Hilti binaların röntgenini çekiyor
Binaların röntgenini çeken Hilti, yapı elemanlarını güvenle sabitliyor ve yangına karşı önlem sunuyor
04.03.2015 - 11:38 |
Yüzölçümünün yüzde 92’si deprem kuşağında yer alan ülkemizde, binaların depreme karşı güvenli olması hayati önem taşıyor. Ancak bilinenin aksine bu güvenlik sadece binanın depremde yıkılmaması anlamına gelmiyor.
Hayati risklerin ve yaralanmaların önlenmesi için binanın sağlamlığı kadar elektrik tesisatı, asansör, dış cephe gibi yapı elemanlarını sabitleyen dübellerin ve taşıyıcı sistemlerin sağlamlığı da önemli. Doğalgaz ve elektrik kaçağı gibi nedenlerle gerçekleşebilecek yangınlara karşı ise pasif yangın durdurucu ürünler kullanılması gerekiyor. Bu önlemler alınmadığı takdirde, deprem sırasında bina içinde gerçekleşen bir kaza domino taşı etkisiyle pek çok kazayı beraberinde getiriyor. İnovasyonu ve ileri teknolojisi ile inşaat sektörüne yön veren Hilti, yapı elemanlarının birbirine bağlanması, dış cephe, asansör ve tesisatların sabitlenmesi gibi binanın pek çok alanında kullanılan C2 Belgeli dübelleri ve 4 saate kadar alev, duman ve zehirli gazların yayılmasını, ısının yükselmesini engelleyen pasif yangın durdurucu ürünleri ile güvenli yapılara imkan tanıyor. Binaların deprem dayanımını röntgen çeker gibi pratik bir şekilde ölçebilen Hilti Donatı Tarama Sistemi ise yapıların geleneksel yönteme göre 15 kat daha hızlı ve tahribatsız taranmasını sağlıyor. Şu an kentsel dönüşüm kapsamında Türkiye’deki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri’nde kullanılan Hilti Donatı Tarama Sistemi, tüm illerde binaları analiz ediyor.
1. derece deprem bölgesi olan Türkiye’de C2 sismik onaylı dübel kullanmak çok önemli
1-7 Mart Deprem Haftası kapsamında açıklamalarda bulunan Hilti Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Mehmetçik Kalay, Türkiye’nin neredeyse tamamının 1. derece deprem bölgesinde yer aldığını ve bu nedenle C2 sismik onayına sahip dübel kullanmanın çok önemli olduğunu belirtti. Mehmetçik Kalay, EOTA (Avrupa Teknik Onay Organizasyonu) tarafından ETA (Avrupa Teknik Değerlendirmesi) Belgesi altında verilen C2 sismik onayının Türkiye’nin de içinde bulunduğu en zorlu deprem kuşağı göz önüne alınarak verilen sismik onay olduğuna dikkat çekti. Dübellerin yapısal beton-beton ve çelik-beton birleşimleri, mekanik ve elektrik tesisatı sabitlenmesi, asansör ya da dış cephe sabitlenmesi gibi yapıların pek çok alanında kullanıldığını ifade eden Mehmetçik Kalay, deprem anında dübellerde oluşabilecek aksaklıkların asansör düşmesi, cephe uçması gibi tehlikeli kazalara neden olabileceğini vurguladı.
Depremde doğalgaz ve elektrik tesisatındaki kaçaklar yangına neden olabilir
Deprem sırasında bina içinde gerçekleşen bir kazanın pek çok kazayı beraberinde getirebileceğini hatırlatan Mehmetçik Kalay, “Deprem anında doğalgaz ve elektrik tesisatında yaşanabilecek bir kaçak binada yangın çıkmasına neden olabilir. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) verilerine göre, yangınların yüzde 65’i elektrik ve mekanik tesisatlardan kaynaklanıyor. Yangınlarda ölümlerin yaklaşık yüzde 70’i duman zehirlenmelerinden, yüzde 60’ı ise yangının çıktığı mahalde değil başka bir mahalde gerçekleşiyor. Bu domino taşı etkisine “dur” demek için yapılacak tek şey ise kalitesinden emin olunan doğru ürünlerle önlem almak. Yangın esnasında 4 saate kadar alev, duman ve zehirli gazların yayılmasını ve ısının yükselmesini engelleyen Hilti Pasif Yangın Durdurucu ürünler yangını bir bölgeye hapsediyor.“ şeklinde konuştu.
Hilti Donatı Tarama Sistemi tüm illerde binaların deprem dayanımını analiz ediyor
Deprem ve kentsel dönüşümün Türkiye için hayati konular olduğunun altını çizen Mehmetçik Kalay, “Kentsel dönüşümün ilk adımı yapının risk tespiti ile başlıyor. Tespit sürecinde ise en önemli konulardan biri kullanılacak yöntem… Dünya genelinde inşaat sektörüne yönelik inovatif ürünleri ile dikkat çeken Hilti, geliştirdiği Donatı Tarama Sistemi ile betonarme üzerinde kırım yapmadan adeta binanın röntgenini çekiyor. Bu sayede zaten güçsüz durumda olan bir yapıda tahribatsız muayene yapılabiliyor. Hilti Donatı Tarama Sistemi, şu an Türkiye’deki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri’nde kullanılarak tüm illerde binaları analiz ediyor. Ayrıca birçok ildeki özel akredite laboratuarlarında da kullanılıyor. Donatı çapı ve derinlik belirlenmesi ile donatıların yerleşimlerinin tespit edilmesinde kullanılan Hilti Donatı Tarama Sistemi, Türkçe yazılım ile raporlama yapabiliyor.” açıklamasında bulundu.
Hilti Donatı Tarama Sistemi geleneksel yönteme göre 15 kat daha hızlı
Bu sistem ile kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlı ve güvenli ilerlemesine katkı sağladıklarını belirten Mehmetçik Kalay, “Geleneksel yöntem ile kolon, kiriş, döşeme gibi bir betonarme elemanın içerisindeki donatıların tespit edilmesi için donatılar görülünceye kadar beton kırılarak dökülür ve sonrasında kırılan beton sıvanarak kapatılır ve boyanır. Her katta minimum 3 kolon için yapılması gereken bu işlem ortalama 30 dakika sürerken, aynı işlemi tarama cihazı ile yapmak yaklaşık 2 dakikayı geçmiyor. Yani sonuca yaklaşık 15 kat daha hızlı ulaşabiliyorsunuz. Kırma işlemi masraflı, yavaş ve kirlilik yaratan bir yöntem. Hilti Donatı Tarama Sistemi ise çok hızlı ve pratik bir şekilde herhangi bir kırım işlemine gerek kalmadan, sadece kolonun üzerinde makineyi gezdirerek kolonun içerisindeki demirin tüm bilgilerini raporluyor.” diye konuştu.
Kentsel dönüşümün zamanla yarış olduğunu vurgulayan Kalay, “Hilti Donatı Tarama Sistemi ile Kadıköy Belediyesi tarafından günde yaklaşık 250 tarama gerçekleştirilebiliyor ve her gün bir bina analiz edilerek raporlama yapılabiliyor. Aynı taramaların geleneksel yöntem ile yapılması durumunda bir binanın analizi aylarca sürebilir. Zaten güçsüz durumda olabilecek bir binada, taşıyıcı görev üstlenen betonarme elemanlarına sıyrılma yönteminin uygulanması da hasar oluşumuna neden olabilir. Bu tarama cihazı ile oluşabilecek hasarlar da engellenir.” diyerek sözlerini tamamladı.
Haberin Devamı