Gazete Vatan Logo

Yerküre ısındı Arap Baharı geldi

Yerküre ısındı Arap Baharı geldi

Dan Brown’un yeni kitabı Cehennem’in konusu... Ana karakterlerden dâhi genetikçi Bertrand Zobrist’in savunduğu akım: “Malthus’un nüfus teorisi.” Dünya nüfusu geometrik olarak artarken dünya üzerindeki kaynaklar aritmetik olarak artıyor çok tartışılan bu teoriye göre. Tabii bir noktada nüfus öyle artacak ki, kaynaklar yetersiz kalacak. Kıtlıklar savaşlara neden olacak, eğer nüfus kontrolü sağlanmazsa insanoğlu tamamen yok olacak. Başlı başına hayli ürkütücü... Buna şimdi bir de Malthus’un 18. yüzyılda öngöremediği küresel ısınma eklendi. Kaynaklar daha da tehlikeye girdi.

Isınma iç savaş da çıkarır mı?

Pulitzer ödüllü gazeteci Thomas L. Friedman. Geçen haftaki köşe yazısında Nisan ayında yayımlayacağı yeni makalesinin tanıtımını yaptı. O makale küresel ısınmanın, isyanları tetiklediğini savunuyor. Yani ona göre Arap Baharı, küresel ısınma kaynaklı. Çok tartışılacağı kesin. Ancak yerküreyi şöyle bir döndürüp de sıcak noktalara bakmak teorinin aslında çok da uzak olmadığını gözler önüne seriyor. Buyurun küresel ısınmanın nasıl iç savaş çıkarabileceğinin hikâyesi!

Açsan illa ki rahatsızsındır

Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi’ni bilirsiniz. Kişinin piramidin en tepesine çıkıp, kendini gerçekleştirebilmesi için, piramidin en altındaki yemek yeme, cinsellik gibi temel ihtiyaçları gidermesi gerekir. Denklem basit. Açsan rahatsızsındır. Bu da çoğu zaman isyana yol açar. Kıtlık iç savaş çıkarır demiyorum. Küresel ısınmanın yol açtıkları ‘tetikler’ bu süreçleri. Küresel ısınmadan en çok etkilenen Arap coğrafyasının ‘bahar’ın odağı olması da bu yüzden tesadüf değil.

WikiLeaks Suriye’yi de sızdırdı

2008 tarihli WikiLeaks belgeleri... ABD’nin Şam Büyükelçiliği’nden yollanmış. Washington’ı uyarıyor. “Suriye’de 2006’dan beri süren kuraklık büyük nüfus hareketliliğine yol açabilir.”Buna göre köylerde yaşayanlar büyük kentlere göç edecek, hayat pahalılaşacak, sosyal doku zayıflayacak. Yani istikrar bozulacak. Adeta bir kehanet... Zira bu kuraklık 2010 sonuna kadar sürdü Suriye’de. Kırsal kesimlerde yaşayan bir milyon kişi büyük kentlere yerleşti. Zamanlama manidar; ülkedeki isyan da çok kısa bir süre sonra, Mart 2011’de patlak verdi. Zaten rahatsız olan halk, Tunus ve Mısır’daki demokrasi uyanışını hızla benimsemişti...

Mısır’daki ekmek kavgası

Bir diğer örnek... Arap Baharı’nın Suriye’den önceki durağı, Mısır... Orada da ilk protestolar ekmek fiyatlarına yapılan zamla başladı. Haziran 2010’da tonu 157 dolar olan buğday fiyatı Şubat 2011’de 325 dolara çıktı. Neden dünyanın dört bir yanındaki aşırı sıcaklardı. Mısır, halkın günlük kalori ihtiyacının üçte birini ekmekle karşıladığı bir ülke...

Ukrayna’ya ver “gaz”ı

Ve bu aralar dış habercilerin kalbinin attığı meydan: Kiev’in adeta savaş alanına dönmüş Maidan’ı... Ukrayna’nın isyanı da aslında küresel ısınmaya dayanıyor. Ülkede ilk gösteriler geçen yıl Kasım’da başladı. Nedeni, ülkenin AB ile yapacağı Ortaklık Anlaşması’ndan son anda vazgeçmesi, tekrar Rusya’yla yakınlaşmasıydı. E nasıl yakınlaşmasın ki, eli mahkûm! Küresel ısınmanın etkisiyle her kış giderek daha da soğuk geçiyor. Isınma ihtiyacı, doğalgaz tüketimini doğrudan etkiliyor. Doğalgaz için tek kaynak ise Rusya. Moskova’ya 60 milyar dolarlık doğalgaz borcu var Ukrayna’nın. Ülkenin milli gelirinin neredeyse üçte biri... Bu yüzden anlaşmaları feshedip yeni bir ülkeyle uzlaşmak pek de kolay değil. Üstelik Rusya yaşanan gösterilerin ardından Ukrayna’nın ağzına bir parmak bal çalmak için gazın satış fiyatını o kadar düşürdü ki, başka bir hareket alanı kalmadı Kiev yönetiminin. Yani Rusya’ya bağımlılar... Sovyetler’in etkisinden kurtulmak isteyen, AB yanlısı muhalefet ise çığırından çıkmış durumda. Sokaklar yangın yeri. Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç yönetimi geri adım atmamakta, muhaliflerse direnmekte kararlı.

Haberin Devamı