İstanbul’u bu rotalardan keşfe çıkın!

Medeniyetlerin beşiği, dünya kenti İstanbul hem yıllardır bu şehirde yaşayanların hem de ilk kez gelenlerin ilgisini cezbedecek nice sırlara ev sahipliği yapıyor. Trafik keşmekeşi ve iş stresi yüzünden İstanbul’un güzelliklerini keşfetmeye vakit bulamayanlar için cazip rotalar şart. İBB Kültür A.Ş. tarafından yayınlanan Gültekin Çizgen’in “İstanbul’un 100 rotası” kitabı, “Kenti adım adım nasıl gezmeliyiz?” sorularına cevap veriyor.

Üç günlük rota

Avrupa yakasında Eminönü İskelesi’nden başlayarak, Dolmabahçe, Beşiktaş, Ortaköy, Kuruçeşme, Arnavutköy, Bebek, Rumeli Hisarı, Baltalimanı, Emirgan, İstinye, Yeniköy, Tarabya, Kireçburnu, Büyükdere, Sarıyer, Rumeli Kavağı’nı, Anadolu yakasında, Anadolu Kavağı, Beykoz, Paşabahçe, Çubuklu, Anadolu Hisarı, Kandilli, Vaniköy, Çengelköy, Beylerbeyi, Kuzguncuk, Üsküdar, Kız Kulesi’ni kapsıyor.

İstanbul bir deniz kenti, bu yüzden ilk yapılması gereken şey, Boğaziçi’ni bir vapur turuyla keşfetmek... Her gün 10:30’da Eminönü iskelesinden hareket eden şehir hatları vapuruyla 31 km.’lik Boğaziçi’ni bir uçtan bir uca görebilirsiniz. Üç günlük rotada Dolmabahçe Sarayı’nı ve Çırağan Sarayı, Yıldız Sarayı, Yıldız Korusu, Valide Sultan Çeşmesi gibi harikulade yerleri barındıran Beşiktaş’ı gezmeyi ihmal etmeyin. Bunun dışında Ortaköy’e uzanıp kentin simgesi Ortaköy Camii’nden muhteşem Boğaz manzarasının keyfine varın. Arnavutköy, doğal güzelliğinin yanı sıra ünlü restoranlarıyla da gezilmesi gereken yerlerden... Boğaziçi rotasının en önemli yerleşimlerinden biri olan Bebek semti ise, yalıları ve koruları ile ünlü. Rumelikavağı’ndan karşıya geçtiğimizde Boğaz rotasının ilk durağı olan Anadolukavağı, balıkçı köyü ve restoranlarıyla haftasonları günübirlik ziyaret edilen önemli mesire yerlerinden biri.

Bir günlük rota

Sultanahmet Meydanı, tarihsel ismiyle At Meydanı (Hipodrom) İstanbul rotasının başlangıç yerini oluşturuyor.
At Meydanı’ndan başlayan cadde, Batı Roma İmparatorluğu’nun başkenti Roma’ya uzanan yolun başlangıcıydı. Sultanahmet Meydanı, barındırdığı Topkapı Sarayı, Ayasofya Müzesi, Sultanahmet Camii, Mozaik Müzesi, Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Yerebatan Sarnıcı, Hipodrom ile İstanbul’un en çok ziyaret edilen turistik mekânlarının başında geliyor. Türkiye’nin 6 minareli tek camiisi olan Sultanahmet Camii “Mavi Camii” adıyla turistlerin hâlâ en çok ilgi gösterdiği camii konumunda. Bizans Dönemi’nden günümüze ulaşan en önemli yapı olan Ayasofya Müzesi ise İstanbul’un dünyadaki simgelerinden biri... Topkapı Sarayı, İstanbul’a çok kısa süre gelenler için bile ziyaret etme önceliği olan bir müze saray.

Haliç rotası

Galata Köprüsü’nden başlayan Haliç rotasında ise Atatürk Köprüsü, Cibali, Bulgar Kilisesi, Fener Rum Patrikhanesi, Kantemir’in Evi, Fener, Balat, Anemas Zindanları, Eyüp, Piyer Loti, Kağıthane, Silahtar-Santralistanbul, Hasköy-Rahmi Koç Müzesi, Kasımpaşa yer alıyor.

Haliç rotasının önemli duraklarından biri Rum Patrikhanesi’nin de bulunduğu Fener, Bizans döneminden beri Rum vatandaşların yoğun bulunduğu bir semt... Fener Rum Erkek Lisesi mimarisiyle görülmesi gereken yapılardan biri. Eyüp’teki Piyer Loti Tepesi ve çay bahçesi ise adını 1876 yılında İstanbul’a gelen Fransız yazar Julien Viaud’dan almış.

Uzak rota

İstanbul’un merkezine biraz uzakta yer alan Adalar ise gezmeyi sevenlere ayrı bir alternatif olarak yer alıyor. Kınalıada, Heybeliada, Büyükada ve Burgazada’nın yanı sıra ‘’Uzak İstanbul’’ olarak adlandırılan Polenezköy, Şile, Ağva, Küçükçekmece, Büyükçekmece Belgrad Ormanı ve Bentler dört mevsim ziyaretçilerin yolunu gözlüyor.

Haftalık rota

Avrupa yakasında, Beyoğlu Bölgesi ile Suriçi Bölgesi’nde Galata Kulesi, İstiklal Caddesi, Pera Müzesi, Galata Mevlevihanesi, İstanbul Modern, Deniz Müzesi, Sabancı Müzesi’ni içeriyor.

Rotanın başlangıç noktası 1387 yılında Cenevizliler tarafından yaptırılan savunma kalesi olan Galata Kulesi’nden başlıyor. Kentin simgesi Galata Kulesi gezildikten sonra Galata’dan Tünel’e yürürken sağda yer alan Galata Mevlevihanesi, İstanbul’un en eski Mevlevihanelerinden biri. Tünel’den itibaren ise yürüyerek kültürel ve sosyal açıdan kentin hareketli caddesi olan İstiklal Caddesi görülmeli.

Yedi Tepe rotası

İstanbul’un en ilgi çekici rotalarından bir diğerinde ise kentin yedi tepesi yer alıyor. İstanbul’un yedi tepesini oluşturan Sarayburnu-Sultanahmet, Nuruosmaniye, Beyazıt, Fatih, Sultanselim, Edirnekapı ile Davutpaşa, henüz görmeyenler tarafından keşfedilmeyi bekliyor.

İstanbul’un üçüncü tepesinde bulunan Beyazıt semti en büyük meydanlardan birini barındırması açısından önemli bir semt. Beyazıt’ta görmeden geçmeyeceğiniz yer ise İstanbul Üniversitesi’nin bahçesinde yer alan eski bir yangın kulesi olan Beyazıt Kulesi...