önündeki metal arama dedektörleri kaldırılacak ve İsrail'in gerçekleştirmek istediği hedef de engellenmiş olacaktır." ifadelerini kullandı.
"Türkiye, bu konuyu dünya gündemine taşıyabilir"
Filistin Dayanışma Derneği (FİDDER) Başkanı Muhammed Müşenis ise İsrail'in önceden kendisine Mescid-i Aksa ile ilgili bu fırsatı hazırladığını söyledi.
UNESCO'nun, Aksa'nın Müslümanlara ait olduğu yönünde bir karar aldığını hatırlatan Müşenis, Aksa'nın Müslümanların ilk kıblesi olduğunu ve İsra ile Miraç olaylarının burada gerçekleştiğini hatırlattı.
Bunlardan dolayı Aksa'nın mukaddes bir yer mekan olduğunu aktaran Müşenis, "Bu yüzden Müslümanlar, İsrail'in uygulamalarını kabul etmiyor ve direnişe geçiyor. Bu direniş de devam edecek. Bu konuda Müslüman ülkelere de görev düşüyor. Kudüs ve Mescid-i Aksa halkına destek olmalılar. Türkiye, BM'de bir konuşma yapabilir ve bu konuyu dünya gündemine taşıyabilir." değerlendirmesini yaptı.
İsrail polisi, 14 Temmuz Cuma günü sabah saatlerinde Mescid-i Aksa'da silahlı saldırıda bulunduğunu iddia ettiği 3 Filistinliyi öldürmüş, olayda yaralanan 2 İsrail polisinin ise kaldırıldıkları hastanede öldüğünü açıklamıştı. Açıklamada, Mescid-i Aksa'nın kapılarının kapatıldığı ve Kudüs Bölge Polis Müdürlüğünün Aksa'da namaz kılınmasına izin vermeyeceği belirtilmişti.