Gazete Vatan Logo

Yemeğin tadı sunulduğu sofralarda farklılaşır

Yapılan yemekler kadar onların sunumu da önemlidir...

Yapılan yemekler kadar onların sunumu da önemlidir. Sofralar sahibinin zevkini ve kişiliğini yansıtır. Değişik tarzlarda sofra hazırlamanın püf noktalarını Tülin Doğruer’in “Hayat Dolu Sofralar” kitabında iş ve cemiyet hayatının tanınmış altı kadını anlattı. Doğruer de bu sofralara uygun yemek tariflerini verdi.

* Hayat Dolu Sofralar’ın ilhamı neydi?

Yemeğin lezzeti, yemeğin sunumu ve yemeğin sunulduğu masayı bir bütün olarak görüyorum. İçlerinden birine daha az önem verildiğinde bir şeylerin eksik kaldığını düşünüyorum. Mükemmel bir yemek güzel bir sunum ve özenilmiş bir masada ekstra lezzet kazanır.

* Kitabınızda sofraları ile yer alan tanınmış isimlere neye göre karar verdiniz?

Öncelikle kitabıma değer katacak kişiler olmalıydı. Hayattaki duruşları çok önemliydi. Toplumda sevdiğim ve saygı duyduğum kişilerden tercih ettim. Bir önemli unsur da benim konseptlerimle bütünleşecek kişiler olmasıydı. Mesela Osmanlı masasını Zeynep Fadıllıoğlu’ndan daha güzel yorumlayacak bir başkası olabileceğini düşünmüyorum.

* Kurulan sofralarda en büyük yanlışlık nedir?

Masalarda samimi bir ortam yaratmak gerekir. Herkesin birbirini görebilmesi önemli o yüzden masanın üzerinde çok fazla yükseklikler olmamalı. İlk hedef herkesin rahat keyifli yemek yiyebileceği ortamı yaratmak. Mumlar, çicekler masaya şıklık katar fakat abartılı olmadığı sürece...

Bayram sofralarınız için gül şerbeti

Malzemeler

* 7 adet gülün yaprağı
* 2 su bardağı şeker
* 5 su bardağı su
* 2 çubuk tarçın
* 1/2 limonun suyu

Yapılışı

Gül yaprakları 1 su bardağı şeker ile ovulur, içine limon suyu eklenir. Üzeri kapalı olarak buzdolabında bekletilir. Üzerine su, kalan şeker ve tarçın çubuğu eklenip kaynatılır. Süzgeçten geçirilir ve buz ile servis edilir.

Siren Ertan’dan romantik sofralar

Siren Ertan romantik masaları şöyle tarif ediyor; “Romantik sofraların en önemli unsuru renkler ve dokular. Göz okşayan utangaç pembeler, alçakgönüllü ekru, yeşilin, sarının ve mavinin en yumuşak tonlarını sofranıza serpiştirin. Bu tarz sorflarda bahar dallarının neşesi ve güzelliği, damakta iz bırakan tatlarla birleşiyor. Romantizm oyun oynamayı sever. O yüzden bu sofralarda duygular, yemeklere cevap veriyor. Zarafet, incelik ve biraz da müzik romantik tarza damgasını vurur. Bu sofraya balkabağı çorbası, deniz mahsullü yiyecekler ve ördek gibi yemekleri romantik sunumlarla hazırlayabilirsiniz.”

Demet Sabancı’dan klasik dokunuş

Klasik sofraların temelini seçkin, dengeli ve sofistike tarz oluşturuyor. Klasik tarzı tanımlamak kolay gibi görünse de uygulamak belli bir birikim ve detaylara hâkim bir göz gerektiriyor. Klasik bir sofranın gücü büyükbabayla torunu birleştirebilmesidir. Geleneği yaşatma gücüyle, yeni nesle ilham verir. En ince detaylara kadar dikkat etmek gerekir. Klasik bir sofrada klasik tatlar olması gerekir. Bu kategoride çok bilinen, klasikleşmiş yemeklerin farklı bir dokunuş eklenmiş tarifleri var. Mesela portakallı mercimek çorbası, tavuklu sufle ve safranlı krep.

Didem Çapa’dan bohem masalar

Didem Çapa ve Tülin Doğruer bu masanın kurallarını şöyle tarif ediyor; “Bohem, hayatı kalıpların dışına çıkarak yaşayacak kadar cesur renkli kişidir. Madem bohem, kuralları reddedip kendi kurallarını koyandır, onu takip etmek için siz de masanızda kendi kurallarınızı koyun. Hayattaki sıradan ve gündelik şeyleri bile birer sanat eserine dönüştürerek tabak ve çatallarınızı yaratıcılıkla dizin. Sofrası gibi mönüsü de enteresan olmalı; tuzda balık, erikli ördek...”

Çiğdem Simavi’den minimalist yaklaşım

Bu sofralarda simetri başrolde. Arkasından sade ve gösterişten uzak, mat renkli objeler boy gösterir. Sade takımları masanıza yerleştirin. Bu sofralar için daha düz, karışık soslar içermeyen yemekleri tercih edin.

Begüm Şen’den pratik tarz

Çok az vakti olan, son dakikada eve misafir geleceğini öğrenenler için. Bu sofra mutfakta fazla zaman harcatmayan, daha basit yemekler için ideal.

Haberin Devamı