Erdoğan’ın bahanesi kalmadı reformlara ağırlık vermeli!
Newsweek yerel seçimlerin ardından Erdoğan’ın geniş çaplı siyasi reformlara imza atması beklendiğini belirtti
Newsweek dergisi, Erdoğan’ın tarih yazmak için bir şansa sahip olduğunu, ancak bunun için siyasi cesarete ihtiyacı olduğunu kaydetti. “Artık bahanesi kalmadı. Bu AB yolunda ciddi olduğunu kanıtlaması için son şansı” diye yazdı
Dünyanın en saygın haber dergilerinden Newsweek yerel seçimlerin ardından Başbakan Tayyip Erdoğan’ın geniş çaplı siyasi reformlara imza atması beklendiğini belirterek, “Bu AB konusunda ciddi olduğunu kanıtlaması için son şansı olabilir” ifadesini kullandı. Owen Matthews ve Sami Kohen imzasını taşıyan yorum yazısında Newsweek, cumhurbaşkanlığı seçimi ve parti kapatma davası gibi zorlukların geçmişte kaldığını belirterek, “Erdoğan’ın artık pek bir bahanesinin kalmadığı” yorumunu yaptı. Newsweek şöyle devam etti: Erdoğan’ın reform yapmak için siyasi cesarete ihtiyacı var. Türkiye’yi Avrupa’ya yakınlaştırmak, Erdoğan’ın başarısını oluşturuyor. Ancak AB ile resmi müzakerelerin açılmasından dört yıl sonra Türkiye’nin ilgisinin azaldığı görünüyor. Erdoğan Türkiye’yi Avrupa ile entegre etmek yerine son iki yılda enerjisini daha çok Ortadoğu’da aktif bir diplomasi takip etmekte ve son olarak da Gazze işgali nedeniyle İsrail’e agresif bir biçimde saldırmakta harcadı.
Başarısı sonsuz değil
Erdoğan karşıtları, Başbakan’ın hiçbir zaman AB süreci konusunda ciddi olmadığını, Brüksel’in talep ettiği reformları “dini bir gündem”i ilerletmek için kullandığını öne sürdü. AKP liderliği ise partinin cumhurbaşkanlığı seçimi ve kapatma davası gibi sorunlarla uğraşmak zorunda kaldığını söyledi. Ancak bu engeller artık geçmişte kaldı ve Erdoğan’ın artık pek bir bahanesi kalmıyor. Türkiye’nin AB üyeliğine muhalefet bazı Avrupa ülkelerinde sertleşiyor ve yurt içinde Erdoğan’ın uzun siyasi başarı sürecinin sonsuz devam etmesi beklenemez. Bu yıl, Brüksel ve Türkiye’deki kuşku duyanlara, AB üyeliği ve Türkiye’yi işleyen bir demokrasiye dönüştürmek konularında ciddi olduğunu kanıtlaması için son şansı olabilir. Başmüzakereci Egemen Bağış “AB ile ilişkiler büyük bir öncelik olacak” demişti. Bağış, Başbakan Erdoğan’ın anayasal değişiklerini yapmaya, ombudsman kurumunu oluşturmaya ve şiddete başvurmayan partilerin korunması için yeni düzenlemeleri getirmeye kararlı olduğunu söylemişti. Bu tür reformlar uygun bir biçimde yapılırsa Erdoğan yargı, ordu ve bürokrasi ile karşı karşıya gelecek. Erdoğan’ın reformlar konusunda ilerlemek için gerekli olan siyasi iradesinin olup olmadığı belli değil.
(VATAN yazarı) Cengiz Aktar bu durumu “Erdoğan seçimlerden daha güçlü çıkarsa reformlar konusunda kibirli ve isteksiz davranabilir” diye yorumluyor. Asıl konu, Erdoğan’ın, muhalefet ile ortak hareket etmek ve 1980 askeri darbesi hayaletlerini ve bunun yarattığı çok anti demokratik anayasayı gömmek için gerekli olan radikal anayasal değişikliklerini gerçekleştirmek için siyasi cesarete sahip olup olmadığı... Şimdiye kadar Erdoğan’ın ayakta kalması kayda değer bir siyasi taktik başarısı. Bu durum Erdoğan için tarih yazmaya da hazır olduğunu kanıtlama şansıdır.