11 Eylül'ün 2'inci yıldönümü
Amerikan halkının 11 Eylül saldırılarının şokunu hala üzerinden atamadığı bildirildi
Afganistan ve Irak'ta girişilen askeri harekatlara halkın kayıtsız destek vermesi de bu şoka bağlanıyor. Bunun yanında son günlerde, "Amerika'nın söz konusu askeri müdahalaleri terör tehdidini ne kadar ortadan kaldırdı ve Amerikan halkı bu iki savaşın ardından kendisini daha mı güvende hissediyor?" sorularının sıkça sorulduğu kaydedildi.
ABD Başkanı George Bush'un terörle mücadele stratejisinin ABD'nin daha güvenli hale gelmesi yönünde katkıda bulunduğuna ilişkin şüpheler artıyor. Amerikan halkının yüzde 80'i, El Kaide teröristlerinin aralarında kol gezdiğini düşünüyor. New Yorkluların üçte ikisi de hala yeni bir terör saldırısı endişesi içinde yaşıyor.
ABD'ye giriş ve ülkede oturma vizesi alma koşullarının sertleştirilmesi de halkın korkularını azaltmamış görünüyor. Hatta çoğu yasadışı yollardan Amerika'ya gelmiş Müslümanlar'ın sınırdışı edilmesi ve "Patriot Act" olarak isimlendirilen Terörizm Yasası kapsamında vatandaşlık haklarının kısıtlanması da bu durumu değiştirmiyor.
11 Eylül saldırılarının ardından oluşturulan 100 bin görevlinin bulunduğu İç Güvenlik Bakanlığı ise pek çok kişi tarafından güvenlik birimleri arasındaki koordinasyonu güçleştiren bir bürokrasi canavarı olarak nitelendiriliyor. Özgürlükler ülkesi olarak tanınan ve geniş bir yüzölçümüne sahip olan ABD'de teröristlerin saklanabileceği pek çok yer bulunuyor. Bush'un bir başarı bilançosu olarak sunduğu, El Kaide üyelerine karşı dünya genelinde açılan davalar da Usame Bin Ladin'in hala yakalanamadığı ve uluslararası terör ağının eylemlerini sürdürdüğü gerçeğini değiştirmiyor.
Son zamanlarda pek çok Amerikalı'nın, "Afgansitan'dan çekilerek kontrolü önce diğer devletlere, sonra da NATO'ya devretmek ve Irak'ta yeni bir cephe açmak doğru bir karar mıydı?" diye sorduğu bildiriliyor.
Ülkede sosyal problemlerin çözümü için kaynak bulunamazken teröre karşı savaşın devlet bütçesinde daha uzun yıllar derin yaralar açacağına dair bir izlenim oluşmuş durumda. Ayrıca Amerikan halkı, 11 Eylül'den sonra verilen tüm dayanışma sözlerine rağmen dünyada eskisinden daha yalıtılmış bir konuma sahip olduklarını görüyor. "Yoksa Amerika kendine bu konuda, 11 Eylül'den önce olduğu gibi biraz fazla mı güvendi?" soruları son günlerde sıkça işitiliyor.
Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon'a düzenlenen saldırılar Amerikan yönetimini ve halkını önce derinden etkiledi, sonra çok kızdırdı. Bu aşağılanmışlık duygusu Afganistan ve Irak'ta çabucak kazanılan savaşların ardından kısa süreliğine yerini gurura bıraktı. Terör sorununa köklerine inip nasıl çözüm bulunacağı düşüncesi ise yeni yeni akılları meşgul etmeye başladı.