‘Asrın davası'nda tepkiler dinmiyor! 'Bir anne bunu nasıl yapar?'
ABD'de pek çok kişi tarafından 'asrın davası' olarak bilinen gizemli olayda, anne Casey Anthony'e yıllar geçse dahi tepkiler dinmiyor. Davayı merakla takip eden kamuoyunda ise anne Casey'e karşı büyük bir nefret oluştu. İşte sır olayın detayları...
2005 yılında ABD'nin Florida eyaletinde bulunan Orlando şehrinde dünyaya gelen Caylee Marie Anthony'nin annesi henüz 19 yaşındaydı. Annesi hamileliğini başlangıçta çok kez reddetmişti. Bunun en büyük sebebi ise Caylee'nin babasının kimliğinin bilinmemesiydi.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen Caylee, hayata çok da kötü bir başlangıç yapmamıştı. Annesi, büyükannesi ve büyükbabası ile birlikte güzel bir evde yaşıyorlardı.
PERİ MASALINI BOZAN OLAY...
2008 yılının Haziran ayında Caylee 3 yaşındayken meydana gelen bir olay ise tüm bunlara gölge düşürecekti. İddiaya göre Caylee'nin annesi Casey Anthony, evde yaşanan bir tartışmadan sonra kızını da yanına alarak arabayla oradan uzaklaşmaya başladı.
Casey'in ebeveynleri Cindy ve George, kızlarının sinirinin geçince geri döneceğini ümit ederek beklemeye başladı. Aradan haftalar geçmişti ancak Casey ve Caylee'den hiçbir ses yoktu. Tarih 15 Temmuz olduğunda Cindy ve George, kızlarının kullandıkları araca haciz geldiğini öğrendi.
ANNESİ PEŞİNİ BIRAKMADI
Aracı hacizden almaya giden yaşlı çift, aracın içerisinde koku tarafından adeta beyinlerinden vurulmuşa döndüler. Arabanın içerisinde çok yoğun ve korkunç bir koku vardı. Aynı gün Cindy, kızının nerede olduğunu buldu ve yanında torunu da olmadığı için ona sinirlendi.
Ardından acil durum servisi ile iletişime geçen Cindy, torunu Caylee'nin kayıp olduğunu ve kızı Casey'in gözaltına alınması gerektiğini söyledi. Bunun sebebi ise araba ve para hırsızlığıydı. Cindy, kızı Casey ile görüştüğünde Caylee'nin 31 gündür ortada olmadığını öğrendi.
Posta.com.tr’den Ömer Faruk Ekinci’nin derlediği habere göre; Cindy'nin acil durum servisine yaptığı bir çağrıda şu sözler dikkat çekti:
Bir şeyler doğru değil. Bugün kızımın arabasını buldum. Arabanın içi adeta bir ceset var gibi kokuyor.
Cindy'nin bu aramasından 1 gün sonra Casey Anthony gözaltına alındı. Yapılan ufak bir araştırmanın ardından şüpheli olan tek şeyin Casey'in arabası olmadığı ortaya çıktı. Casey, kızının bir aydır kayıp olduğunu bildirmemekle kalmamış öte yandan Zenaida 'Zanny' Fernandez-Gonzalez isimli bakıcı ile ilgili çok ilginç bir hikaye de anlatmıştı.
BAKICI İDDİASI YALAN ÇIKTI
Casey'in anlattığına göre, Caylee'yi son gören insan Fernandez-Gonzalez'di. Ancak bakıcının yaşadığı iddia edilen daire aylardır boştu. Ve Casey, o daireyi ziyaret etmiş biri olarak tanınmıyordu. Daha sonra Fernandez-Gonzalez'in gerçek bir insan olduğu öğrenilse de Caylee'ye bakıcılık yapmadığı ve Casey'i tanımadığı söylendi.
Casey, bundan bir gün sonra 'polise yalan söyleme', 'soruşturmanın gidişatını bozma' ve 'çocuk ihmali' suçlarından tutuklandı. Bunun ardından ise kızı Caylee'nin ortadan kaybolması ile ilgili baş şüpheli haline geldi.
KEMİKLERİ YAKINLARDA BULUNDU
Yetkililer ilerleyen zamanlarda, Casey'in kızıyla birlikte yola çıkarken kullandığı araçta araştırmalarını sürdürdü. 14 Ekim tarihine gelindiğinde ise Casey, kızını öldürmekle suçlandı. Ancak Caylee'nin ölü bile olsa bedeni hala ortada yoktu. Caylee'den geri kalanları bulmak için 11 Aralık'a kadar beklemeleri gerekiyordu.
Henüz 3 yaşındaki Caylee'nin kemikleri, ailesinin evine çok yakın bir yerde çalışan işçi tarafından bulunmuştu. Ölüm nedeni kısa süre sonra bir adli tabip tarafından 'belirlenemeyen yollarla cinayet' olarak ilan edildi.
Bunun üzerine tüm oklar yeniden anne Casey'e yöneltildi. Pek çok kişi Casey'in kendi kızını öldürdüğüne emindi ancak olay gerçekten de böyle olmamıştı.
"ANNE DEĞİL PARTİ KIZI"
2011 yılının 24 Mayıs tarihinde başlayan dava, tüm ülkenin gündemindeydi. Savcılar başlangıçta Casey'i bir 'parti kızı' olarak tanımlamış ve anne olmaya uygun olmayan biri olmasına, sürekli şehir dışında partilere ve eğlencelere katıldığına dikkat çekmişti.
Savunma tarafında Casey'in avukatı ise 3 yaşındaki Caylee'nin, aile havuzunda boğularak hayatını kaybettiğini, çocuğun cesedinin de baba George tarafından gizlendiğini söyledi. Öte yandan Casey, babası George'un kendisini ufak yaşlardan itibaren taciz ettiğini öne sürdü. Baba George ise tüm bu iddiaları reddetti.
Yaklaşık 6 ay boyunca inişli-çıkışlı şekilde devam eden davada hiçbir zaman Casey'i tamamen suçlayacak sağlam bir kanıt bulunamadı. Ancak savcılar hala Casey'in bu olayın sorumlusu olduğuna emindi ve bununla ilgili çalışmalarına devam ettiler.
SUÇLU BULUNMADI AMA...
5 Temmuz'da davada karar açıklandı ve Casey suçlu bulunmadı. 2011 yılına kadar hapiste bulunan Casey'e yalnızca 'polise yalan söyleme'den suçlu bulundu ve 4 yıl hapis cezası aldı. Ancak zaten halihazırda hapis cezası çeken Casey, 17 Temmuz'da tahliye edildi.
Bu süre içerisinde davayı merakla takip eden kamuoyunda anne Casey'e karşı büyük bir nefret oluşmuştu. Casey'in suçsuz bulunması ve tahliye edilmesi büyük bir öfkeye neden oldu.
'ASRIN DAVASI'NA TEPKİLER SÜRÜYOR
ABD kamuoyunda 'asrın davası' olarak görülen dava ile ilgili o dönem yapılan araştırmalarda halkın yüzde 64'ünün Casey'i suçlu olarak gördüğü ortaya çıkmıştı. Davayı takip eden pek çok kişi, 'Bir anne bunu nasıl yapar' sorusunu soruyordu.
Günümüzde hayatına devam eden Casey Anthony, ABD halkı tarafından tanındığını söylese de kendisine hala tepkilerin gelmeye devam ettiğini ancak bunları duymamazlıktan geldiğini ifade etti.