EYT'de son durum! Emeklilikte Yaşa Takılan yüz binler bekliyor, kısmi emeklilik, prim ve...
EYT ile ilgili son dakika gelişmeleri Emeklilikte Yaşa Takılanlar tarafından yakından takip ediliyor. EYT ile ilgi açıklamalar ise gelmeye devam ediyor. Son olarak AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu EYT’lilerin durumunun çalışma programı içerisinde olduğunu, konunun 2022 yılı içinde ele alınacağını söyledi. İlk sigortalı olduğu tarih 1999 yılının eylül ayından önce olanları kapsayan EYT'lilere yönelik nasıl bir düzenleme yapılacağı da merak konusu. EYT düzenlemesi ile ile ilgili yeni formüller masada. Peki kimler EYT'li sayılıyor? EYT düzenlemesi kimleri kapsayacak? EYT çıkacak mı, ne zaman çıkacak? İşte 2022 EYT'de son durum...
EYT ne zaman çıkacak? sorusunun yanıtı için tüm gözler yapılacak resmi açıklamalara kilitlenmiş durumda. Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) için beklentiler 2022 yılı için artarken, EYT'nin kimleri kapsayacağı da öne çıkan önemli başlıklardan oldu. Emeklilikte yaşa takılanlar emeklilikte prim gün sayısını tamamlamış ancak yaş nedeniyle emekli olamayanlar için kullanılan EYT sigorta başlangıcı 1999 öncesi olanları kapsıyor.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar yapılacak çalışmaları beklerken bunun için bir rota da belirlendi. Buna göre öncelikle kapsam belirlenecek ardından da emeklilik şartları gündeme gelecek
Uzun süredir gündemde olan ve çözüm arayışı süren Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ile ilgili AK Parti Grup Başkanvekili Muhammed Emin Akbaşoğlu'nun açıklamaları konuyu yeniden gündeme getirdi. EYT'lilerin şu anda içinde bulunduğu durumun 2002 öncesi yasaya dayandığını ifade eden Akbaşoğlu, "2022 yılı içerisinde EYT'lilerle ilgili de ne yapacağımızın müjdesini, Çalışma Bakanımızla beraber paylaşacağız." açıklamalarında bulundu.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ile ilgili yeni gelişmeleri Yeni Asır gazetesinden Faruk Erdem bugünkü köşesine taşıdı. İşte EYT düzenlemesi bekleyenleri ilgilendiren o yazı....
EYT konusunda daha önce ortaya çıkan formülleri bu köşeden yazmıştık.
Bugün bizim yazdığımız formüller birçok gazete, TV ve internet sitesinde haber olurken özellikle kısmi emeklilik, prim ve yılla emeklilik, Finlandiya- Almanya formülü gibi birçok konu masada duruyor.
Ancak 8 Eylül 1999 öncesinde çok sayıda sigortalı olması bunların bir kısmının farklı kurumlarda çalışmaya başlaması konuyu karmaşık hale getiriyor. Bu yüzden de geniş bir çalışma yapılması gerekiyor.
Bu çalışmanın da bir sistem ile ilerlemesi gerekiyor. Böylece hem bir hak kaybına yol açmamak hem de adaletli bir sistem oluşturmak imkanı olacak.
Bütün bu yazdığımız formüllerin gerçekleştirilmesi için de bizim görüşümüze göre şu 5 aşamada bir sistem geliştirilmesi gerekiyor.
1-KAPSAMIN TESPİT EDİLMESİ
Öncelikle EYT yasasının kapsamının belirlenmesi gerekiyor. Yani kimlerin hak sahibi olacağı, ya da olduğunun tespiti lazım. Böylece yasa çıkar çıkmaz hemen emeklilik hakkı kazanacakların sayısı da ortaya çıkacak. Bu sayının belirlenmesi ile birlikte maliyet hesapları daha kolay yapılabilecek.
Ancak genel çerçeveye bakıldığında EYT'li grubu 9 Eylül 1999 öncesinde ilk kez sigortalı olarak çalışmaya başlamış, yıl ve prim şartını tamamlamasına rağmen yaş şartı getirildiği için emekli olamamış sigortalılar oluşturuyor. Bu tarihten önce sigortalı olanlar için yaş dışında erkeklerde 25 kadınlarda ise 20 yıl sigortalılık süresi şartı var. Bu sürede çalışıyor olmak ya da sigortalı olmak gerekmiyor. İlk sigorta olunan tarihten bu güne kadar erkekler için 25 kadınlar için ise 20 yılın geçmesi gerekiyor.
Bu şarta bakıldığında 9 Eylül 1999 tarihi itibariyle kadınlar için 20 yıllık süre 2019 yılının 9 Eylül tarihinde dolmuş durumda.
Erkekler için ise 2022 yılına göre 1997 yılı ve öncesinde sigortalı olanlar için 25 yıl tamamlanmış durumda. Daha sonra sigortalı olanlar için de 25 yılın geçmesi gerekiyor. Ancak bu tarihten önce Emekli Sandığı'na girmiş ya da Bağ-Kur'lu olmuş EYT'liler de mevcut.
Bütün bunlar ayrı ayrı değerlendirilerek kapsamlı bir çalışma yapılacak. Böylece yasanın da bir çerçevesi ortaya çıkacak.
2- EMEKLİLİK ŞARTLARININ BELİRLENMESİ
Kapsamın belirlenmesinden sonra emeklilik şartlarının da tespit edilmesi gerekiyor. Bu noktada kimin hangi şartlarda emeklilik hakkı kazanacağı önem kazanıyor. Yani primini ve yılını dolduranların başka şarta bakılmaksızın emekli edilmeleri şeklinde bir öneri bulunurken burada farklı kurumlarda çalışmış (memur, esnaf, Bağ-Kur Emekli Sandığı gibi) kişilerin hangi statüde emekli olacaklarının da tespiti gerekiyor. Burada belli bir yaşın üstünde olanlara emeklilik verilmesi gibi bir formül de konuşulurken, kademeli olarak emeklilik hakkının verilmesi de söz konusu olabilecek. Bütün bu formüllerin çalışılıp karar verilmesi gerekiyor. Böylece kapsama giren kişilerin belli şartları da tamamlamaları gerekecek.
3- MALİ BOYUTUNUN TESPİTİ VE KAYNAK BULUNMASI
Emeklilikte Yaşa Takılanlar'ın sayısı ile ilgili 5 milyon kişi gibi sayılar ortaya atılsa bile kesin bir rakam yok. Ancak farklı kurumlardan sigortalıların olduğu bir yapısı olması dolayısıyla çok sayıda insanı ilgilendiriyor. Bu noktada kapsam belirlendiğinde sayı da ortaya çıkacak. Bu yönüyle kaç kişinin emekli olabileceği ve kaç lira maaş alacağı hesaplanarak konunun mali boyutu da ortaya çıkartılacak.
Mali boyut ortaya çıktıktan sonra bu paranın bütçeleştirilmesi ve kaynağının da sağlanması ile ilgili de çalışma yapılacak.
4- UYGULAMA USULÜNÜN BELİRLENMESİ
Bu aşamada uygulamayla ilgili kısımların da tespit edilmesi gerekiyor. Yani hak sahiplerinin belirlenmesi, onların emeklilik işlemlerinin usul ve esaslarının tespit edilmesi önem kazanıyor.
Örneğin 9 Eylül öncesinde sigortalı olmuş ancak şimdi memur olarak çalışan birisi yasa çıktıktan sonra hangi kurumdan emekli olacak? Bu kişi memurluğa devam etmek istiyorsa EYT'li diye resen emekli mi edilecek? gibi karmaşık soruların da cevap bulması gerekiyor.
Yani kişilerin müracaatının şart olup olmadığı da burada önem kazanacak.
5-YASALAŞMA AŞAMASI
Bütün çalışmalar tamamlandıktan sonra uygulamanın başlayabilmesi için yasal çalışmanın da yapılması gerekiyor.
Bunun için de bir taslak metnin oluşturulması ve bunun TBMM gündemine gelmesi lazım. Burada milletvekillerinin de itiraz ve katkıları olacaktır.
Bu süreçte yasa tasarısı Meclis'ten geçtikten sonra uygulanması için de yönetmeliklerin çıkartılması gerekli.
EYT NEDİR?
8 Eylül 1999’da yürürlüğe konan 4447 sayılı yasa ile emekli olmak için aranan sigortalılık süresi (erkek için 25, kadın için 20 yıl) ve prim ödeme (5000 gün) şartlarının yanına bir de yaş şartı (kadın için 58, erkek için 60 yaş) getirildi. 8 Eylül 1999’dan önce sigortalı olanların yeni şartlara entegrasyonu da sigortalılık süresine göre kademeli olarak sağlandı.
Sonuç olarak, emekli olmak için üç şartın (sigortalılık süresi, prim ödeme ve yaş şartının) birlikte sağlanması aranmaya başladı.
KİMLER EYT'YE TAKILIYOR?
Hürriyet yazarı Noyan Doğan'ın EYT ile ilgili yazdığı yazısından öne çıkanlar şöyle;
Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) konusu yeniden gündeme geldi. Son olarak AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, bir açıklama yaparak, EYT’lilerin durumunun çalışma programı içerisinde olduğunu, konunun 2022 yılı içinde ele alınacağını ve müjdeli haber verileceğini söyledi. EYT konusu ne zaman gündeme gelse okuyuculardan da, ‘beni de kapsıyor mu, ben de yararlanabilir miyim, prim günüm eksik borçlanma yapıp çıkacak düzenlemeden yararlanabilir miyim?’ benzeri sorular peşi sıra gelir. Açıkça söyleyeyim, bir emeklilikte yaşa takılanlar sorunu var ama EYT’liler kimlerdir, kimler yaşa takılıyor; kamuoyunda pek de bilinmiyor. Bu yıl içinde bu konuda bir düzenleme yapılır ya da yapılmaz bilmiyorum ama şu EYT konusuna açıklık getirmekte fayda var. Çünkü bakıyorsunuz, herkes kendine göre emeklilikte yaşa takılıyor. Yeri gelmişken; doğrudur, EYT konusu bir süredir gündemde, üzerinde konuşulup tartışılıyor, düzenleme yapılırsa maliyetinin ne olacağı hesaplanıyor, maliyetin düşük olması için de formüller bulunmaya çalışılıyor. Şunu da belirteyim, eğer bir düzenleme yapılırsa, öyle beklendiği gibi tüm emeklilikte yaşa takılanları kapsamayacaktır.
1999 EYLÜL KRİTİK TARİH
Gelelim, kimlerin EYT’li olduğuna. İlk sigortalı olduğu tarih 1999 yılının eylül ayından önce olanlar emeklilikte yaşa takılıyorlar. Neden? Çünkü bu tarihten önce sigortalıların emekli olabilmeleri için kadın çalışanların 20 yıllık sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödemiş olması gerekiyordu. Erkek çalışanların ise 25 yıllık sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödemiş olması emeklilik için yeterliydi ve her iki kesim için de yaş şartı aranmıyordu. Ancak 1999’un eylül ayında sosyal güvenlik sisteminde yapılan değişiklikle sigortalılık süresi ve prim gün sayısına ek olarak emeklilik için bir de yaş şartı getirildi. Emekli olabilmek için emeklilik yaşı kademeli olarak kadınlar için 58, erkek çalışanlar içinse 60’a çekildi ve prim gün sayısı da 7 bin güne çıkarıldı.
İşte bundan sonra da bu kişiler çalışma yılını ve prim gün sayısını doldursalar da emeklilikte yaşa takıldılar. Düzenlemenin başlarında bu durumdan etkilenenlerin sayısı azdı ancak zaman geçtikçe prim gün sayısını doldurup da emekli olamayanların sayısı artınca sorun haline geldi. Örneğin, 1997 yılında işe başlayan erkek bir çalışan, 25 yıllık sigorta süresi ve 5 bin prim gün ile emekli olacakken, yapılan düzenleme ile bu çalışanın prim gün sayısı 5900 güne çıkartıldı ve 57 yaş sınırı getirildi.