Gerçek bir arayış hikayesi

Yönetmenliğini Garth Davis’in üstlendiği filmin başrollerinde Dev Patel, Nicole Kidman, Rooney Mara yer alıyor. Filmin ilk yarısı, 5 yaşındaki Saroo’nun (Sunny Pawar parantezden çok daha fazlasını hak ediyor) kayboluşunu, uzaklara bir yere gidişini, başına gelen türlü aksilikleri ve sonunda Avustralya’da sevgi dolu bir çift tarafından, Nicole Kidman ve David Wenham’ın canlandırdığı Sue-John Brierley çifti, evlatlık edinilmesini ele alıyor. İkinci kısımda ise Saroo’nun yetişkinliğini, son yılların gözde oyuncularından Dev Patel canlandırıyor ve geride bıraktığı gerçek ailesinin izini bulmaya çalışıyor. Sevginin kan bağını aştığını kanıtlarcasına, yeni ailesiyle her şey yolunda giderken araya giren sıkışmışlık hissiyatı bir zaman sonra kendini göstermeye başlıyor. Çocukluğunda yaşadığı hayatın hatıraları onu rahatsız ediyor ve sonunda ilk evine dönme isteği bastırılamaz bir hal alıyor. Saroo, Google Earth’ü kullanarak, bilgisayarında ve yatak odasındaki duvarına yapıştırdığı kağıt sayfalarında, yolculuğunu izlemek için yola çıkıyor.

Lion, müzikleriyle, görüntüleriyle ve oyunculuklarıyla çarpıcı bir film. Nicole Kidman veya Dev Patel Oscar heykelciğini kaldırırsa kimse şaşırmamalı.

Geçmişin gölgesi altındaki hayatlar

Altı dalda Oscar adaylığı bulunan bir diğer yapım “Yaşamın Kıyısında”, büyük bir aile trajedisini kendi halinde, son derece gerçekçi bir şekilde ele alan bir film.

Dışarıdan bakıldığında oldukça “ıssız” ve soğuk görünen Lee (Casey Affleck) tesisatçılık yaparak geçimini sağlar. Bir gün ağabeyi Joe’nun (Kyle Chandler) hayatını kaybettiğini öğrenerek doğup büyüdüğü kasabaya gider ve ağabeyinin oğluna, yani yeğeni Patrick’e (Lucas Hedges) bakmak zorunda kalır...

Kasvetli ve düşük tempolu bir film olan Yaşamın Kıyısında, yaşanan travmaların herkeste farklı bir etki bırakacağını ve hayatın bir şekilde devam ettiğini tüm gerçekliğiyle vurguluyor. Oyunculuların başarısı da filmin çıtasını yükseltiyor.