Klarnetin Keşan’dan dünyaya açılan öyküsü
Klarnet size neyi çağrıştırıyor bilmiyorum ama benim aklıma önce Selim Sesler ismini getiriyor. Peki ya siz hiç Sesler’in performansına şahit oldunuz mu? Bu röportajı okuyun ve sonrasında 26 Ekim’de Babylon’da olun. Pişman olmazsınız
Keşan’ın İbriktepe köyünden klarnetiyle çıkarak Trakyalı Romanlar’ın müziğini dünyaya tanıtan, The Guardian gazetesinin “Klarnetin Coltrane’i” diye nitelendirdiği klarnet ustası Selim Sesler, ikinci albümü Oğlan Bizim Kız Bizim’le düğün havalarını odalarımıza getiriyor. Doublemoon etiketiyle bu ayın başında çıkan albüm dinleyenleri, klarnetin büyülü yolculuğunda biraz hüzünlü ve biraz da eğlenceli bir yolculuğa çıkarıyor. Eğer bu yolculuğa siz de tanık olmak istiyorsanız, Sesler 26 Ekim’de Babylon’da olacak. Öncesinde Edirne’den İstanbul’a düşen öyküyü bizden öğrenenin...
Bu albümde Anadolu düğünlerine davet var
* Oğlan Bizim Kız Bizim albümünün doğuşundan bahsedebilir misinz?
Albümün repertuvar çalışmaları 5 ay sürdü ve repertuar seçimi 100 parça arasından yapıldı. Parçaları klarnetle çalarak, hangisinin olacağına karar verdik. Kayıtları kısa sürede bitirdik ve albüm 1.5 ay içinde piyasaya çıktı. Parçaların seçimini yaparken göz önünde bulundurduğumuz en önemli unsur albümün içinde Trakya’dan Doğu Anadolu’ya, Ege’den Orta Anadolu’ya bütün bölgelerden parçalar olmasıydı.
* Albümün yapımcılığını, dünya müziğinin duayenlerinden Ben Mandelson ile Rob Keyloch üstleniyor.
Ben Mandelson ile Rob Keyloch İngiltere’de oldukları ve çok yoğun çalıştıkları için kayıtlar çok hızlı gerçekleşti ve 5-6 günde bitirdik. Mandelson ve Keyloch, daha önce Pozitif’le birlikte başka çalışmalar da yapmıştı, beraber iş yapma durumumuz olunca beni daha yakından tanımışlar ve projeyle ilgilendiler.
* Önceleri zurna çalmışsınız, sonrasında klarnete geçiş... Klarnet sizin için ne anlama geliyor?
Ben çocukken saz pek yoktu. Köylere iki zurna, bir davul gidilirdi. Ben denkçi olarak başladım, sonra cümbüş çaldım köy düğünlerinde, sonunda klarnete geçtim. 13 yaşında profesyonel düğün çalgıcısı oldum. Şimdi ise klarnet kendimi tam olarak ifade edebildiğim güzel bir enstürman.
* Trakyalı Romanlar’ın müziğini dünyaya tanıtan bir isimsiniz. Bunun getirileri ve götürüleri neler?
Yeni bağlantılar kurdum, sokakta ve yurtdışında tanınır oldum. Bu durumdan memnunum da. Hayatımda lüksü fazla sevmediğimden yaşam tarzımda da bir değişiklik olmadı.
* Birçok kişi, Fatih Akın’ın filmlerinde, enstrümanınızla tanıdı sizi. Müziğe bir ömür verilip, sonunda bir filmle tanınmak. Ülkemizin cilvesi sanırım bu?
İlk albüm “Keşana Giden Yollar” ile daha önceleri de tanınıyorduk. Filmlerin de tabii ki katkısı oldu uluslararası camiada ünvan sahibi olduk. Bu filmelerde yer almam yakından tanınmamızı sağladı.
* Gelecekle ilgili planlarınız neler?
Dünya çapında ülkemizi temsil etmek ve yaptığımız müziği geniş kitlelere duyurmak istiyorum.
* Son olarak Selim Sesler dinleyenlerine seslenmek istese ne der?
Sadece dinleyenlerime “bu müziği dinleyin ....” derdim.