Gazete Vatan Logo

Kimse komedi yapabileceğimize inanmıyordu

Yakışıklı ama komik adam klişesini hayatımıza sokmuş adamlardan Ahmet Kural. Yıldızının parlamasını sağlayan Star TV’deki İşler Güçler dizisi 4 Haziran’da özel bir bölümle ekranlara veda ediyor. Hayranlar bu bölümü gözyaşları içinde izleyecekler ama gülmekten. Final öncesi Kural’ın komedi ile imtihanının nasıl geçtiğini konuştuk...

Dizinin bu kadar erken biteceği planlı mıydı?

39 bölümlüktü hikaye ve sonrasını yapmayacaktık. Sonu belliydi ama iki bölümde bonus gibi oldu. Tepkiler oluyor ama belli bir kesim de bitirme planını devrim niteliğinde görüyor. İyi giden bir diziyi bitirmek çok zor. Daha çok hikayemiz var, daha iyilerini yapmak için erken bitirdik.

Son bölümü çekerken ne hissettiniz?

Çocuğumuz gibiydi üzülmez miyiz! Oradan ekmek yiyen çok insan oldu, başta Murat (Cemcir) ve ben. Herkese yeni kapılar açtı.

Hemen yeni filme başladınız. O nasıl olacak peki?

Filmin adı “Düğün Dernek”. Sivas’ta geçiyor hikaye. Bir düğün hikayesi, yerel bir hikaye, oranın yerlisini canlandırıyoruz. Yurt dışından gelen bir kızın, orada oturan abimizin oğluyla evlenmesi anlatılıyor. Bir telaş olacak. Bu sefer farklı karakterler ve farklı hikayeler ile karşınıza çıkacağız. Temmuz’da çekmeye başlanacak. Çalgı Çengi 2’nin de çekimlerine sonbaharda başlayacağız.

‘Bu iş bizim kırılma noktamız oldu’


Dizinin seyirciye ya da piyasaya en büyük katkısı ne oldu? Seyirci kendi ile dalga geçebilen oyuncuları mı tanıdı?

Konumuz sektörel bir eleştiriydi. Bizi izleyen meslektaşlarımız ve sette çalışan arkadaşlarımız her şeyin gerçek olduğunu anlayabiliyorlardı. Onların diline bir tercüman olduk. Tuttu. Kırılma noktamız oldu. Kendi ismimizle oynadık bir kere. Kurgusu ve çekimi ile de farklı bir tarz yarattık.

İleride dizinin başınıza bela olacağını düşünüyor musunuz?

Öyle bir şey olmaması için erken bitirdik. Tamamen farklı işler

yapmaya çalışıyoruz.

Bu dizi hayatınızı nasıl değiştirdi?

Neyse o devam ediyor. Ne yaşıyorsam hâlâ aynı şeyleri yapıyorum. Değişmedi aslında... Bu dizi

sadece komedi yanımı ispatlamamı sağladı. Ama daha çok göstermek istediğim şey var. Bundan sonra yapacağım işlerde olay farklı bir noktaya gelebilir.

Gazi’de ünlenince bocaladım prova gibiydi


Ünlenmenin yarattığı bir bocalama yaşadınız mı?

Ben onu bir tek Gazi dizisinde yaşadım. Ondan sonra geçti. Allah’tan öyle bir durum olmuştu. Gazi’den sonra İşler Güçler olunca dengeyi tekrar yakaladım. Gazi’de bocalama hissinin provasını yapmıştım. Orada da tanınıyordum ama o zaman daha çocuktum. İnsanların bir anda beni tanıması tuhaf gelmişti. Bir dizi ile bir anda tanınabiliyormuşsun, onu görmüş oldum. Onu atlattım ama. İlgi güzel bir şey...

Daha mı dik yürümeye başladınız, neydi o belirgin özellik?

Biraz hayatıma dikkat ediyordum. Gazi önemli bir sıfat. Dışarıda şehit ve gazi anneleri sarılıp ağlıyordu bana.

Herkesin gözü üzerinizde. Bu yüzden eve kapanma gibi durumlar oluyor mu?

İstemiyorum sokağa çıkmak artık. Bazen magazin yüzünden... Dışarı çıkıp arkadaşlarımızın yanına oturunca onlara da saygısızlık oluyor.
Kanyon’a gidiyor musunuz hâlâ?
Hayır. (gülüyor)


‘Zeki Demirkubuz’un filminde oynamayı arzuluyorum’



Komedi tuttu, dram artık uzaktır sizden... Sanat filminde yer alma arzusu var mı her oyuncu gibi?

Dram türü de kesinlikle olacak. Sanat filmi arzum yok ama Zeki Demirkubuz’un filminde oynamayı çok arzuluyorum. Kader ve Masumiyet filmlerini çok severim. Doğal hikayeler ve doğal oyunculukları çok beğeniyorum.

Sokak sizi besliyor o zaman.

O sokaktan gelmekle bağlantılı bir durum mu?

Herhalde öyle... Her yerde dolaştım... 11 yılda 12 okul değiştirdim.

İşin tutması oyuncuyu daha mı özgürleştiriyor?

Senaryo seçmeye başladım. Şimdi istediğimiz oyuncu ile oynayabilme, konuşup ikna edebilme gibi bir durum söz konusu. O zamanlar bilmediğiniz bir işin içine giriyorsunuz. Senaryoyu beğeniyorsunuz ama nasıl çekileceğini bilemiyorsunuz. Şimdi daha iyi anlayabiliyorum. Filmin sonunu görebiliyorum. Seçme hakkımın daha çok olduğunu düşünüyorum. Gelen proje sayısı da daha çok arttı.


“Reklamda oynadık çünkü biz de ekmek yiyoruz”


Oynadığınız reklamdan sonra sizi antipatik bulanlar oldu...

Biz de ekmek yediğimiz için o yüzden oynadık. Bugüne kadar hiçbir şekilde bir reklamda oynamadık. Bak ilk işim bir reklamda fgr (figüran) olarak görülmekti. Reklamda oynamak ya da oynamamak kimilerine göre farklı yorumlanabilir. Ama yaparsak da tek bir marka ile kampanya yaparız diye düşünüyorduk. Allah nasip etti, biz de kabul ettik.

Herkesin beklentisi komik adamı devam ettirmek mi?

Kimse inanmıyordu Murat ile komedi yapacağımıza... Yaptık, oldu.

Sizinle ilgili en çok neyi merak ediyorlar?

Diziyi nasıl çektiğimizi... Özel hayatı da merak ediyorlar ama onları geçiştiriyoruz.

Ne oluyor da bu kadar özel hayat merak konumuz oluyor?

Cılkını çıkardıkları için herhalde. Farklı bir dünyamız da yok ki... Eve gidiyorum, akşam çıkacağım çalışacağım. Ama bak, magazin candır. (gülüyor)

En son hangi filme ağladınız?

50/50 filminde bayağı ağlamıştım.

‘Özcan Deniz gibi yaşlanırsam sorun yok’


Yatırım hiç yaptınız mı?

Oluyor tabii ki ileriye dönük bir şeyler. İlk kazandığım para ile araba almıştım. İlk bölüm parası ile değildi tabii. Araba alabilme gibi bir imkanım olduğunu fark etmek güzeldi. 25 yaşındaki bir erkeğin arabası olması lazım. Öyle ev falan daha düşünmemiştim. Şimdi 31 olduk...

30 yaş sendromu yaşadınız mı?

“Hemen gayri menkule yatırmam lazım parayı” dedim. (gülüyor) Niye hatırlattın yaşlandığımı. 30 olunca göbek daha çıkıyor, beyazlar fazlalaştı. Ama Özcan Deniz gibi olursa sorun değil, karizma yaratır. Öyle saçım olursa varsın olsun.

“Ekrana çıkıyoruz bakıma girelim” durumu var mı?

Her gün maniküre gitmiyoruz ama 10 günde bir saç bakımına girerim. Saçlarımı seviyorum ve özen gösteriyorum. Ekranda oynarken güzelliğe önem veren bir adam değilim.

Bir Bulut Olsam’da oynarken Murat ile yapacaklarımız zaten belliydi. Mümkün olduğu kadar yaratalım, çirkin çıkalım...

“Beni Murat Cemcir’den daha çok seviyorlar”


Hem yakışıklı hem de komik adam görmeyi seviyor muyuz?
Tabii canım seviyor insanlar. Mesela Murat Cemcir’den beni daha çok seviyorlar. Murat’ı görmek istemiyorlar. (gülüyor) Şaka bir yana ekranda güzel yüz görmek istiyorlar maalesef.

Öyle oyunculuklar var ki ekranda izlediğimiz, onun varlığı alıp götürüyor.

Setin içinde kavgalar olduğunu ve parada anlaşamadığınız yazıldı. Bu neden kaynaklı?

Öyle bir şey hiçbir şekilde yok ve öyle bir haberin neden olduğunu bilmiyoruz. Meyve veren ağaç taşlanır herhalde. Hangi arkadaş bu haberi yazdıysa bilerek ve kasti yapmıştır. Sette kavga etme durumumuz olamaz, yönetmenimiz Selçuk diziyi bitirir böyle bir halde.

Bundan sonra da yapışık üçlü olarak mı izleyeceğiz?

Yok. İkili biraz daha devam edecek, Düğün Dernek’te Sadi (Celil Cengiz) yok. Selçuk’un kendi kararı. Komedi Dans Üçlüsü gibi bir durum yok. Sadi başka bir dizide oynayacak bu sezon.

Murat Bey sizden daha sivri konuşuyor... Ortayı siz mi buluyorsunuz?

Evet. Murat sivri dillidir. Ben çok konuşmayı sevmiyorum. Murat’ın söyleyecek çok şeyi var demek ki tutamıyor kendini. O daha dertlidir, çok düşünür. Bizim beynimiz odur.

Haberin Devamı