'Işınlanmak' yerine 'araba' tercih edildi
Dünya genelinde her dört kişiden üçü, iklim değişikliğiyle mücadelenin anahtarı olarak teknolojik ilerlemeyi görüyor. Sonuç Çin, Hindistan, Almanya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki genel halkı temsil eden anket ile ortaya çıktı.
Dünya genelinde yapılan bir ankette kişilerin büyük çoğunluğu teknolojik ilerlemenin dünyayı daha iyi bir yer haline getirdiğine inanıyor (yüzde 72). Bu sonucu; Çin, Hindistan, Almanya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki genel halkı temsil eden Bosch Tech Compass anketi ortaya koydu. Anket, küresel olarak ilk kez CES 2022'de başladı.
Anket, dünya genelinde katılımcıların dörtte üçten fazlasının iklim değişikliğiyle mücadelenin anahtarı olarak teknolojik ilerlemeyi gördüğünü gösteriyor. Teknolojik ilerlemeye duyulan küresel güvene rağmen, teknolojinin şu anda nasıl kullanıldığına dair algıda bölgesel farklılıklar var. Çinli (yüzde 83) ve Hintli (yüzde 77) katılımcıların büyük bir çoğunluğu teknolojinin şu anda zamanımızın büyük sorunlarının üstesinden gelmek için yeterince kullanıldığından daha emin olsa da ABD (yüzde 47), Birleşik Krallık (37 yüzde) ve Almanya’daki (yüzde 29) katılımcılar buna daha az katılıyor.
ARAÇ SÜRMEK Mİ, YOKSA IŞINLANMAK MI?
Teknik fizibiliteden bağımsız olarak gelecekte nasıl hareket etmeyi tercih edecekleri sorulduğunda, Alman katılımcılar çok fazla tereddüt etmiyor.. Yaklaşık on kişiden dördü (yüzde 39) tercih ettikleri ulaşım şekli olarak ışınlamayı seçiyor ve bu da onları, yüzde 34’te kalan Çinlilerden daha maceracı yapıyor. Işınlanmanın Birleşik Krallık (yüzde 27), ABD (yüzde 20) ve Hindistan'da (yüzde 10) ise hayran sayısı daha düşük.
Katılımcılara hayal kurma konusunda özgürce izin verilmesine rağmen, ışınlanma kimsenin istek listesinin başında değildi. Yüzde 56 ile ilk sırada, çok daha sıradan insan kontrollü araba vardı. Bunu uçaklar (yüzde 40) ve trenler (yüzde 32) izledi.
ASYA'NIN YAPAY ZEKÂ İLE İLGİLİ UMUTLARI VAR
Teknolojilerin ve etkilerinin değerlendirilmesinde önemli bölgesel farklılıklar var. Almanya, Birleşik Krallık ve ABD, iklim mühendisliği, biyoteknoloji ve hidrojen gibi yeşil teknolojilerin toplum üzerinde özellikle olumlu bir etkiye sahip olduğunu düşünürken, Çin ve Hindistan ise yapay zeka ve 5G gibi akıllı ve ağa bağlı teknolojiler için büyük umutlara sahip.
Bununla birlikte, ABD ve Avrupa'daki tüm katılımcıların yaklaşık üçte biri, yapay zekayı en büyük teknolojik tehdit olarak gördüklerini söylüyor. Dünya genelinde her beş kişiden dördü, bir şirketin başarısının gelecekte müşterileriyle dijital güven oluşturmaya bağlı olacağına inanıyor. Güven de giderek daha önemli hale geliyor: küresel katılımcıların yüzde 43'ü için güven, dijital dünyada analog dünyadan daha büyük bir rol oynarken, tam tersini düşünenler ise sadece yüzde 20 oranında.