Provalarımız kadınlar günü gibi, sahnemiz çok eğlenceli
İstanbul gecelerinin en renkli ve eğlenceli grubu olarak anılan 333 ile söyleştik
17.10.2009 - 00:23 |
Provaları “Üstündeki ne güzel, parfümünü nereden aldın” diye başlıyor, konsere hazırlanmaları en az 45 dakika sürüyor... Adları 333! Albümleri yok ama İstanbul gecelerinin en renkli ve eğlenceli grubu olarak anılıyorlar. Üstelik on parmaklarında on marifet: Gökçe hem şarkıcı hem davulcu, Ayşegül bas gitarist aynı zamanda Teoman’ın orkestrasında çalıyor, vokalleri Nilay veterinerlik yapıyor, gitaristleri Nilay ise aslında öğretmen...
Her şey Teoman’ın gitaristi Ayşegül’ün şarkıcı Gökçe’yle tanışmasıyla başlamış. Hayalini kurduğu kız müzisyenler grubunun temellerini davul da çalan Gökçe’yle atmış. Ardından birbirinden güzel ve yetenekli 4 kız daha gruba eklenince keklerin, böreklerin yendiği kadınlar günü gibi geçen provalarıyla 333 grubu doğmış. Bir sene önce kurulan 333’ün nâmı ve Punk, Rock ve R&B tarzı müziklerinin coşkusu kulaktan kulağa yayılıyor... Onlar ise harıl harıl 22 Ekim’de Nardiss Jazz Clup’taki konserlerine ve yakında çıkacak olan albümlerine hazırlanıyor.
Birbirimizi kıskanmıyoruz egolarımızı bıraktık
Aramızda kıskançlık olmuyor. Kız gruplarından korkarak grup oluşturduk ama sonra bir baktık solistimiz Nilay provada, stüdyonun mutfağında tiramisu falan yapıyor. Çok eğleniyoruz. Tabii ki arada bir müzikle ilgili tartışmalar oluyor. Ama kimsenin birbiriyle kişisel bir sorunu yok. Sonuçta birbirini tanımayan kızlar bir araya geldi, “Maşallah” diyoruz inşallah bölünmez. Grubun lideri yok, birbirini tamamlayan bir grup. Kişisel egolarımızı bırakıyoruz. Bu sayede ayakta duruyoruz.
Piyasadaki kız gruplarından farklıyız
İnsanlar bizi sahnede görünce şaşırıyorlar. Hem çok kalabalığız hem de hepimizin solo attığı bölümler var, bu biraz şaşırtıcı geliyor. Çünkü piyasadaki kız gruplarının hepsi pop yapıyor ve müzisyen değil; sadece vokaller. O yüzden insanlar karşılarında böyle bir müzik grubu görünce şaşırıyorlar. Biz de enerjimizi yansıtmaya çalışıyoruz elimizden geldiğince...
Kimimiz memur kimimiz veteriner
Çok kalabalık olduğumuz için bir araya gelmek zor oluyor. Herkes çok yoğun, herkesin kendi projeleri var. Grubun davulcusu Gökçe aynı zamanda bir şarkıcı, albümü var, ayrıca başka bir grubu daha var. Cana, trompet çalıyor başka gruplarda da çalışıyor. Gitarist Seher aynı zamanda müzik öğretmeni, vokalistimiz Nilay ise veterinerlik yapıyor.
Grupta erkek olmadığı için çok rahatız
Provalarda börekler, çörekler havalarda uçuşuyor. “Üstündeki çok güzel, parfümünü nerden aldın?” diye başlıyor provalar. Hepimiz erkeklerle de çalıştığımız için çevremize bir bakıyoruz herkes kız, bu çok keyifli. Kız kızın halinde anlar. Konsere hazırlanırken hepimiz bir odada hazırlanıyoruz. Erkek olsa aynı odada giyinip soyunamayız. Herkes birbirinden ruj alıyor, oje veriyor... Hazırlanmamız 45 dakika sürüyor. Provalarda, yollarda kız muhabbeti yapıyoruz. Kadınlar günü gibi oluyor. Güldüğümüz zaman çok ses çıkıyor, konuşurken de... Herkes birbirinin üstüne konuşuyor. Müthiş bir gürültü oluyor. Menajerimiz bize bir şey anlatmaya çalışırken çıldırıyor...
İmza yerine dudak izimizi vereceğiz
333’ün isim annesi Cana... Stüdyonun mutfağındaydık. Grup ismi hep saçmaladığın anlarda çıkar. Cana dedi ki “Kızlar saçmalayın.” Ruj, tiramisu aklımıza ne geldiyse atmaya başladık. Sonra bir anda “333” dedi. Herkes çığlık attı. Sonrasını hatırlamıyoruz. Yazıyla değil sayıyla olsun istedik. Yurt dışında da adımız anlaşılsın, geçerliliği olsun diye... Albüm çıkarınca imza yerine kağıdı rujlu dudaklarımızla öpüp dudak izimizi çıkaracağız. Üzerine de ismimizi yazacağız.
Nilay Tezsay
Vokal- Veteriner
İstanbul Üniv. Veterinerlik Fakültesi mezunu
Yaban hayatında çalışan veteriner hekimim. Bir vaka olduğunda da danışmanlık yapıyorum, hasta hayvanın olduğu yere gidiyorum, orada müdahalesini yapıyorum. Çocuk korolarında yer aldım. Lisede Dejenere diye bir grubum vardı. İstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’ni kazanınca müzik eğitimim biraz ertelendi. Bu arada dizi, film ve reklam müziklerinde yer aldım. 2005-2006 arası Modern Müzik Akademisi’nde vokal bölümünü bitirdim, orada asistan olarak devam ediyorum. Geçen sene Malta’daki müzik yarışmasında dünya birincisi oldum.
Seher Gül
Gitarist-Öğretmen
Uludağ Üniversitesi Müzik Eğitmenliği mezunu
Bir lisede müzik öğretmeni olduğum için gece çalıp, sabah 07.00’de kalkmak biraz zor oluyor ama ikisini de seviyorum. Öğrencilerimi de konserlere çağırıyorum, geliyorlar ve çok keyifli, çok eğlenceli geçiyor. Grupta herkes çok iyi arkadaş. Hepimiz erkeklerle çalıştık bir de kadın kadına olmanın keyfine varalım istedik.
Cana Çankaya
Trompet-Backvokal
İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı mezunu
Tormpet çalmaya ağbim sayesinde bayladım. Çünkü ağbim de trompetçi aynı zamanda çok iyi bir caz piyanisti, Can Çankaya. Trompete başladığımda 12 yaşındaydım ama ondan önce AKM çocuk korosunda şarkı söylüyordum. Sahneye ilk adımımı 8 yaşında attım, hâlâ sahnedeyim. Başka gruplarla da çalıştım ama kız gruplarında çalışmak çok daha renkli.
Ayşegül İnci
Basgitar-Back vokal
Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu
13 yaşından beri gitar çalıyorum. Gazetecilik okurken okul harçlığımı çıkarmak için Eskişehir’deki bar gruplarında gitar çalmaya başladım. Aslında gazetecilik idealim de vardı; hâlâ var ama müzik ağır bastı, her şey yolunda gidince müziğe yoğunlaştım. 2007’de İstanbul’a taşındım, 2 yıldır da Teoman’ın orkestrasında çalışıyorum. İleride solo kariyer de düşünüyorum. 13 yaşımdan beri şarkı yapıyorum, kendime ait 40’ın üzerinde şarkım var.
Gökçe Dinçer Davulcu-Back vokal
Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi
Davul çalmaya 17 yaşımda başladım ama üniversite yıllarında profesyonel olarak çalıyordum zaten. Şarkıcı olarak albümüm çıktıktan sonra da davul çalma hayalimi 333’te gerçekleştiriyorum.
Haberin Devamı