Facebook'un kullanıcı verilerini cep telefonu üreticileriyle paylaştığı iddiası
Sosyal paylaşım sitesi Facebook'un mobil cihaz üreticileriyle hizmet entegrasyonu için yaptığı anlaşmalar kapsamında üreticilerin kullanıcılarının verilerine ölçüsüz şekilde erişimine izin verdiği iddia edildi. Şirket Apple, Microsoft, Samsung ve BlackBerry gibi cihaz üreticilerinin kullanıcı verilerine erişimine izinsiz olarak imkan veriyor.
New York Times gazetesinde yer alan habere göre şirket son 10 yılda cep telefonu ve tablet üreticileriyle Facebook mobil uygulamalarını geliştirmek ve işletim sistemlerine Facebook fonksiyonları eklemek üzere yaptığı anlaşmalar kapsamında üreticilerin kullanımına açtığı uygulama programlama arayüzleri (API) aracılığıyla kullanıcıların kişisel verilerine ölçüsüz olarak erişmelerine olanak sağladı.
PAYLAŞIM, HUKUKİ DÜZENLEMELERE AYKIRI
Gazete söz konusu paylaşımın ABD Federal Ticaret Komisyonunun (FTC) kişisel verilerin korunmasına ilişkin düzenlemelerine aykırı olduğunu ileri sürdü.
ÖZEL BİLGİLER PAYLAŞILIYOR!
Haberde Facebook'un cihaz üreticilerine açtığı özel API'larla ne türden bilgilerin paylaşıldığına dair örneklere yer verildi.
Örneğin 2013 model bir Blackberry telefonla firmanın Hub adlı, sosyal ağ paylaşımlarını cep telefonu mesajları ve e-postalarla entegre eden yazılımını kullanan bir muhabirin yalnızca kendi Facebook arkadaşlarına ait bilgilere değil, onların arkadaşlarına ait bilgilere de ulaşabildiği belirtildi.
Bu düzeyde bir veri paylaşımının Facebook'un mevcut kişisel veri güvenliği politikasına aykırı olduğu vurgulandı.
KULLANICILARIN RIZASI DIŞINDA...
Facebook'un en az 60 cihaz üreticisiyle bu türden anlaşmalar yaptığı ve bu metinlerde kullanıcıların rızası dışında hangi verilerin paylaşıldığının açık olmadığına dikkat çekildi.
Facebook'un daha önce kullanıcı verilerini reklam ve data analiz firmalarıyla paylaşması tartışmalara konu olmuş, Cambridge Analytica adlı veri analiz firmasının, milyonlarca Facebook kullanıcısının hesaplarından izinsiz topladığı kişisel verileri, ABD ve İngiltere'de kritik seçim ve referandum süreçlerini etkilemek için kullandığı ortaya çıkması krize sebep olmuştu.
