İstanbul'a yolu düşen Kör Agop'a illa uğrar
İstanbul, Kumkapı ve meyhane denince akla ilk gelen isimdir Kör Agop... 66 yıldır varlığını koruyan mekan, meyhane kültürünün başladığı yerdir
İstanbul'un en önemli simgelerinden biri de meyhanelerdir kuşkusuz. İstanbul'da gerçek anlamda 'meyhane' kültürünü başlatan yerlerden biri de 66 yıldır varlığını koruyabilmiş olan Kör Agop'tur...
İstanbul'un en kendine özgü köşelerinden biri olan Kumkapı, Bizans döneminde bir balıkçı köyü olarak kurulmuş. Ancak o dönemde Kumkapı'da bugünkü gibi sıra sıra meyhanelere rastlamak pek mümkün değilmiş. Mezeli, balıklı ve bol eğlenceli içki sofraları dost meclislerinde yaşanırmış. Bu dost meclislerinin en sadık üyelerinden biri de, semt ahalisi tarafından tek gözü kör olduğu için Kör Agop olarak bilinen balıkçı Agop İnciyan'mış.
Balığa, mezeye, rakıya ve muhabbete düşkünlüğü ile bilinen Kör Agop, zamanla Kumkapı Sahili üzerindeki bir barakaya koyduğu üç dört masa ve bir ızgara ile kendi küçük meyhanesini oluşturmuş. 'Cansız Balık' ismini verdiği bu küçücük meyhanede misafirlere eşi Marta'nın yaptığı mezeler, balık, rakı ve Kör Agop'un içkiyi fazla kaçıran müşterilerini ayıltmak için kendi icadı olan terbiyeli balık çorbası sunulmaya başlandığında tarih 1938'miş. Semtte tam 16 yer değiştirmiş. 1982'de şimdiki dükkanın aradığı yer olduğuna karar vererek, mekânını buraya taşımış. Ancak henüz mekânın tadilat işleri sürerken hayatını kaybetmiş Kör Agop.
Kuşaktan kuşağa...
Agop İnciyan'dan sonra bayrağı oğlu Hayko İnciyan devralır... Kumkapı, sakinleri, esnafı, mekânları değişir ancak Kör Agop değişmez. 1938'de yola çıktığı meyhane anlayışını hiç değiştirmeden, Kumkapı'nın bu değişen yüzündeki yerini alır. 1994'te ise Hayko İnciyan hayatını kaybeder ve bu sefer bayrağı oğlu, İnciyan ailesinin 3'üncü kuşak temsilcisi Daniel İnciyan devralır. Kör Agop bugün hala Daniel İnciyan'ın yönetiminde 1938'de çıktığı yola Kör Agop geleneğini hiç bozmadan devam ediyor.
Mekanın müşterileri genellikle on beş günde bir mekânı ziyaret eden kişilerden oluşuyor. Hatta 1970'lerden beri devamlı gelen müşterileri bile var. Bu özellik mekânın turist ziyaretçilerine de yansımış durumda. Bir şekilde yolu İstanbul'a düşen ve Kör Agop'u ziyaret eden yabancılar da bir sonraki İstanbul ziyaretlerinde mutlaka tekrar uğruyorlar mekâna. Daniel İnciyan ise bu durumu 'İstanbul'a yolu düşen mutlaka Kör Agop'a da uğrar' şeklinde açıklıyor.
Klasiği balık çorbası
Kör Agop'da hala bir zamanlar Marta İnciyan tarafından hazırlanan Ermeni mezelerinin yoğun olduğu bir mönü söz konusu olduğunu belirtelim. Mezelerde yine Marta hanımın reçetelerine sadık kalınıyor. Müdavimler arasında en sevilenleri ise, topik, çiroz, lakerda, yine Ermeni usulü olarak hazırlanan tüm zeytinyağlılar ve sıcak bir şekilde servis edilen fasulye pilaki. Ayrıca mekânda ıstakoz, karides, böcek, pavurya, jumbo karides, kırlangıç, levrek, mercan, kalkan, dil balığı, pisi balığı, çipura ve kılıç şiş gibi birçok balık türü de mezelerden sonra rakınızın yanında size eşlik ediyor. Gecenin sonun ise misafirlere bir Kör Agop klasiği olan terbiyeli balık çorbası ikram ediliyor. Kör Agop haftanın yedi günü 11.00 ile 02.00 arasında açık. Hafta sonları fasıl da var.
Ördekli Bakkal Sokak No: 7 Kumkapı,
Tel: (0212) 517 23 34