Gazete Vatan Logo

Ya su tasarrufu yapın ya yağmur duasına çıkın

Kuraklık her geçen gün artarak dünyayı tehdit etmeye devam ediyor.

Küresel ısınma, iklim değişiklikleri nedeniyle yağmurun daha az yağması insanlığı susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya bıraktı. Türkiye son 40 yılda su kaynaklarının yüzde 40’ını kaybetti. Tüm şehirler su alarmı veriyor, yağmayan yağmurlar nedeniyle dolmayan barajlar insanları huzursuz ediyor. Yetkililer tasarruf için yasak getiriyor. Yakın zamanda musluklarımızdan su akmayacak. Suyunuzu israf etmeyin!

Büyük Britanya’nın efsane Başbakanı Churchill, İkinci Dünya Savaşı sırasında Avam Kamarası’nda otururken şunları söyledi: “Bir damla petrol, bir damla kandan daha değerlidir.” Yakın zamanda su, siyasi bir sorun haline döndüğünde bu söz su için söylenecek ve tarih tekkerür edecek. Su savaşlarına hazır mısınız?
Dünya’nın yüzde 70’nin suyla kaplı olduğu bir gezegende su problemi çekmek çok inandırıcı gelmese de bu oranın sadece yüzde 0.3’lük kısmı kullanılabilir durumda. Bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için, kişi başına düşen yıllık su miktarının en az 10 bin metre küp olması gerekirken, Türkiye’de bu oran 1430 metreküp. UNESCO’nun hazırladığı “Dünya Su Gelişme Raporu”na göre su potansiyeli bakımından 45’inci sırada yer alıyoruz. Bu rapor göz önüne alındığında düşünüldüğü gibi büyük su kaynaklarına sahip olmadığımız ve hızla düşüşe geçtiğimiz açıkça anlaşılıyor.

Hastalıkların yüzde 80’i susuzluktan
Sadece biz değil tüm dünya su sıkıntısı yaşıyor. Dünyadaki su stoğu bin 386 milyon metreküp olarak hesaplandı. Bu suların yüzde 97.5’i tuzlu su, yüzde 2.5’i ise tatlı. Tatlı su kaynaklarının da yüzde 90’ı kutuplarda ve yeraltında bulunuyor. Dolayısıyla içme suyu miktarı sadece yüzde 1’lik seviyenin de altında. Dünyadaki hastalıkların yüzde 80’i susuzluktan kaynaklanıyor. Gelecek 20 yıl içinde tüm dünyada 180 milyar dolarlık altyapı yatırımının yapılmaması durumunda yeterli ve sağlıklı su hizmeti alamayan insan sayısı 3.3 milyar kişiye ulaşacak. Dünya nüfusunun yüzde 40’ı, birden çok ülkenin sınırlarını kaplayan 263 su havzasını, yaşayabilmek için paylaşmak durumunda. Bu da su savaşlarının sinyallerini veriyor.

Yağmur yoksa Aralık’ta su da yok
Türkiye, son yılların en kurak kış mevsimlerinden birini yaşadı. Uzmanlar bundan sonraki kış aylarının da bir öncekinden farklı olmayacağını savunuyor. Yıllık 700 milyon metreküp su harcayan İstanbul’un barajlarında ortalama 321 milyon metreküp su bulunuyor. İSKİ’nin günde 2 milyon metreküp su dağıttığını düşünürsek Kasım ayında su stoğunu tüketmiş olacağız ve su sıkıntısının yaşandığı 90’lı yıllara geri döneceğiz. Daha acısı yağmur yağmadığı sürece de susuzluğa mahkumuz! Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, Türkiye’nin su kaynakları bakımından giderek fakirleştiğini söyleyerek, “Ülke 20 yıl içinde, tarımsal ürün veriminde ciddi düşüş, çölleşme, yetersiz beslenme ve içme suyu kıtlığı gibi büyük sorunlarla karşı karşıya kalacak. Ancak tüm bunlara karşın Türkiye’deki yöneticiler bu büyük sorunu görmüyor” diyor.

Van Gölü’nün 3 katı büyüklüğünde
sulak alan kaybettik


Dünyada ve Türkiye’de su en fazla tarımsal alanda kullanılıyor. Ancak Türkiye’de kontrolsüz tarımsal sulama yüzünden su kaynakları giderek yok oluyor. Bu nedenle Tuz Gölü 35 yılda yarı yarıya küçüldü, Ereğli sazlıkları ve Beyşehir Gölü yok oldu. Düden Gölü, 10 yıl öncesine göre yüzde 35 küçüldü. Doğal Hayatı Korumu Vakfı (WWF-Türkiye) bu durumu şöyle açıklıyor: “Son 40 yılda Türkiye’de yaklaşık 1 milyon 300 bin hektar sulak alan kaybedildi. Bu oran Van Gölü’nün 3 katı büyüklüğüne eşit. Geriye sadece 1 milyon 250 bin hektar sulak alan kaldı.

Başkent ve İzmir alarmda
Ege’nin incisi İzmir’de kişi başına düşen yıllık su miktarı 759 metreküp. İzmir’in su ihtiyacını karşılayan Tahtalı Barajı’nda 300 günlük su kaldığını açıklayan İzmir Büyükşehir Belediyesi acil önlemler alınması gerektiğini söylüyor. Ankara’daysa durum çok farklı değil. Başkent’e kullanılabilir içme suyu miktarının sadece 84 gün yeterli olacağı Meteoroloji Mühendisleri Odası Genel Sekreterliği tarafından açıklandı.

Barajlarda doluluk oranı yüzde 20
Su sadece insanların değil, tüm tabiatın olduğu gibi toprağın da yaşam kaynağı. Devlet Su İşleri’nin (DSİ) “İkinci ürün ekmeyin, suyumuz yok” uyarısıyla Adana, Denizli, Malatya, Konya, Aydın ve Muğla alarma geçti. DSİ yetkililerinin bu şehirleri besleyen barajlardaki doluluk oranının yüzde 20’lere düştüğünü açıklayarak “Kırmızı alarma geçtik” ifadesini kullandı. Bu yıl ekim yapılmasın denen ürünlerin başında buğday geliyor. Diğer ürünler de risk listesinde. Buğday deposu olarak bilinen Konya’da buğday üretiminde bu yıl yüzde 10 oranında bir düşüş yaşanacağı, yaz yağmurları başlamadığı takdirde bu oranın yüzde 25’e çıkacağı söyleniyor.

Halı yıkamanın cezası 109 YTL
Konya’nın Akşehir ilçesinde içme suyu ihtiyacı Sultandağları’ndan gelen kar sularıyla karşılandığından bu yıl yağışın az olması susuzluğu da beraberinde getirdi. 1 Haziran tarihinden itibaren Konya’da içme suyuyla araç ve halı yıkamak, bahçe sulamak yasaklandı. Yasağa uymayan kişiler 109 YTL para cezasına çarptırılacak. Ankara’da 23 Mayıs itibarıyla benzer bir uygulamaya geçildi.

Dünya petrol değil, su için savaşacak

2050 yılına gelindiğinde dünya nüfusunun 9.3 milyara ulaşacağı ve iklim değişiklikleri yüzünden 60 ülkede toplam 7 milyar insanın su kıtlığı yaşayacağı tahmin ediliyor. “Türkiye’de su yok”, “Dünya su yüzünden savaşacak” uyarıları o kadar çok yapılıyor ki sokaktaki insan “Biz ne yapabiliriz” sorusunu soruyor. 90 sonrasında bolluğa ve tabii kaynakların bereketinin revahetine kapılan bizler kaynakların bir gün tükenebileceğini unuttuk. Doğanın bu geri dönüşümü bize tekrar “tutumlu” olmayı hatırlatmış gibi... Tema Vakfı’nın hazırladığı “Suyunu Boşa Harcama” kampanyasına kulak vererek, bireysel önlemler alabilirsiniz.









Haberin Devamı