Geliyor... Herkesi etkileyecek!
Dördüncü sanayi devrimi yakın zaman içerisinde hayatımızı etkilemeye başlayacak. Bu dönüşüm sayesinde bütün sektörlerde üretim dijital ve akıllı hale gelecek. Robotlar insanların çalışma arkadaşı olurken, şirketlerin verimliliği artacak, ülke ekonomileri kazanacak.
Endüstri 4.0 yani dördüncü sanayi devrimi... Bu dönüşüm sayesinde bütün sektörlerde üretim dijital ve akıllı hale geliyor. Robotlar insanların çalışma arkadaşı olurken, şirketlerin verimliliği artıyor, ülke ekonomileri kazanıyor.
İŞÇİLER DEĞİL SENSÖRLER KONTROL EDİYOR
Devasa büyüklükteki robot kol bir buzdolabının en ağır parçalarını bir yerden kaldırıp birkaç delik açtıktan sonra diğer robot kola devrediyor. Onla da işi biten parça bu kez bir çalışanın olduğu üretim bandına gönderiliyor. Üretim bantlarını işçiler değil binlerce sensör ve sistem kontrol ediyor. Fabrika çalışanları ise üretimin bazı aşamalarında var ya da büyük bir kısmı sorun çözme ihtiyacı olduğunda devreye giriyor. Zamanlarının büyük kısmını araştırma geliştirmeye harcıyorlar.
Evet, artık günümüzde büyük üretim tesislerinde üretim bantlarında pek çok iş robotlar tarafından yapılmaya başlandı. Robot robot iş birliği, robot insan iş birliği de sıkça görülüyor. İnsanlar ve robotlar omuz omuza çalışıyor.
Endüstri 4.0’dan bahsediyoruz. Yani dördüncü sanayi devrimi. Bu dönüşüm sayesinde bütün sektörlerde üretim dijital hale geliyor. Robotlar insanların çalışma arkadaşı olurken, şirketlerin verimliliği ve kapasiteleri artıyor, ülke ekonomileri kazanıyor.
ROBOTLAR İŞ BAŞINDA
Dördüncü sanayi devrimi, otomasyon sistemlerini, veri alışverişini ve yeni üretim teknolojilerini içeriyor. Teknoloji ile imalat sanayi birleşiyor. Endüstri 4.0’ın birçok bileşeni var ama olmazsa olmazları akıllı robotlar, nesnelerin interneti, artırılmış ve sanal gerçeklik, veri analitiği, makine öğrenmesi, bulut bilişim, siber güvenlik, 3D ve yapay zeka. Endüstri 4.0 uygulamalarıyla malzeme sipariş girişinden başlayarak ürünün son kullanıcıya ulaşmasına kadar uçtan uca akıllı ve izlenebilir bir değer zinciri oluşturuluyor.
Akıllı, öğrenen ve kendini geliştirebilen yapay zeka teknolojileri bu döngüye dahil ediliyor. Tüm veriler uçtan uca izlenip süreçler daha geliştirilip iyileştiriliyor. Özellikle robotik alanındaki gelişmeler üretim sektöründe akıllı üretim sistemlerinin oluşumunu artırıyor.
Bu da akıllı üretimi getiriyor. İyileştirilmiş, daha az hata ile üretim, daha az israf, yeniliklerin hızlanması sonucunu doğuruyor. Endüstri 4.0 dönüşümüyle verimlilik, büyüme, yatırım ve istihdam olmak üzere dört alanda gelişme kaydedilmesi bekleniyor.
VERİMLİLİĞİ ARTTIRACAK
Dünyada pek çok uygulamaları olmasına karşın ülkemizde de büyük şirketler tarafından üretim tesislerinde kullanılıyor.
Türkiye’de öncelikle otomotiv sektöründe kullanılmaya başlanan Endüstri 4.0, daha sonra beyaz eşya başta olmak üzere diğer sektörlere de yayıldı. Endüstri 4.0 içerisinde daha verimli üretim teknikleriyle rekabetçi olabilmek ve ülke ekonomisine de katkı sağlamak için nesnelerin internetinin kullanıldığı iş süreçlerinin daha geliştirilmesi gerekiyor. Daha fazla yazılımcı ve programcının yetişmesi ve nesnelerin interneti araştırmalarının hızlandırılması lazım. Dünyada dördüncü sanayi devrimi halen devam ediyor. Türkiye bu fırsat için henüz geç kalmış değil. Türkiye’deki fabrikaların hepsi bu teknolojiye henüz geçemese de pek çoğu bu konuda istekli. Otomotiv, ilaç, savunma ve havacılık gibi sektörlerde bu teknolojiye geçilmiş durumda.
Yeni teknolojiye adapte olan firmalar Endüstri 4.0’ın potansiyelinin son derece farkında. Bu yönde çalışanlarının yeteneklerini geliştirmeye çalışıyorlar. Doğru yeteneklere sahip yeni çalışanlar istihdam ediyorlar. Yeni gelişmeleri de hemen uyguluyorlar.
NASIL ORTAYA ÇIKTI
1800’lü yıllarda ilk sanayi devrimi su ve buhar gücü ile üretim mekanizmasının geliştirilmesiyla yaşandı. İkinci sanayi devriminde başrolde elektrik vardı. Üçüncü sanayi devrimi olarak dijital devrim gerçekleşti. 2010’lu yıllardan itibaren ise dördüncü sanayi devrimini yaşıyoruz. Endüstri 4.0, buhar gücüyle çalışan makinelerden insansız üretim yapan fabrikalara uzanan yolculuğun son durağı. Endüstri 4.0 terimi ilk defa 2011 yılında Almanya Hannover Fuarı’nda kullanıldı. Ekim 2012’de ise Bosch Grubu ve SAP’nin eski CEO’su Henning Kagermann bir çalışma grubu oluşturarak hazırladıkları 4. Sanayi Devrimi öneri dosyasını Alman hükümetine sundu. 2013 yılında Alman hükümeti kendi Endüstri 4.0 dönüşüm yol haritasını hazırlamaya başladı. Bosch da aynı yıl kendi yol haritasını hazırlamak üzere çalışma başlattı. İlk etapta Bosch, Endüstri 4.0 çalışma grubunda yer aldı ve ona liderlik etmesiyle öncü bir rol üstlendi. Dünyada dördüncü sanayi devriminin gelişmesine öncülük eden firmalar arasında Bosch, Siemens, GE ve Mitsubishi Electric gibi firmalar bulunuyor. Türkiye’de ise Vestel, Arçelik, Tofaş gibi firmalar Endüstri 4.0’le üretim yapıyor.
İSSİZLİK ARTAR MI?
Endüstri 4.0’la beraber robot çalışanların artması işsizlik tartışmalarını da gündeme getiriyor. İş anlayışı kökten değişirken işgücünde de değişim yaşanıyor. Tam otomasyon ve akıllı fabrikalarda el değmeden üretim sonrasında beden gücü ile çalışanların işsiz kalması olasılığı da doğuyor. Bu da ülkelerdeki eğitim yapılarının değiştirilmesini gerektirecek. Bu yeni teknolojilere uygun yeni beceri, yetenek ve yetkinliklere sahip çalışanlar revaçta olacak. Bazı sektörler de ise işsizliğin artışı kaçınılmaz olacak. Ancak insanların bedenle yapılan rutin işler yerine daha araştırma geliştirmeye yönelik mesleklere kayması kaçınılmaz olacak.
HAYATIN HER ALANINA DOKUNUYOR
Endüstri 4.0’ın şehir hayatına ve kişisel hayatımıza da etkileri olacak. Akıllı şehirlerle yaşamımız daha rahat hale gelecek. Kaynakların etkin kullanımı artacak.
Akıllı ev uygulamaları sayesinde ışık, güvenlik, aydınlatma donanımlarını uzaktan yönetip daha verimli kullanabileceğiz. Uzaktan kontrol edilebilen hatta birbiriyle etkileşime geçebilen elektronik sistemler sayesinde hayatımız daha pratik hale gelecek. Akıllı telefondan evdeki sistemleri kontrol ederek olası sorunların da önüne geçebileceğiz.
Akıllı ev sistemleriyle uzaktayken bile evimizin güvende olduğundan emin olabileceğiz. Şehirlerdeki ulaşım da akıllanacak ve trafikte yaşanan zorluklar daha azalacak. Diğer taraftan dijital dönüşüm otomobil ve diğer taşıtları da yeniden tasarlıyor. Gelecekte otonom araçların hakimiyetini de görüyor olacağız. (Milliyet)