Microsoft'tan Türkiye'nin girişimcilik altyapısına övgü
Microsoft Türkiye Kamu Sektörü ve Yatırımlarından Sorumlu Ülke Direktörü Erdem Erkul, Türkiye'de girişimcilik için güçlü bir ekosistem bulunduğunu belirterek, "Ülkede heyecan ve tutku mevcut. Bu potansiyeli dönüştürmemiz gerekiyor." dedi.
Microsoft Türkiye Kamu Sektörü ve Yatırımlarından Sorumlu Ülke Direktörü Erdem Erkul, AA muhabirine, Türkiye'deki girişimcilik altyapısına ve atılması gereken adımlara ilişkin değerlendirmede bulundu. Ülkedeki ekosistemin değerlendirilerek güçlü markalar oluşturulması gerektiğini ifade eden Erkul, "Yüze yakın teknokentimiz mevcut. Buralarda çok önemli şirketlerimiz var. Son 10 yılda ekosistem de büyümeye başladı. Sadece büyükşehirlerimizde değil, Anadolu şehirlerimizde de ilerleme oldu. Dünyaya açılan birçok şirketimiz var. Burada yapmamız gereken öncelikle kendimize güvenmek, dünyayla entegre olmak ve marka oluşturmak." diye konuştu.
"Startup" ekosisteminin gelişmesi için iş birliğine ihtiyaç olduğuna işaret eden Erkul, şöyle konuştu: "Mühendisler, beşeri bilimciler, iletişimciler bir araya gelecek, 'Bu markaları nasıl oluşturabiliriz?', bunları konuşacak. Güçlü bir ekosistem var. Ülkede heyecan ve tutku mevcut. Bu potansiyeli dönüştürmemiz gerekiyor. Yapmamız gereken, gelecekte ne yapılacak bunu bilmemiz. Rekabet içinde olduğumuz ülkelerde neler yapılıyor, bunları iyice araştırmamız gerekli."
"Gerekli altyapımız var"
Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşarak dünyadaki rekabet sahnesinde yer alması için ekosistemdeki girişimlerin önem taşıdığını vurgulayan Erkul, "Gerekli altyapımız var. Ankara'ya bakıldığında, aslında bizim bir silikon vadimiz faaliyette. Birçok değerli üniversitemiz mevcut. Teknokentlerimiz, bilim insanlarımız, parlak öğrencilerimiz de var. Bir silikon vadisinde başka neler vardır? Güzel oteller ya da kütüphaneler mi? Bizde hepsi var. Başka hiçbir yerde aramaya gerek yok. Biz artık buradan nasıl değerli markalar çıkartırız, buna bakmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı. Erkul, Türkiye'de girişimcilik ruhunun geçmişten bugüne hep var olduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti: "Önümüzde Nuri Demirağ, Emin Bozoğlu gibi örnekler var. Takiyüddin rasathaneyi 1570'li yıllarda kurmuş. Biz zaten girişimci insanlarız. Bizim isteğimiz, rakamlar ve temsil büyüsün, şirketlerimiz 'Fortune 500'de yer alsın. Kritik nokta şu, okul öncesinden itibaren girişimciliği eğitime yerleştirmeliyiz. Bu bir Türk rüyası olabilir. Buna çocuklarımız ve aileleri başta olmak üzere herkesi inandırmamız lazım. Dünyada başarılı girişimcilere baktığımızda, neyi, nasıl ve niçin yaptıklarını biliyorlar. Gençler de ne yapacağını biliyor ama nasıl ve niçin yaptıklarını bilmeleri önem taşıyor, kime ve neye, niçin hizmet edecekler, bunlara odaklanmaları gerekiyor."