Gazino krallığını onlar yaşatıyorlar

Fotoğraflar: Barış ACARLI, Emre MOLLAOĞLU


Müzikte ve eğlencede 45’lik şarkıların tercih edilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Neşe Karaböcek: Eski şarkılar çok güzeldi, sözleri ve müzikleriyle kalite içeriyorlardı. Günümüzün kuşağı müzikle eğlencede doğru olanı keşfetti ve onların eğilimini fark eden eğlence işletmecileri de programlarını bu yolda değiştirdi.

Ercan Turgut: Geçmiş daima özlenir. O dönemin duyguları şimdilerde yaşanmıyor. Bu yüzden 45’likler geri dönüşü güzel anlatıyor.

Semiha Yankı: Ne kadar önemli şarkılar söylemişiz. 40 yıl önce söylediğimiz şarkılar unutulmuyor, söyleniyor ve özelliğini koruyorsa bu bizim büyük işler yaptığımızın göstergesidir.

İlham Gencer: Herkes farklı kişilerin hep aynı türde şarkı söylemesinden bıktı. Yenilik arıyorlardı 45’likleri keşfettiler. Zaten bu yenilikler hep eskiye dönüşte olur. Televizyon çıkıp görüntü olduktan sonra müzik ikinci plana düştü. Ama insanlar kaliteli müzik aradığı ve için eskiye dönüyor. Bu yüzden bizim dönemlerimizdeki gazino kültürü gençlerin talebiyle geri dönüyor. Gerçek bir şarkı hiçbir zaman kaybolmaz. Yıllar geçse de müzikseverler için yine bir numara olmayı başarır.

Ömür Göksel: Bütün dünyada bir geriye dönüş söz konusu. Eskiler hep kaybettikleri sevgilileri arkasından yazılmış romantik aşk şarkıları. Acılı savaş dönemlerinde yazılan şarkılar kalplere hitap ediyor. Bu parçalar iyi müzik ve iyi DJ’ler ile tekrar iyi yerlere geldi ve tekrar yakalandı. Zaten bizimde yapmak istediğimiz şey buydu.

Zeliha Sunal: Müzik dijitalleştikten sonra eski sanatçıların yuvarlak makara bantları temizlendikten ve kayıttaki çıtırtılar gittikten sonra eski şarkıları yeni albümmüş gibi piyasaya çıktı. Bu yüzden eski sanatçılar ve şarkıları yeniden gündeme geldi. O dönemin sanatçıları kendi aralarında bir gazino cumhuriyeti veya gazino krallığı oluşturdular ve programlar yapmaya başladılar. Talep olunca da devamı geldi. Eskimeyen dostların bu şekilde hatırlanması piyasaya farklı bir renk ve canlılık getirdi.

Hakan Eren: Nerede eğlenmeye programa giderseniz gidin repertuara bakınca hep 60’lar 70’ler 80’ler ve 90’lardan oluşuyor. Gençler bu şarkıları tercih eder olunca, sanatçılar da tercih eder oldu. Çünkü bunları söyledikleri zaman tüm salon kendilerine eşlik ediyor. Bu yıllardır 45’likleri ayaklandırmak için yaptığımız çalışmaların sonuçlarıdır. Eski şarkıların değerini geri verdik. Selami Şahin: Her konuda olduğu gibi müzik sektöründe de geçmişe yönelik bir özlem duyuluyor. Eskiden gazinolar daha fazlaydı Maksim, Taksim, Çakıl, Gar, Lunapark Gazinosu gibi alternatiflerin çok olduğu bir dönemdi. Zamanla eğlence hayatı değiştiği için fazla gazino kültürü pek kalmamıştı ama son dönemde rağbet görmesi beni çok mutlu ediyor, eski yıllara götürüyor.

Müzikte yaptıklarımızla zirveye çıktık sonrasında zirve kesinlikle aşılamadı

Sizce eskiler neden eskimedi?

N.Karaböcek: 1970’lerde, o muhteşem 10 altın yılda müzikte yaptıklarımızla zirveye çıkılmıştı. Türk müzikseverinin zevkinin tamamına seslenmiştik. Sonrasında ne yapılırsa yapılsın zirve aşılamadı çünkü ötesi yok.

E.Turgut: Bu şarkılarda samimiyet, sıcaklık, doğallık ve güzel anlar var. Anne ve babaların dinlediği şarkıları merak eden gençler bu güzellikleri görünce tercih ediyor.

S.Y: Eskinin özelinde duygu, melodi, beste ve en önemlisi iyi yorumcular var. Kimse yeni şarkı dinlemek istemiyor. Eski şarkılar herkese daha çok hitap ediyor .

İ.Gencer: Sadece müzik olarak değil, ruhen güçlü olan, insanın kulağına değil, kalbine ve ruhuna hitap eden parçalar. Böyle şarkılar 40 değil yüz sene sonra bile unutulmaz.

H.Eren: Bu şarkıları yıllardır herkes ezberledi. Bu şarkıların çoğu melodi üzerine kurulu bu yüzden eğlenme açısından müzik olarak doyurucu. Sözler naif ve etkileyici. Daha ne olsun...

Erol Evgin: Yeni nesillerde öyle bir istek var ki o şarkıları bulup keşfediyorlar. Günümüzde melodi zenginliği yok. Biz, insanların ruhlarını sallamak için uğraşırdık. 70’li yılların şarkılarının cover olarak yapılmasını buna bağlıyorum. Gençler o zengin ezgileri duymak istiyorlar.

S.Şahin: Hissetmeden hissettiremezsiniz. Şimdiki şarkılar mevsimlik hemen unutuluyor. Ama eskiden yaşanılan aşkların, kavgaların, özlemlerin, arzuların daha samimi olduğunu ve o dönemde yapılan şarkıların daha kalıcı olduğunu düşünüyorum.

Nostaljik şarkılar gazino geceleriyle yeniden karşımızda. Günümüz kuşağı da şimdi 60-70 ve 80’lerin ünlü şarkıcıları ve onların şarkılarını zevkle dinliyor.

Amacımız yeni kuşağa müziğimizi anlatmak

Gazino kültürünü siz yaşatıyorsunuz bu anlamda üzerinizde bir baskı hissediyor musunuz?

N.Karaböcek: Yeni kuşaklara gazino kültürünü tanıtmak istiyoruz. Gazinolar toplumun her kesimini bir araya getiren sosyal mekanlardı. Gerçek sanatçılar sahne alır, sesi güzel olan şarkı söylerdi. Bize has bir kültür sanat etkinliğinin unutulmasına gönlüm asla razı olmaz. Üzerimde baskı yok, sorumluluğun tatlı duyguları var.

S.Yankı: O günleri günümüzde yaşatmak yürek ister. Biz de bu kültürü yaşatmaya çalışıyoruz.

Ö.Göksel: Gazino geceleriyle anılar canlandı. İnsanların gözleri dolmaya başladı. Bizler gibi kubbede hoş seda bırakmış kişiler tekrar revaçta oldu. Bu yapılması gereken bir reformdu.

Seçil Heper: Eskiye yönelik birçok müzik var. Bilinirliği tekrar gündeme geldi ama eskiye dönülmüyor. Gazinolar kapandı, yetişen solistler yok. Biz eski sanatçılar kendi aramızda toplanıp halk konserleri vererek bu kültürü yaşatmaya çalışıyoruz.

H.Eren: Bu kültürü ‘Gazino Show’ ile anlatmaya başladım. Amacım bu kültürün gündeme gelmesiydi ve bunu başardım.

Eskiye nur yağdı

Sizi dinleyenler en çok hangi parçada eğleniyor veya etkileniyorlar?

N.Karaböcek: Duygusal bütün şarkılarım etkiliyor. Repertuarımda en çok Çile Bülbül’üm Çile ile eğleniyorlar, bu şarkıda seyirciyle şov yapıyoruz.

E.Turgut: Son birkaç yılın müzik Oscar’ını almış yerli ve yabancı romantik şarkılarını söylerim. Ama sahneden Ankara’nın Bağları‘nı söylemeden inmem. Bizim dönemin şarkıları daha ağır bastığı için repertuar tercihim hep eski parçalar olur.

H.Eren: 70’lerin hoplatan zıplatan şarkıları ve Ajda Pekkan şarkıları favoriler arasında. Oh Olsun, Bim Bam Bom, Bambaşka Biri, Affetmem, Olmaz Olsun,Sendan Başka, Sen Gidince, Son Verdim Kalbimin İşine, Gençlik Başımda Duman, Hayırdır İnşallah, Sana Ne Kime ne, Fesüphanallah ve de Tanrım en favoriler.

Sahne için günümüzden parçalara nasıl yaklaşıyorsunuz?

S.Yankı: Ben yeni çıkan şarkıları hiç okumuyorum. Zaten bizlere böyle bir talep olmuyor genelde.

Z.Sunal: Müzik yapan gençler işin kolayına kaçıyor cover yapıyor. Çünkü bilinen şarkıyı alıp satmak ve dinletmek daha kolay. Biz bile sahne şarkılarımızı bilinen şarkılardan seçmek zorundayız ki dinlenebilelim. Bu coverların tekrar ilgi görmesini eskiye nur yağdı diye yorumluyorum.

S.Heper: Gençler sahnede ağır alaturka şarkılar istemiyor. Bu yüzden hareketli, bilinen parçaları söylüyorum.

E.Evgin: Yeni şarkıların çoğunun sözlerini özenli bulmuyorum. Bizim geleneğimizi sürdüren gençler var ve onlar güzel şarkılar yazıyorlar ama böyle olur olmaz, ipe sapa gelmez lafları şarkı diye diziyorlar. Onlar iyi gelmiyor bana.