Dünyanın en kötü infazı! Zehirli iğne enjekte edilen mahkem 2 saat can çekişti...

Joseph Wood, bir süredir kız arkadaşı Debbie Dietz ile arasında yaşanan sorunlardan dolayı gergindi. İkili arasındaki 5 yıllık ilişki, yaşadıkları son tartışmanın ardından sona ermişti ve Wood bunu kabullenmekte güçlük yaşıyordu. Wood’un Dietz’e olan ilgisi takıntı seviyesine çıkmıştı. Takvimler 7 Ağustos 1989 gününü gösteriyordu ve ABD’nin Arizona eyaletinde yaşayan insanlar aşırı sıcaklarla boğuşuyordu. Debbie Dietz ve babası Gene Dietz, aileye ait spor mağazasında günün bitmesini bekliyordu. Debbie Dietz, Joseph Wood ile olan çalkantılı ilişkisini bitirdiği için kendini huzurlu hissediyordu. Dietz’in huzuru, aynı gün Wood’un mağazaya gelmesi ile bozuldu. Girdiği kıskançlık ve sinir krizinin ardından gözü dönen Wood, Debbie Dietz ve babası Gene Dietz’i aileye ait mağazada silahla vurarak öldürdü.

Olayın ardından gözaltına alınan Wood, 25 Şubat 1991'de hakim karşısına çıktı ve 2 kez 1. derece cinayetten suçlu bulundu. Wood, 2 Temmuz 1991’de ölüme mahkum edildi. Bu noktada kimse Wood’a verilen ölüm cezasının, yıllar sonra, “Dünyanın en kötü infazı” olarak anılacağını bilmiyordu.

Joseph Wood’a verilen ölüm cezası, mahkumiyetinden tam 25 yıl sonra infaz edilecekti. 23 Temmuz 2014'te Arizona'daki Florence Eyalet Hapishanesi'nde gün içinde infazı gerçekleşecek idam cezası için hazırlık yapılıyordu. 25 yıl önce 2 kişiyi öldürerek ölüm cezasına çarptırılan Joseph Wood, vücuduna zehir enjekte edilerek idam edilecekti.

İŞTE SON SÖZLERİ
İdam için sedyeye yatırılan Wood’a son sözleri soruldu. Wood, “Öncelikle idam cezasının iptal edilmesi için çaba gösteren herkese teşekkür ederim. 2007 yılında Hristiyanlığı kabul ettiğimden bu yana kendimi bu sona hazırlıyordum. Bugün acılarımın sona ereceğini biliyor olmak, bana kendimi iyi hissettiriyor. Buradaki herkesin kalplerinin huzurla dolması için dua ediyorum. Tanrı hepinizi bağışlasın” dedi. Wood, idam edilmeden hemen önce infazı izlemek için ceza evine gelen kurbanların yakınlarına gülümsedi ve izleyenleri dehşete düşürecek idam başladı.

Saatler 13.52’yi gösterdiğinde Wood’a zehir enjekte edildi. İnfazda görev alan yetkililer, Wood’un 10 dakika içinde hayatını kaybedeceğini tahmin ediyordu. Fakat işler ters gidiyordu. 13.52’de başlayan idam, 117 dakika saat sonra 15.49’da sona erebildi. 10 dakika sürmesi gereken infaz sırasında, Wood’un çenesinin düştüğü, göğsünün genişlediği ve büzüldüğü bildirildi. Wood, hayatını kaybedene kadar 600 kez hırlayarak nefes aldı.

Wood’un ölmediğini ve acı çektiğini gören avukatları, infazın acilen durdurulması için mahkemeye başvurdu. Avukatlar, mahkeme heyetine Wood’un bir saatten fazla süredir kesik kesik ve zorlanarak nefes aldığını belirtti. Avukatların yaptığı başvuru, Wood hayatını kaybettikten bir saat sonra reddedildi.

Tartışmaların artması üzerine eyalet Valisi Jan Brewer, “Cinayet sebebiyle hüküm giymiş Joseph Wood'un infazının bu kadar uzun sürmüş olması konusunda endişeliyim. İnfaz sırasında yaşananlar ile ilgili inceleme yapılması için gereken talimatları verdim” dedi.

Arizona Başsavcısı Tom Horne yaptığı açıklamada, "Arizona Eyalet Hapishanesinde yapılan Joseph Wood'un infazı, 13.57'de başladı ve 15.49'da öldüğü açıklandı" dedi. Açıklamada, iddia edilenin aksine Wood’un acı çekmeden hayatını kaybettiği belirtildi. Yetkililer, infaz gerçekleştiği süre boyunca sorumlu görevliler ile sürekli temas halinde olunduğunu belirtti ve mahkumun kısa süre içinde komaya girdiğini söyledi. Wood’un bu sebeple acı çekmediği belirtildi. İdamın tanıkları ise, yapılan açıklamaların gerçeği yansıtmadığı konusunda ısrarcı oldu.

“SUDAN ÇIKMIŞ BİR BALIK GİBİYDİ”
İdama tanıklık eden bir gazeteci, “Joseph Wood, 5-10 saniye aralıklarla neredeyse 2 saat boyunca hırlayarak nefes aldı. Bu süre içinde vücudunda kasılmalar yaşandı.” dedi. Bir başka tanık Michael Kieffer, gazetecilere bunun katıldığı beşinci infaz olduğunu söyledi ve, “Bu tarz idamlar genelde 10 dakika içinde biter. Joseph Wood’un infazı da ilk başlarda böyle görünüyordu fakat kısa süre sonra bunun çok farklı olduğu anlaşıldı. Mahkum, 5 dakika içinde gözlerini kapattı ama nefes aldığını görebiliyorduk. Adeta sudan çıkmış bir balık gibi ağzını açıp kapatarak nefes almaya çalışıyordu” şeklinde konuştu.

İnfaza tanıklık eden ve o dönemde Arizona baş savcısının basın sözcüsü olan Stephanie Grisham, gazetecilere yolladığı e-posta da Joseph Wood’un acı çektiği iddiarını reddetti. Grisham, “Tanıkların ve avukatların iddia ettiğinin aksine Wood acı çekmeden öldü. Bu benim şahit olduğum ilk idamdı ve mahkumun ne kadar huzurlu olduğuna şaşırdım. Kesinlikle nefes almakta zorlanmadı ve iddia edildiği gibi nefes alırken hırlamadı” ifadelerini kullandı. Wood’un infazının ardından Debbie Dietz'in kız kardeşi Jeane Brown, “Bizim için çok uzun bir 25 yıl oldu. Bugün gördüğüm idam, 7 Ağustos 1989 günü gördüklerimin yanında hiçbir şeydi. Katilin acı çektiğine inanmıyorum. Acı verici olan, babanı ve kız kardeşini kanlar içinde yatarken görmek. Ailemden geri kalanlar sonunda bu korkunç olayı geride bırakabilecek. Hayatımın geri kalanında babam ve ablam olmayacak. Ama artık daha rahat bir hayat yaşayabileceğim” dedi.

Jeanne Brown'ın eşi Richard Brown ise gazetecilere verdiği demeçte, "İşlediği suç sonucunda idam cezası alan insanların acı çekmeyi hak ettiklerini düşünüyorum. Bu adam 25 yıl boyunca ceza evinde kaldı. Burada bizim vergilerimizle yemek yedi, elbise ve ayakkabı kullandı. Gerçekten acı çeken, Debbie Dietz ve babası Gene Dietz’di” ifadelerini kullandı. (Oğuzcan Atış/Milliyet)