İlk AB ülkesi Filistin'i resmen tanıdı

İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström, Filistin'i devlet olarak tanıdıklarını ve Filistin yönetimine yardım amacıyla 5 yıllık bir plan oluşturduklarını açıkladı.

Bakan Wallström, başkent Stockholm'deki Başbakanlık Binası'nda yaptığı açıklamada, sınırları oluşmamışsa da Filistin'i devlet olarak tanıma kararı için uluslararası hukuk kriterlerini yeterli gördüklerini bildirdi.

Wallström, kararla, İsrail ile Filistin arasındaki görüşmelerin eşitsiz halini kısmen gidermeyi ve görüşmelerin durduğu gerginlik dönemlerinde umutları artırma ve Filistinli ılımlı kesimleri desteklemeyi umduklarını ifade etti.

Ayrıca İsveç olarak İsrail ve Filistin'in bir arada barış ve güvenlik içinde yaşayacağı bir geleceğe katkı yapmayı amaçladıklarını belirten Wallström, mevcut durumun alternatifsiz olduğunu düşünme eğilimindeki Filistin ve İsrailli gençler arasında gelecek için barışa yönelik umut ve inanca katkı yapmak istediklerini söyledi.

İsveç'te 14 Eylül'de yapılan seçimde birinci parti olarak koalisyon hükümeti kuran Başbakan Stefan Löfven, hükümeti açıklarken Filistin'i devlet olarak tanıyacaklarını belirtmişti. Bunun üzerine İsrail, İsveç'i sorunu tam anlamadan aceleci karar vermekle suçlamış, ABD de karar için "zamansız" diye tepki göstermişti.

AB: "Tanıma kararı üye ülkelerin yetkisinde"

İsveç'in Filistin devletini resmen tanımasını değerlendiren AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın sözcüsü Maja Kocijancic, tanıma kararının üye ülkelerin yetkisinde olduğunu belirtti.

Ashton'ın sözcüsü Kocijancic, AB'nin hedefinin bağımsız, demokratik ve kendi ayakları üzerinde durabilecek Filistin devletinin barış ve güven içinde İsrail ve diğer komşularıyla yan yana yaşaması olduğunu söyledi. Kocijancic, "Bunun gerçekleştirilebilmesi için doğrudan müzakerelerin bir an önce kaldığı yerden devam etmesi önemlidir" dedi.

AB'nin geçmişte "uygun olduğunda Filistin devletini tanıma" taahhüdünde bulunduğunu hatırlatan Kocijancic, bu yönde adım atma kararının "üye ülkelerin yetkisinde olduğunu" ifade etti.

Maja Kocijancic, ayrıca Kudüs'teki son gelişmelerden endişe duyduklarını ve tüm şiddet eylemlerini kınadıklarını belirtti ve taraflara tansiyonun düşmesi için ellerinden geleni yapmaları çağrısında bulundu.

Sosyalistler diğer üye ülkelerden de tanıma kararı bekliyor

Bu arada, Avrupa Parlamentosu'nun ikinci büyük siyasi grubu olan Sosyalistler, İsveç'in Filistin'i tanıma kararına destek vererek diğer üye ülkelerden aynı adımı talep etti.

Sosyalist Grup Başkanı Gianni Pittella, yaptığı yazılı açıklamada, "İsveç hükümeti iki devletli çözüm yolunda mühim ve cesaretli bir adım attı" değerlendirmesinde bulundu.

Filistin, Mısır ve Arap Parlamentosu: İsveç'in kararı "tarihi ve önemli"

İsveç'in Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanıması Arap dünyasında memnuniyetle karşılandı.

İsveç hükümetinin bugün aldığı karar doğrultusunda "Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanıması üzerine Filistin Dışişleri Bakanlığı yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsveç'in siyasi ve hukuki olarak Filistin'i tanımasını övgü ve memnuniyetle karşıladı. Bu karar, Arap toplumları ve Filistin halkıyla ikili ilişkilerin seyrinde dost İsveç'in kaydettiği tarihi ve ileri tutumunu ortaya koydu. Filistin'i tanıma kararı İsveç'in uluslararası meşru kararlar ve uluslararası hukuka bağlılık, yüce ahlak ve prensiplerle uyumunu gösteriyor" denildi.

İsveç'in Filistin ve İsrail arasında barış müzakereleri ve iki devletli çözüme olan istediğini bu "tanıma" kararıyla pekiştirdiği ifade edilen açıklamada, "Abbas'ın İsveç'i, kralı, hükümeti ve halkıyla sergilediği bu cesur tavırdan dolayı selamladığı" kaydedildi.

- Mısır

Mısır Dışişleri Bakanlığından konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada da İsveç'in Filistin'i tanıma kararı "tarihi ve önemli bir adım" şeklinde nitelendi.

Açıklamada, "İsveç Dışişleri Bakanı'nın ülkesinin Filistin'i tanıdığı yönündeki demeci, İsveç'in Avrupa Birliği'nde bu yönde adım atan ilk ülke olması itibarıyla tarihi ve önemli bir karardır. Bunun yanı sıra Filistin halkına kendi kaderini çizmesi ve bağımsız bir devlet kurması konusunda duyduğu saygıyı gösteren bir adımdır" denildi.

- Arap Parlamentosu

Arap Parlamentosu Başkanı Ahmed Bin Muhammed el-Cervan ise tüm Avrupa ülkelerinin İsveç'i örnek alması gerektiğini vurgulayarak, kararı da "Filistin halkına kaderini tayin hakkı tanıma yönünde alınmış önemli bir karar" olarak değerlendirdi.

Cervan tarafından yapılan yazılı açıklamada şu ifadalere yer verildi: "Diğer Avrupa ülkelerinin bu kararın ardından Filistin'i tanıma kararı almasını ümit ediyoruz. Bu tanıma kararlar zincirinin başlangıç halkasını oluşturmaktadır. İşgali sonlandırmak ve bağımsız bir Filistin devleti kurulması noktasında biz de Filistin halkını destekliyoruz. Filistin halkının, meşru hakkını savunabilmesi için tüm özgür halklar, İsveç'i örnek almalı."