İlk görüşte aşkı yaşadığımda şimşekleri gördüm
Survivor koçum kızım Elaya
Sibel Tüzün... 90’larda ‘Kaçın Kurası’yla tanıdığımız, kazınmış saçları, dövmeleri, sonra aniden anne oluşu, kararlarıyla enteresan bir kadın. Bize müziğini, aşklarını, kızını anlattı. Müziğindeki gibi cesur olma taraftarı, aşkta da şarkılarda da... Survivor Adası’na gitmek için hazırlanıyor. Kızı Elaya’nın koçluğunda biraz diyet, biraz spor yapıyor. Kendine bakınca artık daha net bir kadın gördüğünü söylüyor.
* Son albümünüzdeki ‘Sana Anlatmam Lazım’ ve ‘Maalesef’ kıpır kıpır şarkılar. Bu 90’lara dönüş mü?
Son albümüm aslında 90’lar arkasından 2003’te çıkan ‘Kırmızı’ ve ‘Kırmızı’nın biraz devamı niteliğinde. ‘Saten’ Akdeniz müziği, kıvrak melodilerin, sıcak tınıların olduğu bir yere gitti. Repertuarı seçmeye başladığımda zaten albümün tarzı çıkıyor ortaya. Onu da bir şekilde güncellemiş oluyorum. Tansel Doğanay ile çalıştık. Onun varlığı da biraz o tarza sıcak, dişi bir albüm ‘Saten.’ Eski yaptıklarımdan farkı, daha net bir kadın olması. Lafları evirip çevirmeden söyleyen bir kadın ve biraz daha cesur söylemler var.
* İlk çıkış şarkınız Kaçın Kurası’nda Sezen’in sözleri vardı. “Yavrum baban nereli, seni çıtır çıtır yemeli” diyordu. ‘Ben bunu istiyorum’u açık açık söylemek Akdeniz kadınına özgü müdür sizce?
Sanıyorum öyle, çünkü bu bahsettiğiniz üç şarkı da üç kadın tarafından yazıldı. Kaçın Kurası’nı Sezen, Maalesef’i Zeynep Talu, Sana Anlatmam Lazım’ı da Zeyno yazdı. Müziklerini ben yaptım. Akdeniz kadını, daha güçlü, daha net...
Çok gençken çok da net laflar söyleyemiyorsun. Gerçi şimdi kendi kızım itibariyle görüyorum, onlar bize göre daha netler. Söylemek istedikleri şeyleri söylüyorlar. Yeni gelen neslin en güzel özelliği.
Evlilik kararı aldığımda bütün arkadaşlarım şaşırmıştı
* Hayatınızın en anlamlı tesadüfü ne?
Elaya’nın babasıyla tanışmak herhalde... Tamamen tesadüf, ben bir kapıdan çıkıyordum, o da bir arabanın yanında duruyordu. Evet, demek ki Elaya’nın olmasıymış bunun anlamı. Karşılaştık, tanıştık ve hayat bir şekilde oraya aktı. Ben evcilik oynarken ancak bebek bakardım. Ondan sonra hiç hayat planlamamda bir çocuğum olsun gibi bir düşüncem yoktu açıkçası. Böyle bir karar aldığımda bütün arkadaşlarım da çok şaşırdılar. Meğerse benim eksik kısmım oymuş... O çocuğun varlığıymış. Elaya ile birlikte onu keşfettim.
* Aşk ilk görüşte hissedilir mi, yoksa zamanla mı anlaşılır?
İkisi de oluyor. İlk görüşte olanı ben yaşadım ve bayağı şimşekleri gördüm. Şimşek gibi ışık hareleri gördüm. Ama zaman içinde olan biteni de yaşadım. Bu senin hazır olmanla, belki de tesadüfle alakalı. Elaya’nın babasında kalmıştım. Neonla aydınlatılıyormuş gibi hissediyorsun. Ben arabayı çarptım onunla tanıştığım gün. Sırıtmaktan ağzım kapanmıyordu...
Kızım ‘annem kazanacak’ diyor
* Elaya, Survivor’a katılmanıza ne tepki verdi?
İlk başta ayrı kalmak istemedi ve “Anne şaka yapıyorsun herhalde” dedi. Sonra olayın içeriğini öğrenince o da gaza geldi. Şimdi “Annem kazanacak” havalarında geziyor. Önce bir uğur kolyesi verdi bana. Sonra arkadaşlarıyla yeni bir kolye yapmaya karar vermişler. Ben orada aç kalırsam yiyebileyim diye “makarna kolye” yapacaklarmış. Kızım evde bana koçluk yapıyor, “Anne haydi spor yap, bir tane daha mekik çekebilirsin haydi anne” diye... Gittiğimiz her yerde, “Annem diyet yapıyor, çünkü Survivor’a gidecek” diye anlatıyor. Babasıyla birlikte kalacak, bu da onu mutlu ediyor. Muhakkak birbirimizi özleyeceğiz ama insanın özleyeceği birisinin olması güzel, bundan mutlu olmalıyız.
Aşk kırmızı bir şey... Benim için değil sadece, genel kanı itibariyle... Aşk, çekicidir, kontrol edilemez bir şeydir ve güzeldir. 96’dan beri şarkı yazarken aşkın çeşitli tanımları üzerinde çalıştım. Aşk bize varoluşumuzu hissettiren şeylerden biri. Bence çözmeye uğraşmak yerine, yaşamak lazım. Çok net bir şey var ki, aşk herkese iyi gelir.