Yeni bir şarkı çalmanın zevki ayrı

Nasıl bir araya geldi bu Pinhani?

Sinan Kaynakçı: Esasında her grubun kuruluşunda olduğu gibi bu grupta da çeşitli insanların çeşitli şekillerde bir araya gelmesi ile birlikte oldu. Herkesin bir araya gelme hikayesi de farklı tabiî ki. Grubun tam kuruluşu olarak saydığımız tarih 2004 ama bizim ilk birlikte çalmaya başladığımız zaman 2001. Beyoğlu’nda ingilizce cover müzik yapıyorduk. Selim’ ile ortak bir arkadaş sayesinde tanıştık. Üniversitedeyken gruplarındaki solist ayrılınca beni çağırmışlardı. 2001 sonunda Selim’le bir araya geldik. O günden bu güne beraber çaldık.

Selim Aydın: İlk bir araya gelen biziz.

Grubun adı niye Pinhani?

Sinan: Pinhani benim dedemin şiir yazarken kullandığı mahlas. Kendisi şiir yazarken bir isim kullanmak istemiş. Pinhani İran’ın Azeri bölgesinde şiir yazan bir şairin mahlasıymış. İsmi bir anlamda ondan devraldık diyebiliriz.

Sahnede nasıl hissediyorsunuz? Başlarda hiç sahne korkusu oldu mu?

Selim: Ufak tefek sahne deneyimlerimiz vardı. Şu anki gibi rahat değildik o zamanlar. Rahatlıktan kastım bıkmışlık gibi değil tabii. Hala heyecanlanıyoruz sahneye çıkarken. O zamanlar yanlış mı çalacağız korkusu da vardı. Şimdi yok. Artık bir hata olsa da toparlarız diye düşünüyoruz ve toparlıyoruz.

Ruh hali şarkıya yansır

Söz yazarken nelerden ilham alıyorsunuz?

Sinan: Her şarkının ilham aldığı bir şey vardır. O an olan olaylar, başımızdan geçenler… Çok basit şeyler de olabilir.

Ruh haliniz şarkılara yansıyor mu?

Sinan: İstemesen de yansıtırsın aslında. Diyelim ki bunalımdasın ve neşeli bir şarkı yazman gerekiyor albüm için. Bence bu pek mümkün değil. İster istemez parça eğilip bükülür yani. Ruh hali sadece yaptığın şarkıya değil, konsere de yansıyor.

Türk rockı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Selim: Artık müzik türleri bir araya gelmeye başladı. O 70’lerdeki rock müzik havası yok. Daha iyi mi kötü mü o tartışılır. Daha geniş bir müziğe rock deniyor. Rockçı denince artık o insanların kafasındaki uzun saçlı deri pantolonlu adamlar yok.

Sinan: Grup müziği dendiğinde direkt rock müzik diyor insanlar. Ben arabesk grubuyum, pop grubuyum diyemiyorsun.

“Kendinden Usandırma” yayınlandı. Hazırlık süreci ve tepkiler nasıldı?

Selim: Şimdilik tepkiler çok güzel. Hazırlık süreci kısa sürdü. Yazımı 40 yıl sürdü gibi ama. İlk notadan klibin yayınlanması sekiz gün sürdü.

Çalıp söylemekten en çok zevk aldığınızı şarkınız?

Selim: Yeni çalmaya başladıklarımız benim hoşuma gidiyor. “Benim Yüzümden” ve “Kendinden Usandırma” benim favorilerim.

Sinan: Yeni bir şey çalmanın ayrı bir zevki var. Adrenalin salgılıyorsun çünkü. Öyle miydi, nasıldı diyerek. Parça daha hızlı bitiyor. Benim çalmaktan en çok zevk aldığım “Yitirmeden”.

“On Türkü” albümüyle Türk Halk Müziğinden örnekler verdiniz...

Sinan: Gittiğimiz yerlerde, o yerin insanına karşı bir hoşluk olsun diye başlamış olan bir şey türkü çalmak. Türkü konserleri yaptık. Bence bu albümün hem bizim hem dinleyici için değeri daha ilerleyen yıllarda anlaşılacak.

Yeni albüm çalışmaları nasıl gidiyor?

Sinan: Aslında albüm çıkarmak gibi bir düşüncemiz yoktu. Demo kaydediyorduk sadece. Bir seneyi aşkın bir çalışma yapacağız yeni demolar ve kayıt için.