Gazete Vatan Logo

Türkiye tropik iklim kuşağına girdi...

Türkiye kuraklık alarmı veriyor. Nisan yağmurları iki ay gecikmeli olarak sel baskınları ve hortumlarla ülkemizi vuruyor. İstanbul’un barajlarında geçtiğimiz yıla göre yüzde 57 oranında daha az su var. Yaz sonunda ise bu rakamın eksi 20’lere düşmesi bekleniyor.

Türkiye’nin 1957 yılından sonra en büyük ikinci kuraklık dönemini geçiriyor. Küresel ısınma, kuraklık ve kentleşme baskısı Türkiye’yi “susuz bir yaz”a değil susuz yazlara doğru hızla sürüklüyor. Yazın ilk günlerinde herkes bir yanda tatil planları yaparken bir taraftan da içten içe bir kaygı yaşıyor. O kaygı, tarım bölgelerinin şimdiye kadar çoktan hissettiği, büyük şehir sakinlerinin ise sonuçlarını özellikle yaz ilerleyen aylarında hissedeceği kuraklık kaygısı... Sonbahar ve kış aylarında İstanbul’da yaşanan mevsim normalleri üzerindeki sıcaklık ve yağış kıtlığı, barajlardaki doluluk oranının yüzde 30’un altına geriletti. Geçtiğimiz yıl Haziran ayında İstanbul’a su veren sekiz barajın doluluk oranı yüzde 83,4 iken bu sene durum çok vahim. İSKİ’nin verilerine göre 20 Haziran itibarıyla barajların yalnızca yüzde 26.3’ü dolu! Geçtiğimiz yıl Ekim ayında ise doluluk oranı yüzde 46 idi. İstanbul geçtiğimiz yaz barajlarda toplanan suyun yüzde 40’ını harcadı. Bu yaz ise suyun en az kaldığı aya göre barajlar yüzde 20 daha boş. Bu da susuz günlerin en büyük habercisi.

Greenpeace, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz havzasının, küresel ısınmanın neden olduğu iklim değişikliği ve dolayısıyla kuraklıktan en çok etkilenecek bölge olduğuna dikkat çekiyor.

Ekmek fiyatları dahi artabilir

Türkiye’yi tehdit eden kuraklık, tarımı da hayli olumsuz etkiledi. Buğdayın yeterli yağış alamadığı için büyüyemediğini söyleyen Yeryüzü Derneği Genel Sekreteri Devin Bahçeci, buğdayın yıllık ürün değerinde düşüş olduğu için un ve ekmek fiyatlarının artabileceğini belirtiyor. İklim değişikliği nedeniyle Türkiye’nin her zaman kuraklık yaşayabileceğini belirten Bahçeci, hükümetin su yönetimi politikaları konusunda ciddi çalışmalar yapması gerektiğini belirtiyor.

Sellere rağmen kuraklık baki

Kurak geçen kış mevsiminin ardından görülen sağanak yağışların yol açtığı sel ve su baskınlarıyla mücadele eden Türkiye, meteorolojik olarak kuraklık yaşamaya devam ediyor. Meteoroloji’nin derlediği bilgiye göre, mayıs ayında 25 havzanın 17’sinde normal değerlerin üzerinde yağış alındı. Meriç, Antalya ve Doğu Akdeniz havzalarında normal yağış değerlerinin yüzde 100’den daha fazla aşıldığı bu dönemde, Marmara Havzası’nda yüzde 99, Sakarya Havzası’nda yüzde 88, Susurluk Havzasında da yüzde 78 normal değerlere göre daha fazla yağış alındı. Aynı dönemde 8 havzada ise kuraklık devam ederek, normalin altında miktarda yağış alındı. Bu ay metrekareye 23 kilogram olan normal yağış miktarına göre en fazla meteorolojik kuraklığın yaşandığı bölge, yüzde 53,6’lık azalmayla Küçük Menderes Havzası oldu.

TEMA UYARIYOR: Kuraklık kapımıza dayandı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün kuraklık analizlerine bakıldığında Eylül 2013-Mayıs 2014 arasını kurak geçirdiğini görüyoruz. Bu kuraklığın Çukurova, Konya Ovası gibi önemli alanlarda gerçekleşmesi de bu yılki tarımsal üretimimizi ciddi şekilde etkileme tehlikesi barındırıyor. Geçen yıl 22 milyon tonla üretim rekoru kırılan buğdayda bu yıl kuraklığın etkisiyle 17.3 milyon ton üretim tahmin ediliyor.



Tarımsal alanlar çok etkilenecek

- Yaban hayvanları bulundukları yerelden daha üst rakımlara taşınak.

- Endemik olan bazı türlerin zamanla tamamen yok olacak.

- Geniş çaplı yayılış gösteren yaban hayvanları bulunduğu yerde üst rakımlara çıkmak ile birlikte genel coğrafya üzerinde de kuzeye doğru bir kayış gösterecek.

- Ormanların coğrafya üzerindeki dağılışları ve alan büyüklükleri değişecek.

- Uyum sağlayamayan türlerin tamamen yok olacak.

- Özellikle kuraklığın yoğun olarak yaşandığı bölgelerde yeni tesis edilen ağaçlandırma sahalarındaki başarı oranları düşecek.

- Yüksek sıcaklıklar orman yangınları artmalara sebep olacak. Orman yangınlarının sıklığı ve büyüklüğü geniş çaplı ekosistem bozulmalarına ve erozyonun da artmasına sebep olacaktır.

- Orman Entomoloğu uzmanların açıklamalarına göre böcek popülâsyonlarında artış olacak. (Son yıllarda özellikle Akdeniz ve Ege Bölgesindeki çam ormanlarında karşılaşılan orman alanlarındaki toplu kurumalar, çam kese böceği popülasyonlarında artış olduğunun en güncel göstergelerinden birisidir.)

- Orman ekosistemlerinde ciddi bozulmalar meydana gelebilecek.

Yeni projeler kuraklığı tetikliyor

İstanbul’daki kuraklığın sadece yağış azlığına bağlı olmadığını söyleyen Doğa Derneği Direktörü Süreyya İsfendiyaroğlu ise İstanbul’a su sağlayan sekiz barajın hızla artan nüfus karşısında yetersiz kaldığını yeni köprü ve yolların da yine su havzalarını tehdit ettiğini belirtiyor.

Hastalıklar baş gösterecek

Yağış düzensizlikleri hastalıkların artmasına da neden olacak. Aşırı yağışlar sonucu oluşan mantar hastalıkları çiftçilerin zamanında müdahale edememesi sonucu ürün verimlerinde düşüş olabilecek.

Kurak alanlar genişleyecek

Yağışa bağlı iklim sınıflandırmalarında ortalama yıllık yağışı 250 mm’den az olan yerler kurak ve 250-500 mm arası olan yerler ise yarı kuraktır. Türkiye’de İç Anadolu ile Doğu Anadolu’nun önemli bir kısmı yarı kurak iklim sınıfına girecek.

Haberin Devamı