Mübadillerin yarım kalan aşkları
Nurdan Tümbek Tekeoğlu'nun yönettiği "İki Yaka Yarım Aşk", iki mübadilin yarım kalan aşkını ele alırken, geçmişe de ışık tutuyor.
Doğduğu, büyüdüğü evi, topraklarını terk etmek zorunda kalanlar, arkadaşlarını, komşusunu, aşkını geride bırakıp yepyeni bir hayata yelken açanlar... Göç, tüm zamanların en acı veren olaylardan biri. Ayrılık, yabancılık, hasret ve en önemlisi yarım kalmışlık...
Önceki belgeselleriyle ödüller kazanan yapımcı Nurdan Tümbek Tekeoğlu'nun yeni filmi “İki Yaka Yarım Aşk”, mübadillerin yarım kalan hayatlarını ve aşklarını ele alıyor.
Kendisi de üçüncü kuşak mübadil olan Tekeoğlu filmin çıkış noktasını şöyle anlatıyor: “Dedem, 1923-1924 mübadelesinde anne ve babasını Balkan Harbi'nde kaybetmiş. İzmir Karaburun'a yerleştirilmişler. Büyük bir çiftlikleri varmış, ipekçilikle uğraşıyorlarmış. Binbir çeşit meyveler varmış. Çocukluğum bu hikayeleri dinleyerek geçti. Yazılı değil sözel bir kültürden geldiğimiz için bütün bunları not edip biriktirmiyoruz. Ancak buradan giden Rumlar anlatmışlar. Pek çok film yapılmış. Ben de bir film yapmak istedim. Senaryosunu eşimle beraber yazdık.”
Beni de 12 yaşımdayken istemişlerdi...
Filmin başrollerinde Selda Alkor ve Sezai Aydın yer alıyor. Alkor, zorla evlendirilen ve sevdiği erkeğe bir türlü kavuşamayan Nergis karakterini canlandırıyor. “Nergis köyün en güzel çocuklarından biri. Fakir ve göçmen bir çocuğa gönlünü kaptırıyor. Böyle ufak yerlerde güzel bir kız olmak çok zor tabii ki.
12 yaşında beni istemeye gelmişlerdi düşünebiliyor musunuz?” diyor Alkor...
Sezai Aydın da aynı şekilde göç etmiş bir ailenin çocuğu. Filmde Ali karakterini canlandıran usta oyuncu, Nergis'e aşık olyuor fakat şartlar onu İstanbul'a sürüklemek zorunda kalıyor. Film, Kasım-Aralık ayında
Pera'daki gösterimin ardından göç ve mübadele temalı festivallere gönderilecek.