‘Bu kare hafızalardan hiç silinmemeli!’
Aylan bebek 2015’te Bodrum’da kıyıya vuran küçücük cansız bedeniyle mülteci krizinin sembolü haline gelmişti. Ölümünün yıl dönümünde babası ve halası Deutsche Welle’ye konuştu
2015 yılında ölü bedeni Bodrum’da kıyıya vuran Suriyeli küçük bir çocuğun fotoğrafları dünya kamuoyunu derinden sarsmıştı. Aylan Kurdi ya da basına ilk yansıyan adıyla “Aylan bebek” bir anda mülteci krizinin simgesi haline gelmişti. Aylan’ın ailesi, daha doğrusu ailesinden hayatta kalmayı başaranlar bugün savaştan etkilenen çocuklara yardım için çalışıyor. Aylan’ın halası Tima Kurdi Deutsche Welle’nin “What Happened Next” adlı serisi kapsamında düzenlenen söyleşide yaşadıklarını ve sürdürdükleri projeleri anlattı.
‘Siz ne yapardınız?’
“Her gün binlerce çocuk ölüyor ve dünya sessiz kalıyor. Bu fotoğraf sürekli olarak hafızalarda kalmalı” şeklinde konuşan Tima Kurdi mültecilerin evlerini kendi rızalarıyla terk etmediğini ve eğer mümkün olursa geri dönmek istediklerini Avrupa’nın bilmesi gerektiğini söyledi. Batılı politikacıların insanları kaçışa sürükleyen gelişmelerde önemli payı olduğunu kaydeden Kurdi, bu nedenle çözüm bulma konusunda da sorumlu olduklarını vurguladı. “Kendinizi bu insanların yerine koyun. Siz ne yapardınız?” diyen Kurdi, “Savaşı ve bu ülkelerdeki krizi sona erdirecek bir çözüm bulana kadar, sığınmacıların sığınma başvurusu yapmaya ve daha güvenli bir bölgede yaşamaya hakkı var. Bu gerçekleşene kadar tüm ülkeler onları kabul etmeli” şeklinde konuştu.
‘Hayatımın en kötü günüydü’
Aylan’ın babası Abdullah Kurdi “2 Eylül 2015 hayatımın en kötü günüydü” diyor. Baba Kurdi o gün sadece küçük oğlu Aylan’ı değil, eşini ve bir oğlunu daha kaybetti. “Deniz, karım Rihane ve oğulların Ghaleb ve Aylan’ı yuttuğunda neler yaşadığımı tahmin bile edemezsiniz” derken gözyaşları kendiliğinden dökülüyor. Abdullah Kurdi Kanada’ya sığınma başvurusu reddedilince çözümü insan tacirlerine ailesini Yunanistan’ın Kos adasına götürmeleri için para ödemekte bulmuştu. Parayı Kanada’ya sığınma başvurusu kabul edilen kız kardeşi Tima göndermişti. Ancak Kurdi ailesini taşıyan bot, denize açıldıktan sadece birkaç dakika sonra Ege’nin sularına gömülmüştü.