Gazetenin ‘resmî’ olmayanı

Uzun yıllar Radikal’den takip ettik çizimlerini...
...Ve Radikal’den çıkartıldım. Onun da etkisi çok uzun sürdü aslına bakarsan. Neden böyle bir şey yaptıkları konusunda bilgi de vermediler... Yedi senedir orada çiziyorum. Böyle bir şeye hiç hazırlıklı değildim, çok emek verdim oraya. Temmuz’dan bu yana da bir hayli zor zamanlar geçirdim.


Aslında bu vesileyle uzun zamandır aklında olan Yarı Resmi Gaste projesini hayata geçirme fırsatı da buldun...
Tabii... Aslında olan biten vesile oldu bir anlamda. Bu fikir beş yıl önce gelmişti aklıma. Yarı Resmi Gaste projesinde aslında anlatmak istediğim şu; malum, yanar dönerlik hakim medyada. Zaten Yarı Remi Gaste’yi çıkartan karakterler de medyada görmeye alışık olduğumuz tipler. Tabii medyada bu tiplerin olması diğer kuruluşlardan daha farklı etkiler yaratıyor. Mesela bir bankada olduğu zaman zararı yok ama medyada olunca halk doğrudan etkileniyor bundan.


Yarı Resmi Gaste’nin yapısı, içeriği nasıl olacak? 3’üncü sayfa haberleri, “arka sayfa güzeli” gibi günlük gazeteden alışkın olduğumuz formatlar bulunacak mı?
Elbette hepsi olacak. Mesela arka sayfa güzeli olacak ama alışık olduğumuz şekilde değil... O güzeller politikacılar gibi görmeye alışık olmadığımız insanlardan olacak.


Politikacılar işin içine girince akla yayın politikaları da geliyor tabii... Yarı Ciddi Gaste nasıl bir yayın politikası izleyecek? Ben bugüne kadar çizer olarak muhalif bir çizgi izledim. Sırf muhalif olayım diye yapmadım bunu elbette. Ama ülkenin durumu belli. Zaten eskiden beri yaptığım işlere bakıldığında, bir gün öyle, bir gün böyle çizmediğim görülüyor. Tavrım net. Tabii yazarlarımızın da...


Medyada karşılıkları var mı Yarı Resmi Gaste yazarlarının ve çalışanlarının?
Birebir olarak değil ancak yaşadıklarım ve gözlemlediklerim doğrultusunda hazırladığım için elbette medyamızın bir çeşit yansıması görülecek...


Kankalar Birliği

Her gazetenin bir okuyucu kitlesi var... Kimlere yönelik olacak bu yayın?
Yarı Resmi Gaste’nin en büyük özelliği içinde mizah olmayan gazetelerimizin mizahı olması. Gazete okuyucusuna da yönelik bir çalışma bu. Ama aslında hiç mizah dergisi almamış, biraz yaşı ilerlemiş insanların da gazetenin mizahını takip etmeleri için yeni bir mecra. Ama aynı zamanda arada sırada mizah dergileri alan bir gazete okuyucusunun çok rahat adapte olabileceği bir yayın. Günde beş milyon gazete satılıyor, haftada mizah dergilerinin tirajı ise 2 yüz bin. Dolayısıyla gazete okuyan normalde mizah dergisi almıyor ya da az bir kesim alıyor.


Zaten mizah dergilerinin de başları davalarla dertte... Politikacılarımızın çok da hoşgörülü olduğu bir mecra değil...
Valla onu kendileri bilir. Elinden çizim gelen ve yazı yazabilen bir vatandaş olarak bu işi yapıyorum zaten. Ben ya da çevremdeki insanlar neden rahatsız oluyorsa bunları aktaracağım. Zaten bu da kendiliğinden muhalif bir duruma yöneliyor.


Gaste için yaratılan, çalışan tiplerin isimleri de ilginç. Mesela Genel Yayın Yönetmeni’nin soyadı “Tornistan”...
Evet. Ama gerçeğe baktığımızda öyle olması gerekiyor ya zaten. Mesela Genel Yayın Yönetmeni gasteyi batırmaya çalışıyor. Fakat o batırmaya çalıştıkça gazete tiraj alıyor. Hikâye geliştikçe zaten göreceğiz bunu. Bunun dışında sağlık, gezi, kültür sanat, cemiyet hayatı ve magazin sayfaları da olacak.


Ya köşe yazarları?
Elbette var. Mesela bir deney faresi var: Ferruh Kobayoğlu. Anılarını yazıyor. Cinsellik sayfasında yüksek seksoloğumuz var. O mesela çiftleri pozisyon denemelerine zorlayacak. Bir de Medya Hari var... O da küçük bir bilgi için yurt dışına kaçmak, birinin yatağına girmek dahil her şeyi yapıyor. Ama sondaki bilgi çok işe yaramaz bir şey çıkıyor.


Tabii bu formatta birçok sayfanın devamlılığı da olacak her sayıda...
Evet. Mesela ekonomi sayfamızda “Kankalar Birliği” diye bir kuruluş var. Bankalar Birliği gibi... Onlar bir klan. Nasıl kredi kartından daha fazla geçiririz, oradaki hesapları ve türevlerini yapacaklar... Okuyucu gazetelerde aynı yerde aynı şeyi görmek istiyor. Devamlılıkları bulunacak...


İlan alacak mısın?
İlanı ben yapacağım. O da olacak işin içinde elbette. Ama eleştirel olacak tabii.


Gaste yazarlarını gazetelerin yazarlarıyla polemik içinde görebilecek miyiz?
Tabii ki. Zaman zaman konusu geldikçe olacak. Zaten köşe yazarlarımızı ciddiye almak zorunda kalacak günlük gazetelerin köşe yazarları. Sonuçta bunlar mizah yazıları ama mesela ekonomi yazarımız tasarruf tedbirlerini anlatıyorsa, o ciddiye alınacak bir şey olacak. Tabii biraz abartılı anlatacak.


Röportaj meselesini nasıl çözdün?
Röportraş bölümümüz var. Adı üstünde traş olacak. Gerçek insanlarla ama tabii uyduruk röportajlar yapılacak.