Hayal gücümü filmler besliyor
Arka Sokaklar dizisinin beğenilen oyuncularından İpek Yaylacıoğlu’nun 10 parmağında 10 marifet var
25 yaşındaki oyuncu, dizilere reklam sektöründen transfer olmuş. Üniversite eğitimini tamamladıktan sonra da Londra’ya gidip birbirinden şık aksesuarlar tasarlamayı öğrenmiş. Markası “Wicked” için eğlenceli şapkalar tasarlayan genç oyuncu “Rüya aleminden çıkamıyorum. Tek ilham kaynağım ünlü yönetmen Tim Burton” diyor.
* Üniversitede reklam, grafik, fotoğrafçılık eğitimi aldınız... Ardından da aksesuar tasarımı... Bu kadar meziyet arasında neden oyuncu olmaya karar verdiniz?
Küçük yaşlardan beri reklam oyunculuğu yapıyordum. Okul ağır bastığı için bıraktım. Grafik tasarım ve reklamcılık okurken, yeniden oyunculuk teklifi aldım. Oyunculuk benim seçimimle başlamadı sadece ufak ufak adımlarla buralara kadar geldim. Şu an oyuncuyum diyebilirim.
* Arka Sokaklar dizisinde yer alıyorsunuz. Diziye sonradan dahil olmanın artıları neler?
Aksiyon bölümlerinde yer almıyorum. Daha çok komedi ve dramatik bölümündeyim. Diziyi izlediğim için beni zorlayan bir yanı olmadı.
* Nasıl bir kadını canlandırıyorsunuz?
Pınar, çok fazla inişleri, çıkışları olan bir karakter. Her duruma çok ani tepkiler veriyor. Pınar’ı sevimli, asabi, kızgın ve kıskanç olarak tarif edebilirim.
* Karakterinizi bundan sonra neler bekliyor?
Senaryo bize çekimden 3-4 gün önce geliyor. Herkes hamile olup olmayacağımı merak ediyor. Seyirciler bizden bir bebek bekliyor. Ama rolün gidişatıyla ilgili ben de bir şey bilmiyorum.
* Çalışmak istediğiniz yönetmenler var mı?
Çağan Irmak benim için çok özel bir yönetmendir. Oyuncuya saygı gösteren ve zekasına hayran kaldığım bir isim. Aydın Bulut ile de Ihlamurlar Altında çalışmıştım, onun da benim için çok özel bir yeri var.
18 Aralık’ta Caddebostan Büyük Kulüp Kermesi’nde İpek Yaylacıoğlu da tasarımlarını satacak. Genç oyuncunun şapkalarını, Deniz Berdan gibi ünlü isimler de tercih ediyor. Fiyatları ise 50 ile 300 lira arasında...
Kendi tasarımlarım dışında aksesuar kullanmıyorum
* Aksesuarlar da tasarlıyorsunuz. İlham kaynağınız neler?
Londra’da şapka tasarımı eğitimi aldım. Genel anlamda da her konuda algılarım açık. Her şeyden etkilenebilirim. Film izlemeyi çok seviyorum, animasyonlardan ve izlediklerimden etkileniyorum. İlham aldığım tek isim ise Tim Burton. Ünlü yönetmenin internet sitesi, filmleri ve müzikleri de tasarımlarıma yön veriyor.
* Şapkalarınızı, aksesurlarınızı nerelerde satıyorsunuz?
Satışını internet üzerinden gerçekleştiriyorum (wickedbyipek.blogspot.com). Satın aldıkları aksesuarlar başka bir sitede yok ve kişiye özel. En büyük hayalim tasarımlarımı satabileceğim bir dükkan açabilmek. Şu an şapka, saç aksesuarı, broş, takı, ayakkabı ve kolyeler yapıyorum. Bazen kendi giydiğim kıyafetleri de farklılaştırıyorum. Çok fazla araştırma yapıyorum. Aksesuar modası için yurt dışını takip ediyorum.
* Genellikle hangi tasarımlarınızı kullanmayı seviyorsunuz?
Şapkalarımı ve takılarımı çok fazla kullandığımı söyleyebilirim. Dışarıda satılanları almıyorum. Frankenstein gibi kült karakterleri de broşlarıma taşıyorum.
* Kendi fotoğraflarınızı da çekiyorsunuz...
Kendi fotoğraflarımı çektiğim zaman saç, makyaj ve kıyafetlerin hepsi bana ait oluyor. Portre çekerken aksesuar kullanma ihtiyacı duyduğum için de markam “Wicked” doğdu.
* Fotoğraflarınızda nelere dikkat ediyorsunuz?
Dikkat ettiğim tek şey duyguları çok güçlü verebilmek. Animasyon gibi renkli ve dikkat çekmesini istiyorum. Genellikle pop-art akımından etkileniyorum.
Kişiye özel çalışmalar da yapıyorum
* Nasıl müzikler dinlersiniz?
Tasarım yaparken caz dinliyorum. Nil Karaibrahimgil hayranıyım. Hem kıyafet hem müzik olarak onun zekasına bayılıyorum. Yabancı olarak Depeche Mode vazgeçemediğim gruplardan. Genellikle masalsı tınıları çok seviyorum. Rüya aleminden çıkamıyorum.
* Hayranlarınız sizinle nerede karşılaşabilir?
Mojo’da da görebilir, Reina’da da... Mekan olarak çok fazla takıntılarım yok. Ama Taksim’de kendimi rahat hissediyorum.
* Gece dışarı çıkarken giymek için özel kıyafetler tasarlıyor musunuz?
Evet çılgın tasarımlar yapıyorum. En son kareli, kırmızı ve smokin tarzı bir ceket, beyaz atlet ve deri görünümlü pantolon giymiştim. Kıyafetimi mutlaka tasarladığım şapkalarla tamamlıyorum. Çok abartılı kıyafetler giydiğimde aksesuar kullanmıyorum. İleride kıyafet ve kostüm tasarlamayı da düşünüyorum. Kişilere özel tasarım da hazırlıyorum, bana ne istediklerini söylüyorlar ben de yapıyorum.
Makyajda renkleri karıştırmayı seviyorum
* Makyaj yaparken hangi renkleri kullanmayı seversiniz?
Tercihim doğal tonlardan yana. Ama gözlerimi vurgulamayı seviyorum. Günlük hayatta abartıdan uzak makyaj uyguluyorum.
* Makyajınız ne zaman iddialı olur?
Gece dışarı çıkarken yaptığım makyaj iddialıdır. Genellikle fosforlu likit farlar kullanıyorum. Hatta eğlence olsun diye suluboyayla bile kendime makyaj yaptım. Malzemeleri ve renkleri karıştırmayı seviyorum. Mesela fotoğraf çekimlerinde çoğu zaman takma kirpik kullanıyorum.
* Makyaj çantanızın vazgeçilmez malzemeleri hangileri?
Rimel, eyeliner, ruj ve allık. Şeker kutuları gibi olan makyaj eşyalarını çok beğenerek alıyorum.
* Makyajda uyguladığınız püf noktalar neler?
Göz pınarlarına beyaz far sürünce çok hoş duruyor. Bunlara dikkat ediyorum. Yanaklarda pembe ve şeftali tonları çok hoş duruyor.
* İlk aldığınız makyaj eşyası neydi?
Okulda makyaj yapabilmek için şeffaf rimel satın almıştım. Küçükken makyaj yapmaya çok daha meraklıydım. Çocukken pudrayı kremle karıştırıp, gözlerime far olarak sürerdim.
* Bakım seanslarına girer misiniz?
Peeling yapmaya dikkat ederim. Vücudumu nemlendirmek için de güzel kokan kremleri kullanmaya çalışıyorum. Çok problemli bir cildim yok. O yüzden kendimle çok fazla uğraşmıyorum. Ama temel bakım olan manikür, pedikür için kuaförüme gitmeye dikkat ederim.
* Ojede renk tercihiniz nedir?
Beyaz ojeler vazgeçilmezlerim arasında. İki haftada bir kesinlikle manikür yaptırıyorum.
* İnternette sizin için oluşturulan forumlarda şiirler yazılıyor. Bu durum sizi rahatsız ediyor mu?
Karşı cins yerine hemcinslerim bana daha çok ilgi gösteriyor. Ablaları ya da küçük gösterdiğim için yaşıtları sandıkları için çok fazla ilgileniyorlar. İstanbul dışından, Doğu’dan mailler geliyor. Telefonlarımı bulup benimle arkadaş olmak için arıyorlar.