Gazete Vatan Logo

Kitaplarım güzel dizi oldu ben bile oturup izliyorum

Aşk, mafya, aile, komedi dizilerine bu sezon “edebiyat kökenli” diziler eklendi

Ayşe Kulin’in Köprü ve Geniş Zamanlar adlı kitapları aynı kanalda birbirine rakip iki dizi oldu. Kulin “Kitaplarımı dizileştirmek benim için büyük bir riskti. Tutmazsa diye endişelendim” diyor. Uzun süre dizilere ara vermek isteyen güzel ve başarılı oyuncu Özge Özberk ise Ayşe Kulin adını duyunca “büyük fırsatı” kaçırmak istememiş.


Ayşe Kulin... Her kitabı geniş bir okuyucu kitlesine ulaşır. Eserleri, edebiyat dünyasının en çok satanlar listesinde haftalarca bir numarada kalır. Ama onu bu kez satırlara taşıyan yeni çıkan kitabı değil... Televizyon dünyasına iki eserini vermesi. Şu anda Ayşe Kulin’in iki eseri televizyon ekranlarında boy gösteriyor ve oldukça iyi ratingler alıyor. Hatta Kulin’in 1998 yılında çıkardığı öykü kitabı “Geniş Zamanlar”dan uyarlanan dizi, rating rekorları kıran Binbir Gece’nin hemen peşinde yer alıyor. Zuhal Olcay, Oktay Kaynarca, Füsun Demirel ve Özge Özberk gibi isimlerin oynadığı dizi ekranların efendisi olacağa benziyor. Hal böyle olunca, Ayşe Kulin ve Özge Özberk’le buluştuk. Edebiyattan televizyona geçiş hikayesini konuştuk.

Ayşe Hanım edebiyatçı kimliğinizle tanınırken sizi televizyona iten sebep neydi?
Kulin: Kimsenin kapısını çalıp “Lütfen kitaplarımı dizi yapın” demedim. Yıllar önce TRT “Sevdalinka” kitabımın filmini çekmek istedi. O dönem Kosova’da savaş devam ediyordu ve filmi orada çekeceklerdi. Çok heyecanlandığım bir projeydi. Ama her zamanki yavaş TRT bürokrasisi nedeniyle çekemedik. Sonra Amerika’dan gelip “Adı Aylin” romanımın filmini yapmak istediler. Ama onlar da beceremedi. Ben ise kitaplarımı yazmaya devam ettim. Ancak bu sezon birkaç yapımcı kapımı çalıp 2 eserimi dizi yapmak istediklerini söyledi. Ben de bir değerlendirme yaptım ve Koliba Film’i seçtim.

İyi para mı teklif ettiler?
Kulin:
Her zaman olduğu gibi yazara para yok. Bir oyuncunun aldığı parayla ölçülebilecek bir şey değil. Yazar köşeyi televizyonda da dönemiyor. Herkes çok para aldığımı zannediyor. Açıkçası ben de Türkiye’de değil ama Amerika’ya Adı Aylin kitabımı verdiğimde çok para kazanırım zannediyordum. Acayip uçuk paralar kazanacağımı düşünürken aklımda olanın üçte birini bile vermediler. Sonuçta ben zengin olmadım. Açıkça söyleyebilirim ki yeni bir kitap yazsam çok daha fazla para kazanırım.

Öyleyse neden televizyondasınız?
Kulin:
Eserlerimi bir defa verdim ve Geniş Zamanlar’ın hikayesiyle ilgilenmek zorundayım. Adımın yazdığı bir proje bu, başıboş bırakamam. Her şeyin çok iyi olmasını istiyorum. Bu yüzden her bölümün her aşamasını büyük bir titizlikle inceliyorum.

Kadınlar aşk görmek istiyor
Yazar yarattığı karakterleri biraz da okuyucunun hayal dünyasına bırakır. Siz bu dizilerle hayal ettiğimiz karakterleri gözümüzün önüne koydunuz. Bu sizin yazar kimliğiniz için bir önemli risk değil mi?
Kulin:
Böyle bir işe girmek benim için büyük bir riskti. Çünkü okuyucu hayal ettiğini izlediğinde tatmin olmaz. Çünkü televizyonda izledikleri yönetmenin hayal dünyasıdır. Ben de diziler tutmazsa “Benim romanlarımı etkiler mi?. Ya okuyucular beğenmezse” diye düşündüm. Ama benim okuyucumla aramda ciddi bir bağ var. Her hafta bir kuruma konuşmacı olarak çağırılıyorum, her romanım çok satıyor. Onlar beni takip ederler diye düşündüm. Sadece başarıya çok alışmış biri olarak diziler tutmasaydı çok üzülebilirdim.

Hiç ürkmediniz mi?
Kulin:
Açıkçası Köprü’de bir aşk hikayesi olmadığı için tutmayabilirdi. Ama Geniş Zamanlar’da hikayeme bağlı kalmadığımız için rahattım. Bu yüzden ürkmedim.

“Aşk olmayan dizi tutmaz mı” diyorsunuz?
Kulin:
Dizilerin en büyük seyircisi kadınlar. Kadınlarda kendi hayatlarında aşkı görmekten hoşlanıyorlar. Çoğunluğu aşk yaşayamadan aile zoruyla evlendiği için romantik bir şey görmek kadınları mutlu ediyor. Ama aşk temasını işlememesine rağmen halk Köprü’yü sevdi.

Geniş Zamanlar’ın ratingleri Binbir Gece dizisiyle ile yarışıyor...
Kulin:
Binbir Gece ilerlemeyen bir dizi. Başta güzel bir fikir buldular ve yapımcı bu fikre saldırdı. Doğruyu söylemek gerekirse ilk ilk iki bölümü ben de ağzım açık izledim. Ama daha sonra aynı başarıyı devam ettiremediler.

Kendi eserinizi televizyonda izlerken ne hissediyorsunuz?
Kulin:
O kadar güzel bir dizi oldu ki, açıkçası ben de çok beğeniyorum. Benim eserim olmasaydı da bu dizinin müptelası olurdum.

Her şeye karışmıyorum
Özge Hanım siz Kırık Kanatlar dizisinden Geniş Zamanlar dizisi için mi ayrıldınız?
Özberk:
Kırık Kanatlar dizisinde senaryodan dolayı sorunlar yaşıyordum. Ayrılmayı çok istiyordum ama dizinin devam edip etmeyeceği belli değildi onu bekliyordum. Şöyle bir karar almıştım: “Çok yıprandım. İstanbul dışında insani olmayan koşullarda çalışıyorum. Hobilerimin ne olduğunu bile unuttum. O nedenle duracağım, bu sezon dizilerde oynamayacağım. Sadece tiyatro ve sinema yapacağım.” dedim. Çünkü artık “Hobilerin ne?” diye sorduklarında “O ne?” diyordum. Oysa ben eskiden yabancı dil öğrenirdim.

Dizileri bırakma kararı aldığınız halde neden hâlâ sizi ekranlarda görüyoruz?
Özberk:
Geniş Zamanlar için Koliba film aramaya başladı. “Özge Hanım senaryoyu yollayalım” diyorlar. Ben “Hayır. Kesinlikle oynamam. Boşuna yollamayın” diyordum. Sonunda “Off! Kim yapıyor bu diziyi?” diye sordum. “Ayşe Kulin’in eseri ve senaristi Mahinur Ergun” dediler. Cevabımın ne olması beklersiniz? “Vereceğim adrese yollar mısınız? dedim. Geniş Zamanlar bir oyuncu için kaçırılmayacak, önemli bir fırsattı.
Kulin: Ben de oyuncu seçimlerine çok müdahele ettim aslında. Hep istediğim oyuncular oynasın istedim. Özge’yi Çemberimde Gül Oya dizisinden gözüme kestirmiştim ve hikayemin Zehra karakterini oynamasını istedim. Çünkü inanılmaz bir oyunculuğu var. O benim favorilerim arasında.

Oyuncuları da siz mi seçtiniz?
Kulin:
Bu dizide Özge Özberk, Zuhal Olcay, Füsun Demirel ve Oktay Kaynarca’nın oynamasını ben çok istedim. Çünkü Zuhal’den başka birini Ayla karakteri için düşünemezdim..

Hiç Ayşe Kulin okumuş muydunuz?
Özberk:
Geniş Zamanlar’ı okumamıştım. Proje gelir gelmez kitabı alıp okudum. Kitap böyleyse senaryo nasıldır diye düşünürken senaryoyu okuduğum da daha da muhteşem olduğunu gördüm. Aydın karakteri kitapta çok dindardır. Bir kızın saç telini bile görmez. Çok yobazdır. Kendine göre doğruları vardır. Ama bambaşka bir Aydın yaratıldı. Ayşe Kulin’in dili Türk halkına çok yakın. Belki de imza günlerinin dolup taşmasının nedeni bu. Çünkü ailemizin yazarı. Geniş Zamanlar her oyuncu için kaçırılmayacak bir fırsattı.

”Yazar olarak telif hakları verdim. Her şeye karışırım” diyor musunuz?
Kulin:
Asla. Köprü kitabımda Recep Yazıcıoğlu’nun hikayesini anlattığım için dizi olacağı zaman endişe duydum. Film şirketini aileyle tanıştırdım. Şirket bana ve aileye karşı çok hassas ve saygılı davrandı. Şimdi herkes mutlu. Önemli olan anlaşabilmek.

Her şeyi denemek istiyorum
Fiziğinize baktığımızda çok sempatik bir yüzünüz var. Hep iyi kız rollerinde oynuyorsunuz. Riske girmeyecek misiniz?
Özberk:
Oyunculuğumun sınırlarını zorlamak istiyorum ama bir gerçek var. 3 senedir insanların evlerine ailelerinin kızı olarak giriyorum. Bu nedenle dizilerde asla kocasını aldatan, katil, piskopat kadın rollerini bana vermeyecekler. Ama ben oyunculuk serüvenimde her şeyi denemek istiyorum. Dizilerde olmazsa tiyatro ve sinemada yapacağım.

Ne oynamayı istiyorsunuz?
Özberk:
En çok bir sokak kadınını canlandırmak istiyorum. Karakterime yakışmaz ama kendimi aşmak için denemeliyim.
Kulin: Eğer Füreya kitabım dizi olursa Ayla Berger’i kesinlikle yine Özge’nin oynamasını isterim. Gerçekten çok yetenekli.




AYŞE KULİN
Kurtlar Vadisi’ndeki Çakır’ı çok sevmiştim


Dizi için Tarık diye bir belediye başkanı karakteri yarattım. Babamdan olsa gerek sivri başkanlara hep sempati duymuşumdur. Bu başkanın da sivri olmasını istedim. O nedenle Mahinur’la belediyeleri gezip başkanların sorunlarını dinledik. Çevre meselelerine çok ağırlık verdik. Tarık yani Oktay Kaynarca dizinin ilerleyen bölümlerinde arazi mafyası ve eğitimsizlikle mücadele edecek. Çünkü insanlar dizilerden etkileniyor. Mesela diziyi izleyip çete elemanı gibi davranıyorlar. Biz de iyi şeylere özendireceğiz. Kurtlar Vadisi dizisini ben de izledim. Ama Çakır öldükten sonra bakmadım. Çünkü ben Çakır’ı sevmiştim.


ÖZGE ÖZBERK
Dram oynadım ama hayatta ağlak değilim


3 yıldır dönem dizilerinde oynuyorum. Bu dizi de günümüzü oynuyorum. Benim için avantajlı bir durum oldu. Çünkü gözlem yapabildim. Bugüne kadar iyi işlerde yer almamın nedeni şans değil. Bana verilen şansları iyi değerlendirdim. 17 yaşından beri oyunculuk yapıyorum. 6 sene Bizimkiler disinde oynadım. Yapmam gereken hataları orada yaptım. Şimdi yaş ortalaması küçük olan bir izleyici kitlem var. Ben hangi diziye gitsem onlarda geliyor. www.ozgeozberk.net sitesini kurdular. Orada benimle ilgili konuşuyorlar. Adıma fan sitesi kurdular. Bu çok keyif verici bir şey. Hep drama oynadım ama gerçek hayatta ağlak değilimdir. Tam tersi çok pozitif ve neşeli biriyim. Ama ağlamam gerekiyorsa kayıt dedikleri anda ağlamaya başlayabilirim.”




Haberin Devamı