New Yorker’a çizdiğim her kapak beni daha iyimser yaptı
New Yorker, çizdiğim orijinal Bin Ladin´i sansürleyerek bastı
Şehirli Amerikalıların tercih ettiği, haftada 1 milyondan fazla tirajı bulunan New Yorker’ın Usame Bin Ladin’in yakalanmasına dair çıkardığı özel sayısında bir Türk sanatçısının imzası vardı. Gürbüz Doğan Ekşioğlu’nun elinden çıkan Bin Ladin portresi Amerika’da o haftanın en çok konuşulan konularından biri oldu. Dergiye 6’ncı kez kapak çizen sanatçı ile kapağın sırrını ve New Yorker’ın tutumunu konuştuk.
* Amerika’nın en ünlü dergilerinden biri olan New Yorker’a çizdiğiniz Usame Bin Ladin kapak teklifi size nasıl ulaştı?
New Yorker’ın kapak editörü dergiye kapak tasarlayan illüstrasyon sanatçılarına toplu mail atıyor; “Usame Bin Ladin öldürüldü ona dair kapak çalışması istiyoruz.” Benim gibi kapak yapan 20 kişi var. Gece yarısı kapak çalışmasını yapmaya başladım. 3 farklı fikir ortaya çıktı. Birinde, gözyaşından ıslanmış bir Amerikan bayrağı asılı ve arkadan güneş doğuyor. Diğerinde ise deniz ve gökyüzüyle Amerikan bayrağına gönderme yaparak denizden mezar taşı çıkardım. Usame Bin Ladin’i sildiğim eser ise kapak oldu. Diğerlerinde sofistike bir anlatım olduğu için kabul edilmedi.
* Kapak çalışmasında nasıl bir anlatım izlemeyi tercih ettiniz?
Kapağın aslında Ladin’in üzerine koyduğum silgide direkt Amerika’ya gönderme var. Amerika Bin Ladin’i yarattı sanki bir desen gibi ve beğenmedi sildi. Ama New Yorker’ın internet sitesinde; “Gürbüz Doğan, Ladin’i sevmezdi ve onu bir silgiyle sildi” diye bir açıklama yayınlandı. Ardından kapak editörünü aradım, neden böyle yazdıklarına dair. Kapak editörü derginin politikasına uymadığını belirtti.
* New Yorker tutum olarak nasıl bir dergi?
Hükümete muhalif bir dergi ama ülkenin duygusal olduğu konularda bu tutumu sergileyemiyor. İkiz Kuleler’in yarattığı dramatik duygunun yaşamasına izin veriyor.
Derginin tepesindeki yöneticilerden çok özel mailler aldım
* Çalışmanızdan sonra nasıl tepkilerle karşılaştınız?
İkiz Kuleler’e dair kapak olan çalışmamda daha çok tepki gelmişti. Bu çalışmamdan sonra derginin tepesindeki Genel Yayın Yönetmeni David Remnick’den mail geldi. Bu adamın normalde kimseye mail attığı görülmemiştir. “Kapak mükemmel çok kısa zamanda zor bir çalışma yaptınız. Ama sonuç olağanüstü” demiş.
O adamın mail yazması şaşırttı beni. Kimseyle muhatap olmayan bir adam.
* İllüstrasyonlarınızda genellikle siyasi göndermeler yapar mısınız?
Geçenlerde bir geri dönüşüm işareti yaptım. Ama birini ters döndürdüm. Sistemimiz ters dönüyor anlamında. Otuz yıldır barışla ilgili iş yapıyorum. Sanatçının siyasetle mutlaka ilgilenmesi gerekiyor. Fikirleri besleyen bir şey.
* Bir sanatçının eseri New Yorker’a kapak olması sanatını nasıl etkiler?
1990 yılında ilk kez New Yorker’ın kapısını çaldığımda, dosyamı alır almaz beni görüşmeye çağırmışlardı. Amerika’da elit gruba seslenen bir dergi, reklamları çok pahalıdır ve bir milyondan fazla tirajı vardır. İllüstrasyonlarınızın buraya çıkması, size dünyanın tüm kapılarının açılması demek. New Yorker benim anlayışımı da değiştirdi. Karikatür yarışmalarında çok ödül aldım, orada hep karamsar duygular vardır. Bu dergi karamsarlığımı iyimser yaptı. Onlar dergilerini alanların olumlu motive olmasını ister.
Politika kürsüsünden akan kirli suyu çizmek gerek
Geçtiğimiz günlerde geri dönüşüm işaretini ters döndürdüğüm bir eser ortaya çıkardım. Biri hepsini ters döndürmek için uğraşıyor. Politikada felsefik ve kibar yolla düşünmek bana daha cazip geliyor. Mesela kürsüden kirli su akıyor fikri de güzel olabilir. Orada bir kirlilik var. İnsanlar birbirlerine hakaret eder oldu. Politikacı olsam dilim farklı olurdu. Halkın sert değil normal konuşmaya da hakkı var. Gandhi’nin silahsız yürüyüşü en büyük örnek.
Yeni nesil çalışmalarımı anlamıyor
* Eserleriniz birçok yerde karşımıza çıkıyor. Peki, hayranlarınız sizin Türk olduğunuzun farkında mı?
New York’ta yaşadığımı sanıyorlar. Oraya iş yapıp burada yaşamak insanlara garip geliyor. Sıradan bir insan olduğumu görünce hayal kırıklığına uğruyorlar.
* Ulaşılabilir sanat mı yapıyorsunuz?
Aynen öyle. Mesela New Yorker telif, basım ücreti, orijinal çizimi de koleksiyonuna kattığı için son kapağa 12 bin dolar ödedi. Bastıkları diğer kapaklarımın da ücretlerini ödeyip, koleksiyonlarına kattılar. Burada çok daha az paralara çalışıyorum.
* Peki, kedi çizmeye devam ediyor musunuz?
Yine geliyor kedi fikirleri aklıma. Kediler benimle özdeşti... Uzaklaşıyorum bazen ama olmuyor. Kedimiz Nazlı 14 yıldır bizde. Onun ne kadar asil olduğunu fark ettim. Evi en iyi değerlendiren o. Kimseyi umursamıyor. Hep kedi çizdiğimi söylediler. Sinirden bir kere köpek çizdim. Kangal köpeği. Kuyruğu ve başı sağ ve solun sonunda bitiyor. Köpeğin aşağısı gece, yukarısı aydınlık. Gece gündüz seni koruyor demek istedim.
* Aynı zamanda bir üniversitede öğretim görevlisiniz. Yeni neslin sizin çalışmalarınızı algılayabildiğini düşünüyor musunuz?
Hayır algılayamıyorlar. Çok iyi çocuklar ile karşılaşıyorum ama kendilerini geliştirmiyorlar. Biz üniversitedeyken ülke nasıl değişir diye tartışırdık. Ünlü filozofları bilir, felsefe kitabı okurduk. Gerçekten apolitik bir gençlik var. Bu derginin önemini bilmiyorlar. Standart bir şey onlar için. Ancak tarif etmeniz lazım, araştırmıyor yeni gençlik. Eğer televizyonda yayınlanıyorsa onlar için önemli. Okula öğrenmek için değil sadece diploma almaya gelenlerle karşılaşıyorum.