AB'den şoke eden Türkiye açıklaması
AB Türkiye ile anlaşmada sözünü tuttuğunu iddia etti
Avrupa Birliği (AB), son yayımladıkları rapordaki verilere rağmen sığınmacılara ilişkin Türkiye ile yaptıkları anlaşmada sözlerini tuttuklarını iddia ederken, üye ülkelerinin göçmenleri durdurmak için ördüğü duvarların temel haklara uyumlu olduğunu savundu. AB Komisyonu, geçen sene 18 Mart'ta imzalanan AB-Türkiye anlaşmasının uygulanmasına ilişkin 5. raporunu dün açıkladı. AB'nin üstüne düşeni yapmadığının görüldüğü raporda, Türkiye'den 72 bin sığınmacı alınması gerekirken bunlardan sadece 3 bin 565'inin kabul edildiği belirtildi.
AB'nin söz verdiği ancak yerine getirmediği diğer bir konu da, sığınmacılar için yapılacak maddi katkı oldu. Anlaşmada 2016-2017 için 3 milyar avro, 2018 için de artı 3 milyar avroluk katkı kayda geçirildi. 2,2 milyar avro projelendirilse de şimdiye kadar transfer edilen para miktarı 750 milyon avro oldu.
Anlaşma uyarınca 2016 yılı sonuna kadar başlanması gereken Gümrük Birliği'nin güncelleştirilmesi müzakereleri de gerçekleştirilmedi.
"AB, taahhütlerini yerine getirmeye devam ediyor"
AB Komisyonu Sözcülüğü, AA muhabirinin konuya ilişkin bir sorusu üzerine, sözlerine bağlı olduklarını iddia etti.
"AB, anlaşma kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmeye devam ediyor" denilen yazılı cevapta, sığınmacılar için yapılacak maddi katkının transferini hızlandırdıkları, şimdiye kadar 3 milyar avronun 2,2 milyar avrosunu projelendirdikleri ifade edildi. Ayrıca bu ay yapılacak toplantıda alınacak kararla rakamın 3 milyar avroya yaklaşacağı belirtildi.
Türkiye'den AB'ye sığınmacıların yerleştirilmesindeki yavaşlığa ilişkin de "Türkiye'den sığınmacı alınmasında istikrarlı bir hız var. Üye devletler de Türkiye'de sığınmacıları mülakat yapacak görevliler dahil, yeniden yerleştirme operasyonlarına hazırlıklarda ilerleme kaydediyor." ifadeleri kullanıldı.
Gümrük Birliği konusunda ise AB Konseyinin, AB Komisyonunun müzakerelere başlanması yönündeki yetki talebini incelemeye başladığına dikkat çekilen açıklamada, "AB-Türkiye anlaşmasını, karşılıklı güven ve vadedilenlerin yapılması sözleşmesi olarak görüyoruz ve her iki tarafın taahhütlerini yerine getirmelerini bekliyoruz." değerlendirmesi yapıldı.
Trump'ı eleştiren AB'nin duvarları
AB her ne kadar ABD Başkanı Donald Trump'ı sığınmacı politikası nedeniyle eleştirse de, üye ülkelerin inşa ettiği duvarlar ile sığınmacıları sınır dışı etme ve mültecilerin gelmesini önlemek için üçüncü ülkelerle anlaşma yapma gibi uygulamalarının aslında iki yüzlülük olup olmadığına ilişkin soruya ise şu yanıt verildi: "AB'nin göç politikasına, temel haklar ve insan haklarına saygı ile Cenevre Sözleşmesi'nde yer alan geri göndermeme ilkesi rehberlik ediyor. Amacımız, bir yandan korunmaya muhtaç kişiler için güvenli ve yasal yollar sunarken diğer yandan kaçakçılarla mücadele ederek ve düzensiz göçü engelleyerek, göçü daha kapsamlı bir şekilde yönetmek. Düzensiz göçün asıl sebeplerini ele almak istiyoruz ve en savunmasız kişilere fon desteği ve doğrudan destek sağlayarak yardım ediyoruz. Bunu elbette partner ülkelerimiz ile yakın iş birliği içerisinde yapıyoruz." AB, 12 ayrı dikenli tel duvar ve "sembolik duvar" sayılabilecek anlaşmalarla kendini savaş, zulüm ve yoksulluktan kaçanlara karşı "korumaya" almış durumda. İspanya'da 2, Macaristan'da 3, Bulgaristan, Yunanistan, Fransa, Avusturya, Slovenya, Estonya ile AB üyesi olmayan Makedonya'da birer duvar bulunuyor.