Gazete Vatan Logo

Doktorluk belirtiler...

Bebekler o kadar hassas ki, küçücük bir mikrop bile vücutlarında bazen kalıcı hasarlar bırakabilir. Cilt hastalıkları, solunum yolları enfeksiyonları, miniğinizin sürekli karşılaşabileceği hastalıklar. Bu yüzden tedbiri elden bırakmamakta ve sürekli doktorunuzla iletişim halinde olmakta fayda var.

1 VÜCUDUNDA KIZARIKLIK VARSA
Bebeğinizin cildinde özelikle sıcak havalarda, kurdeşen denilen kabarıklıklar, kırmızı renkli döküntüler görülebilir. Bu döküntülerin boyutları birbirinden farklı olabilir. Uzmanlar ciltte beneklerin görülmesinin önemli alerjik reaksiyonlara bağlı olabileceğini söylüyor. Bebeğiniz soyulduğunda, her defasında elleriyle karnını kaşımaya çalışıyorsa, bu egzamanın ilk belirtisi olabilir.

Ne yapabiliriz?
Anne sütüne mümkün olduğunca uzun süre devam edin ki bağışıklık sistemi güçlü olsun. Evin aşırı tozlu, kirli olmamasına, bebeğin yattığı odanın rutubetli olmamasına özen gösterin. Bebeğiniz alerji riski taşıyorsa, katı gıdalara geç başlayın. Evde hiçbir zaman sigara içmeyin ve içilmesine izin etmeyin. Hala risk olduğuna inanıyorsanız en yakın sağlık kuruluşuna bebeğinizi acilen götürün.

2 SITMA GEÇİRİRSE
Sıtma, anofel tipli sivrisineğin ısırmasından dolayı yaşanır. Bebeğinizde belirli bir titreme, üşüme ve renk solması varsa sıtma geçiriyor olabilir. Sıtma süresince ateşi yükselecektir. Sakin olmanızı öneririz. Bu durum her 1-4 yaş aralığındaki çocukların birinde görülen bir durum. Bebeklerse ilk 6 ayda daha sık sıtma geçiriyor. Uzmanlar iştah azalması, mutsuzluk, halsizlik ve eklem ağrılarının sıtmanın belirtileri olabileceğini söylüyor.

Ne yapabiliriz?
Sıtma sivrisinek ısırığından dolayı olduğu için, özellikle geceleri sinek kovucu spreyler, sineğin ısırmasını engelleyecek kıyafetler tercih edilebilir. Amaç, sivrisineğin vücuda temasını önlemek. Sıtma sırasında bebeğinizi en yakın sağlık kuruluşuna götürün. Bu süreçte de kıyafetlerini çıkarıp ıslak bir süngerle ateşini azaltmaya çalışın. Ayrıca sürekli istirahat halinde olmalı ve vücudun direncini artıracak besinlerle beslenmeli.

3 KAFA DARBESİ ALDIYSA
Bebeğinizin kafasını sert bir şekilde bir yere çarpması ciddi problemlere yol açabilir. Uzmanlar miniğinizde bir bayılma, uyuşukluk, kusma ya da bulantı durumları varsa hiç beklemeden bir sağlık kuruluşuna gitmeniz gerektiğini öneriyor. Bilinç kaybı, nefes alıp vermede zorlanma, havale geçirme, bir saatten fazla süren solgunluk, burun, kulak veya ağızdan kan ve suya benzer sıvı gelmesi önemli belirtilerden. Ayrıca durdurulamayan ağlama, huzursuzluk, kasılma, titreme nöbeti,aşırı uyku isteği, uyanmada zorluk, bir saat içinde 2 defadan çok kusma, konuşma bozulması aldığı darbenin şiddetini ve durumun tehlikesini gösterir.

Ne yapabiliriz?
Eğer mevcut kanayan bir yara varsa öncelikle yarasını sarıp kanamasını durdurmaya çalışın. Darbeden dolayı şişlik varsa buz uygulayın.
Burun ve kulağa kesinlikle pamuk tıkamayın. Çünkü kafa içindeki basıncı artırarak bebeğinize zarar vermiş olursunuz. Solunum yollarını açın. Gerekirse ağızdan ağza yapay solunum yapın. Şuursuzsa öne meyilli olarak yan tarafına yatırın. Aksi durumda sırt üstü düz olarak yatırın. Hemen en yakın sağlık kuruluşuna gidin.

4 ÇOK HIRILDIYORSA
Bebeğinizde sürekli bir hırıltı varsa bronşit göstergesi ya da solunum yollarıyla ilgili bir problem olabilir. Özellikle 6 aydan küçük bebeklerde bu risk daha yüksek olabilir. Uzmanlar hırıltıların hava kirliliği ve enfeksiyon artışından kaynaklanabileceğini söylüyor. Daralan küçük hava yollarındaki vibrasyon hırıltıya neden oluyor. Bu duruma özellikle Ekim ve Mart aylarında daha sıklıkla rastlanıyor.

Ne yapabiliriz?
Bebeğin bulunduğu ortamlarda kesinlikle sigara içilmemeli ve oda sık sık havalandırılmalı. Toz, duman, is, boya kokusunun olduğu yerlerden çocuğunuz uzak dursun.
Eğer hırıltı değil de sürekli bir öksürük varsa, bebeğinizi sıcak tutun ama çok fazla sarmayın. Bebeğinize bol miktarda sıvı verin. Fındık, fıstık gibi küçük cisimler yedirmeyin ve çocuğa bakan kişinin ellerinin sık sık yıkanması gerektiğini unutmayın.

5 ATEŞLENDİYSE
Uzmanlar, bebeğiniz 3 aylıktan küçük ve ateşi 38 derece ya da üstündeyse ciddi rahatsızlıkların söz konusu olabileceğini söylüyor. Bebeklerin bağışıklık sistemi özellikle ilk 6 hafta gelişmediğinden, incinmeye ve enfeksiyon kapmaya çok açık. Ateşlenmeyse kalıcı izler bırakabilir. Çocukluk çağındaki ateşin nedeniyse enfeksiyonlar. Genellikle viral üst solunum yolu enfeksiyonları yanında özellikle bebeklerde ciddi bakteriyel enfeksiyonlar, ateşe neden olabilir.

Ne yapabiliriz?
Ateşlendikten sonra bebeğinize kesinlikle aspirin vermeyin. Ateşi hızlı düşüren diğer bazı ilaçların ve aspirinin tehlikeli yan etkileri olabilir ve bebeğinize zarar verebilir. Unutmayın, ateş düşürücü ilaçlar hastalığın gidişatında herhangi bir değişiklik yapmaz ve iyileştirmez. Sadece çocuğunuza ateşi düştüğü ve ağrısı azaldığı için geçici bir iyilik hissi verir. Ancak şiddetli enfeksiyonda ilacın etkisi geçince ateş yeniden çıkacaktır. Yüksek ateşte, doktor önerisi olmadan antibiyotik kullanmayın. Böyle bir durumda serinkanlılığınızı kaybetmeyin ve ateşi düşürmek için çocuğun üzerini soyarak vücuduna ıslak havlu sarın. Çocuğun solunum yolunu açık tutmaya, dilin solunumu kapamamasına ve soluk alıp verişine dikkat edin. Unutmayın, bebeğiniz ateşliyken çok soğuk suya sokmak, ayıltmak için sarsmak veya tokatlamak kalıcı rahatsızlıklara neden olabilir.

6 KUSUYORSA
Kusma bebeklerde ve çocuklarda çok sık görülen bir bulgudur. Önemli hastalıkların belirtisi olabileceği gibi basit ve gelip geçici bir durum da olabilir. Kusma ve ishal çocuklarda su kaybına yol açtığından, bebeğinizde uyuşukluk, içine çökmüş gözlerle karşılaşabilirsiniz. Eğer bebeğiniz iki aylığın altındaysa huzursuzluk, solgunluk, terleme, kusmadan sonra besinleri reddetme, mide bulantısı işaretleri olabilir. Kusmanın en önemli nedeninin enfeksiyonlar olduğunu unutmayın.

Ne yapabiliriz?
Kusma tamamen önlenemez ancak bazı önlemler alınabilir. Öncelikle bebeğinizin sakinleşmesini sağlayın. Her beslenme saatini huzurlu ve sakin geçirin. Beslenmeyi bebeğiniz sinirlenmeden önce tamamlamaya dikkat edin. Oturmasını sağlayın. Miniğinizi dik bir pozisyonda oturtarak besleyin. Her beslenmeden sonra, 15 dakika oturmasını sağlayın. Yer çekimi yiyeceklerin midesinde kalmasına yardımcı olacaktır. Beslenmeden sonra, bebeğinizi hoplatmayın ya da sallamayın. Beslenmeden sonra bebeğinizin geğirmesini sağlayın ki rahatlasın. Biberonun deliğini kontrol edin. Eğer delik çok büyükse sütünü hızlı içeceğinden midesinde baskı hissedebilir. Küçük olduğunda da bebeğiniz zorla emecek ve sürekli hava yutacaktır.

7 TOPALLIYORSA
Yeni yürümeye başlayan çocuklar geniş adımlarla, ayakucuna basarak, zıplar tarzda ve kolları yana açık olarak yürür. Bu yüzden topallama durumu çocuklarda çok bariz bir şekilde görülür. Topallama genellikle ani olarak ortaya çıkar. Sebebi mikrobik nedenlere dayanıyorsa ateş, huzursuzluk gibi diğer belirtilerde görülür. Çocuk yürümeyi reddedebilir ya da çok isteksiz yürür.

Ne yapabiliriz?
Tanı için topallamanın başlangıç zamanı ve başlangıç şekli önemli. Zaten anne-babalar bu zamanı çok iyi bilir. Özellikle ani başlayan topallamalarda laboratuar incelemeleri gerekli. Gerekli tanı laboratuar testlerinin sonucunda da doktorunuz tarafından konulur.

8 KARNI AĞRIYORSA
Sancılı karın ağrıları 2 veya daha uzun saatler sürebilir ve bazı sancılar apandisit belirtisi bile olabilir. Ağrının nedeni kolik ya da kabızlıktan da kaynaklanabilir. Kimi zamansa karın ağrısı çok daha ciddi bir sağlık sorununun işareti olabilir. Bu nedenle anne-babaların ağrının özelliğine ve ona eşlik eden belirtilere dikkat etmeleri büyük önem taşır. Bebekler karın ağrısını ağlama, huzursuzluk, ayakları karına çekme, emmede isteksizlik gibi belirtilerle gösterebilir.

Ne yapabiliriz?
Öncelikle bebeğinizin ateşini ölçün. Ateşi yüksek, karın ağrısı şiddetli ve ağrı göbeğinin çevresindeyse apandisit olabilir. Apandisit olduğunu düşünüyorsanız yiyecek ya da içecek vermeyin. Hemen doktora başvurun. Apandisit olmadığını düşünüyorsanız termofora ılık su koyup havluyla sarıp karnının üstüne koyun.

9 ALERJİK REAKSİYONU VARSA
Bebeklerin ciltleri çok hassas olduğundan alerjik reaksiyonlar sıkça görülebilir. Alerjik reaksiyonların belirtileri, egzama gibi döküntüler, akan burun, kırmızı gözler olabilir. Bu belirtiler varsa ve alerjik bir reaksiyondan şüpheleniyorsanız doktora gidip alerjinin nedenini küçük bir testle öğrenebilirsiniz.

Ne yapabiliriz?
Bebeğinize muz, çilek, yulaflı yiyeceklerin verilmesi alerjiyi artıran faktörler olabilir. Katı yiyecekleri verirken onu gözlemleyin. Çamaşırlarda pamuklu kıyafetleri tercih edin. Evlerinizi yüksek emiş güçlü süpürgelerle temizleyin. Ona bol sıvı verin ve doktorunuzun önerdiği alerji kremlerini sürüp rahatlamasını sağlayın.

10 KABIZLIK VARSA
Çocuklarda bağırsak hareketleri çok değişkendir. Kimi çocuk kakasını günde 2 kez yaparken, kimi de 2-3 günde bir yapabilir. Çocuğunuz sert kaka yaparken zorlanır. Makatta tahriş olur. Bu tahriş veya çatlak, kakasını yaparken acıya yol açar. Bu yüzden kaka yapmak istemeyebilir. Bu da kabızlığı artırır. Bebekler oturmayı ya da emeklemeyi öğrenirken ve yürümeye başlamadan önce hafif kabızlık çekebilir. Çocuğun tuvalet eğitiminde baskıcı olmak da çocuğun kaka yapmayı reddetmesine yol açar. Bunun sonucunda da kabızlık oluşabilir.

Ne yapabiliriz?
Kesinlikle müsil ilacı vermeyin ve biberonuna şeker katmayın. Özellikle sıcak havalarda bol bol meyve suyu ve su içirin. Bebeğinizi uzun süre oturakta bekletmeyin ki kakasını rahat yapabilsin. Lifli gıdaları yedirmenin bağırsak hareketlerini hızlandıracağını unutmayın. Çocuğunuz kaka yaparken ağrı, sızıdan söz ediyorsa, çamaşırında kan izleri varsa, karnının alt bölümünde ağrı ve sancı varsa hemen doktora götürün.

Haberin Devamı