Bosna kasabı için müebbet istendi
Lahey'deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Brammertz, "Savcılık olarak, Karaciç'in Srebrenitsa'da işlenen soykırımın yanı sıra diğer yerleşim yerlerinde işlenen katliamlardan da sorumlu tutulmasını ve hüküm giymesini talep ettik. Bunun için yeterli delil sunduk, mahkemeden Karaciç için müebbet hapis cezası istedik."
Hollanda'nın Lahey kentindeki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICTY) Başsavcısı Serge Brammertz, yargılanmasına devam edilen Sırp lider Radovan Karaciç hakkında, müebbet hapis cezası verilmesini talep ettiklerini söyledi.
Eski Yugoslavya topraklarında işlenen savaş suçlarını yargılamak amacıyla kurulan ICTY'nin Başsavcısı Brammertz, Bosna'daki savaş sırasında ülkedeki Sırpların liderliğini yapan Karaciç'in davasına ilişkin, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Geçtiğimiz günlerde "son sözlerin" söylendiği davada savcılık makamı olarak Karaciç hakkında müebbet hapis talebinde bulunduklarını ifade eden Brammertz, "Savcılık olarak, Karaciç'in Srebrenitsa'da işlenen soykırımın yanı sıra diğer yerleşim yerlerinde işlenen katliamlardan da sorumlu tutulmasını ve hüküm giymesini talep ettik. Bunun için yeterli delil sunduk, mahkemeden Karaciç için müebbet hapis cezası istedik" şeklinde konuştu.
Brammertz, hafta içinde devam eden davada hem savcılığın hem de savunmanın son sözlerini mahkeme heyetine sunduğunu hatırlatarak, Karaciç'in soykırım suçundan hüküm giymesi için tüm delilleri mahkemeye sunduklarını, son sözü yargıçların söyleyeceğini kaydetti.
"Soykırım, reddedilebilecek bir olay değildir"
Bosna Hersek'teki bazı siyasilerin, savaşın üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen Srebrenitsa'daki soykırımı inkar etmeye devam ettiğini vurgulayan Brammertz, şunları kaydetti: "Soykırım suçu, reddedilebilecek bir olay değildir. Bu tür söylemler, Bosna Hersek'te yaşayan etnik grupların uzlaşmasındaki en büyük sorunların başında geliyor. Soykırımı reddeden ya da savaş suçu işlemekle suçlanan kimselerin eylemlerini yücelten Bosna Hersekli bazı siyasiler, ülkede ve bölgedeki uzlaşma sürecine kesinlikle herhangi olumlu bir katkıda bulunamaz. Mahkemenin, bu kapsamda bölgede nasıl bir role sahip olduğu çok tartışıldı. Bazıları, rolümüzden mutlu, bazıları ise mutsuz oldu. Bölgedeki yedi yıllık tecrübeme dayanarak şunu söyleyebilirim ki yaşananlar için sorumluluk alınmadan uzlaşı mümkün değildir. Sadece savcılık bu uzlaşıyı getiremez, fakat bu yolculukta önemli bir önşart olabilir."
Brammertz, uzlaşının her şeklinin yerelde sağlanması gerektiğini vurgulayarak, sürdürülebilir barış ve işbirliğinin, toplumdakilerin kendi aralarında sağlayacakları uzlaşmaya bağlı olduğunu belirtti. Uzlaşının, Balkanlar'da yaşayan halkların içerisinden gelmesi gerektiğini kaydeden Brammertz, "Uzlaşının dışardan empoze edilmesi mümkün değildir. Bu ne savcılık ne de herhangi bir siyasi süreç mümkün kılacaktır. Mahkeme, üzerine düşen görevi 2017 yılının sonuna kadar yerine getirmeye devam edecek ve bu kurum daha sonra büyük ihtimalle kapanacaktır. Ancak şunu söyleyebilirim ki görülen tüm davalar tamamlanmadan mahkeme kapanmayacak" ifadesini kullandı.