Dünya gündemine bomba gibi düşen olay! Gizlenme yeteneklerine' sahip üçgen 'UFO' paniği...

2022 yılının ilk günü UFO paniği dünyada gündem oldu. Pentagon tarafından 2021 yılının haziran ayında hazırlanan bir raporda pek çok UFO tespit edildiğine dair bilgiler yer almış ve olası ulusal risklere karşı uyarı yapılmıştı. Son olarak ise geçtiğimiz yılın kasım ayında, Pentagon açıklama yapmış ve olası bir tehdidi azaltmak için tespitlerde bulunmaya çalıştıklarını bildirmişti. Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks, tüm dünyada merak uyandıran konuyla ilgili "Airborne" isimli yeni grubun görevi üstlendiğini, ayrıca üst düzey askeri ve istihbarat liderleri tarafından denetleneceğini, cisimlere "saptama, tanımlama ve niteleme" yapacağını ifade etmişti.

2004 YILINDAN BU YANA 144 UFO GÖRÜLDÜ
Tanımlanan ya da tanımlanamayan her tür hava hareketinin son derece ciddiye alındığını ve bir bir incelendiğini vurgulayan ABD Savunma Bakanlığı, rastlanan cisimlerin başka bir dünyaya aitliğine dair "kesin bir bulgu" görmüyor olsa da, onların dünya dışı olma ihtimalleri de göz ardı edilmiyor.

Geçen haziran ayında 2004'ten bu yana 144 tane UFO görüldüğü bildirilmişti. Bunların Çin veya Rusya gibi ülkelerden daha ileri bir teknoloji kullanılarak gönderilmiş olmaları da ihtimal dahilinde gösteriliyordu. Bunların arasından yalnızca tek bir cismin ne olduğuna dair açıklama geldi. Gökyüzünde görülen cismin, büyük bir balon olduğu tahmin ediliyor.

YILBAŞI GECESİ FARK EDİLDİ
Son olarak bir adam, yeni yıl gecesinde 'gizlenme yeteneklerine' sahip üçgen bir 'UFO' gördüğünü iddia etti. Bundan sadece birkaç ay önce, İngiltere'de benzer bir iddia gündeme bomba gibi düşmüştü.

Sosyal medyada "Vaultteam6" kullanıcı adını kullanan UFO meraklısı, ABD'nin Ohio eyaletine bağlı Columbus kenti üzerinde uçan gizemli cismin bir videosunu çekmeyi başardı. Daily Star gazetesinin aktardığına göre, görüntülerde üçgen şeklinde süzülen üç ışık görülüyor. Bu görüntüler, geçtiğimiz kasım ayında, 43 yaşındaki Matt Doughty'nin St Albans, Hertfordshire'daki evinin üzerinde süzülen cismi gözler önüne seren ve kapı zili kamerası tarafından çekilen video ile büyük benzerlik gösteriyor.

KENDİNİ 'GÖRÜNMEZ' YAPTI
Reddit'te paylaşılan yeni görüntü, ışıklar aniden kaybolduğunda tanımlanamayan cismi kameraya alan kişiyi şoka uğrattı ve UFO'nun kendini görünmez yapma yeteneğine sahip olduğunu düşünmesine neden oldu.

Görüntüler Reddit'te paylaşıldıktan sonra diğer uzmanlar da video ile ilgili yorum yaparak düşüncelerini paylaştı. Görüntülere yorum yapanlardan biri, "Son zamanlarda Birleşik Devletler ordusu tarafından piyasaya sürülen çok sayıda uzaylı aracı gördük, haberlere çıkıyor. İnsanlar önemli değilmiş gibi omuz silkiyor. Önümüzde olan gerçekleri görmezden gelemezsiniz ve bu, Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki milyarlarca dolarlık kamera tarafından kaydedildi" diye yazdı.

Kasım ayında Matt, kapı zili kamerası evinin üzerinde uçan bir 'üçgen UFO'yu filme aldığında hayatının şokunu yaşamıştı. Arkadaşı Kevin Barritt ile birlikte evde televizyon seyrederken, telefonu akıllı kapı zilinden gelen ve ön kapısının dışında bir şey olduğunu bildiren bir alarm gönderdi. Daha sonra kameraya yakalanan görüntüyü oynattı ve karanlıkta parlayan üç parlak ışıkla gökyüzünde süzülen tanımlanamayan uçan nesne ile ürkütücü sahnenin ortaya çıkışını izlerken şaşkına döndü.

Lojistik müdürü olan Matt, daha sonra havacılık tutkunu babasını aradı ve ona durumu haber verdi. Babası ise, online uçuş takip cihazını kontrol ettikten sonra 'gökyüzünde uçak trafiği olmadığını' söyledi.

9 MADDEDE 2021'İN UFO RAPORU
Öte yandan Live Science sitesi, 2021'de uzaylılar hakkında öğrendiğimiz 9 şey başlıklı bir makale yayınladı. "2021 yılı, gerçeği arayanlara ve uzaylı avcılarına üzerinde düşünmeleri için bolca olay bıraktı" cümlesiyle açılan makalede, 2021'de uzaylılar ve onları nerede arayacağımız hakkında öğrendiğimiz 9 şeye yer verildi. İşte 9 maddede geçtiğimiz yılın UFO raporu...

1. UFO'lar gerçek ve hükümet bunu biliyor
Pentagon, haziran ayında 2004 ve 2021 yılları arasında gerçekleşen 144 UFO karşılaşmasını detaylandıran ve merakla beklenen bir rapor yayınladı. Rapor, "tanımlanamayan hava olaylarının oluşturduğu tehdidi" değerlendirmeyi amaçlıyordu. 9 sayfalık kısa değerlendirme, kuşlar ve balonlardan yabancı gözetim ekipmanlarına ve çok gizli ABD hükümet projelerine kadar uzanan tanımlanamayan cisimlerin varlığını doğruladı. Bununla birlikte dünya dışı zekânın kabul edilmesini umut eden herkes, rapor 144 karşılaşmanın herhangi birini uzaylı faaliyetiyle ilişkilendirmediğinde hayal kırıklığına uğramış olabilir.

2. Kara delikler uzaylı güç merkezleri olabilir
Uzaylı avcılar güneş sistemimizin ötesinde yaşanabilir gezegenler aramak için zaman harcarken, temmuz ayında Kraliyet Astronomi Topluluğunun Aylık Bildirimleri dergisinde yayınlanan bir araştırma, bilim adamlarının doğanın en uç nesnelerini gözden kaçırmamaları gerektiği konusunda uyarıda bulundu: Kara delikler. Çalışmayı kaleme alan yazarlar, kara deliklerin güneşimiz gibi bir yıldızdan 100 bin kat daha fazla enerji yayabildikleri için yıldızlararası işletmelerine güç vermek isteyen yabancı uygarlıklar tarafından cazip hedefler haline gelebileceğini yazdı. Bunu yapmak için uzaylılar, bir kara deliğin ufkunda dönen beyaz-sıcak madde diskinden enerji çalmak için Dyson küreleri (ilk olarak 1960'larda önerilen dev, enerji sifon küreleri) adı verilen yüksek teknolojili yapıları kullanabilir ve ardından bu enerjiyi dışa doğru yayabilir. Araştırmacılar, yeniden yayılan bu enerjinin, gökbilimcilerin Dünya'dan tespit edebilecekleri farklı bir dalga boyu imzası yaratacağını öne sürdü.

3. Uzaylı gezegenler Dünya'ya hiç benzemeyebilir
Uzaylı yaşamı arayışı, Dünya benzeri gezegenlerin araştırılmasıyla başlar. Ancak ağustos ayında Astrophysical Journal'da yayınlanan bir araştırmaya göre, yaşam için elverişli olan başka bir yabancı dünya sınıfı da olabilir. Dünya'dan 2,5 kata kadar daha büyük olan ve hidrojen açısından zengin atmosferlerin altında devasa sıvı su okyanuslarına sahip olan "Hycean" gezegenleri, Dünya'nın en zorlu ortamlarından bazılarında gelişen "ekstremofillere" benzer mikrobiyal yaşam için ideal olabilir. Bu gezegenler Samanyolu'nda bolca bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda inanılmaz derecede çeşitliler. Bazıları ev sahibi yıldızına çok yakın, bazıları ise çok uzak yörüngede dolanıyor. Yazarlar, her ikisinin de potansiyel olarak dalgalarının altında ufacık bir hayata ev sahipliği yapabileceğini yazdı, bu da uzaylı gezegen avcıları için yepyeni bir keşif yolu olabileceği anlamına geliyor.

4. Satürn'ün uydularından biri hâlâ yaşam potansiyeli taşıyor
Yapılan bir araştırma, Satürn'ün altıncı en büyük ayı olan Enceladus'tan süzülen metan gazının, Ay'ın yeraltı denizinde hayatın iç içe geçtiğine dair bir işaret olabileceğini gösterdi. 2005 yılında, NASA'nın Cassini Satürn yörünge aracı, Enceladus'un güney kutbu yakınlarındaki "kaplan şeridi" kırıklarından uzaya su buzu parçacıkları fırlatan gayzerleri keşfetmişti. Bu malzemenin, ayın buzlu kabuğunun altından akan büyük bir sıvı su okyanusundan geldiği düşünülüyor.

Ancak yörünge aracının bulduğu sadece su değildi; dihidrojen (H2) ve metan (CH4) dahil olmak üzere çeşitli karbon içeren organik bileşikler dahil olmak üzere çok sayıda başka bileşik de gayzerlerde ortaya çıktı. Yeni çalışmada, araştırmacılar, bu bileşiklerin dihidrojeni "yiyen" ve atık olarak metan üreten mikropların kanıtı olup olmadığını belirlemek için bir dizi araştırma yaptı. Ekip, metan gazı çıkaran mikropların gerçekten de gezegenin gazlı gayzerlerine katkıda bulunabileceğini keşfetti. Bu da buzlu ayda yaşam göz ardı edilemeyeceği anlamına geliyor.

5. Bilim adamları, 'uzaylı çöplerini' görmezden geliyor olabilir
Harvardlı astrofizikçi Avi Loeb'in son kitabı "Dünya Dışı: Dünyanın Ötesinde Akıllı Yaşamın İlk İşareti"nde garip, puro şeklindeki nesne 'Oumuamua'nın neredeyse kesinlikle uzaylı teknolojisinin bir parçası olduğunu yazdı. Loeb kitabında, cismin olağandışı, bilinen herhangi bir kuyruklu yıldızın aksine uzun şeklinin ve aşırı parlaklığının doğal değil, bir uzaylı teknolojisi parçası olduğunu öne sürüyor. Loeb, "diğer akıllı canlı organizmaların artık kullanılmayan teknolojileri veya atılmış teknolojik çöpler" diye yazmıştı.

6. Binlerce yabancı dünya, insanların büyümesini izlemiş olabilir
İnsanların yıldızlar arasında yabancı uygarlıklar bulma çabaları geçen yüzyılda başlamış olsa da, binlerce yıl öncesinde uzaylı uygarlıkları bizi izliyor olabilir. Nature dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, yakındaki bin 715 yıldız sistemi, son 5 bin yılda Dünya'yı mükemmel bir görüş açısına sahipti ve bugün bin 400'den fazlası hâlâ net bir görüşe sahip.

7. Uzaylılarla iletişim kurmanın "en iyi" yolu yok
Uzaylılar bizi nispeten yakınlardan izliyorsa, onlara nerede yaşadığımızı söylemenin en iyi yolu nedir? Yazar Joanna Thompson, aralık ayında bu soruyu araştırdı ve hiçbir yöntemin kusursuz olmadığını keşfetti. Bir yandan, radyo dalgaları dünya dışı varlıklarla iletişim kurmanın cazip bir yolu olarak görülüyor. Çünkü bu sinyaller elektromanyetik spektrumda "su deliği" adı verilen ve 1420 ile 1720 megahertz arasında, nispeten kozmik arka plan gürültüsünden arınmış frekansa uygun bir boşluğa sığıyor.

Ancak radyo dalgaları seyahat ettikçe genişliyor, bu da gönderdiğimiz herhangi bir mesajın Dünya'dan uzaklaştıkça daha da seyreltileceği anlamına geliyor. Lazer sinyalleri de inanılmaz bir hassasiyet gerektiriyor ve mesajımızı doğrudan onların yıldız sistemlerine hedef almadıkça herhangi bir uzaylı gözlemciye ulaşma olasılığı düşük görülüyor. Her iki yöntemin de avantajları var ancak hiçbiri mükemmel değil.

8. Kendi teknolojimiz araya giriyor olabilir
9 Nisan 2019'da gökbilimciler, Güneş'e en yakın yıldız sistemi olan ve potansiyel olarak yaşanabilir en az bir gezegene ev sahipliği yapan Proxima Centauri'den Dünya'ya doğru ışınlanan bir sinyal tespit etti. Sinyal, insan uçakları veya uyduları tarafından nadiren yapılan dar bir radyo dalgası bandına düştüğü için araştırmacılar bunu olası bir uzaylı teknolojisi işareti olarak yorumladı. Ancak sinyal asla tekrarlanmadı. Bunun nedeni ekim ayında Nature Astronomy dergisinde yayınlanan bir araştırmada açıklandı: Sinyal aslında onu tespit eden teleskobun yakınında bulunan arızalı bir bilgisayardan veya hücresel cihazdan geliyordu.

9. Uzaylılar tarafından kaçırılma iddiaları 'bilinçli rüyalar' olabilir
Yapılan bir araştırmaya göre, insanların kısmen farkında olduğu ve uyku sırasında kontrol edebilen rüyalar, sözde uzaylı kaçırma hikayelerini açıklayabilir. Bu tür kaçırma iddiaları 19. yüzyıla kadar uzanıyor, kaçırma olayları genellikle rüya gibi geliyor ve korku ile felç duygularını tetikliyor. Bazı rüya durumlarının da bu tür duygular ürettiği biliniyor, bu yüzden Rus uzmanlar rüya deneylerinin iddia edilen dünya dışı deneyimler hakkında ipuçları sağlayıp sağlayamayacağını araştırıyor.