Deprem anında nasıl hayatta kalırsınız?
Deprem kendini yine hatırlattı. Tüm dünyada kabul gören ‘yaşam üçgeni’ ve Kızılhaç onaylı ‘yat, kapan, korun’ yöntemini uygulayarak hayatta kalma şansınızı artırabilirsiniz.
Yaşam Üçgeni
Geleneksel yaşam üçgeni teorisinde önerilenler şunlar... Yatak, masa ve ağır mobilyalar gibi güvenli objeleler bina ya da çatı çöktüğünde size bir alan oluşturur. Devrilen nesneler arasında cenin pozisyonunda saklanmanıza olanak sağlayan bir boşluk (çoğunlukla üçgen şeklinde) oluşur.
ÇOK KATLI BİR BİNADA
Yere uzanın ve yatak, kanepe ya da büyük bir nesnenin yanında cenin pozisyonu alın.
DİREKSİYON BAŞINDA
Arabanızı yol kenarına çekin. Arabanızı üzerine düşebilecek ağır cisimlerden uzağa park edin.
DIŞARIDA
Eğer bir binanın yakınlarında duruyorsanız hızlıca uzaklaşın ve sokağın ortasında durun.
Bina duvarlarından olabildiğince uzaklaşın.
YAT, KAPAN, KORUN
Bu yöntem aynı zamanda ‘yat, kapan’ ya da ‘eğil ve saklan’ tekniği olarak da bilinir. Bu teknik Kızıl Haç Örgütü ve FEMA yetkilileri de dahil olmak üzere pek çok uzman tarafından kabul görür.
YATAKTA
Eğer deprem sırasında yataktaysanız, tutunun ve orada kalın. Kafanızı yastıkla koruyun.
YÜKSEK YERLERDE
Çök, kendini koru ve tutun. Pencerelerden ve diğer tehlikelerden uzakta durun. Asansör kullanmayın.
SOKAKTA
Güvenli bir şekilde en yakın boş alana koşun. Elektrik tellerinden, ağaçlardan, tabelalardan, binalardan, araçlardan ve diğer tehlikelerden uzaklaşın.
ARAÇ KULLANIRKEN
Aracınızı yol kenarına sürün ve el frenini çekin. Sarsıntı dinene kadar aracın içinde kalın. Aracınızın üzerine bir elektrik direği düşerse kurtarma ekipleri gelene ve elektriği kesene kadar bekleyin.
Uzmanlar neden yat, kapan, korun teorisini öneriyor?
1-Sarsıntı anında hareket etmek sizi riske atar.
2-En büyük risk düşen ve uçan objelerdir.
3- Bina çökmesi daha az tehlike arz eder.
EN GÜVENLİ YERLER VE EN ÖLÜMCÜL YERLER
‘Yaşam üçgeni’ teorisine göre depremlerde insanların en çok hayatta kaldığı yerler.
Dışarıda üzerinize hiçbir şey düşemeyecek boş bir alan.
Araba, yatak, sıra gibi sıkışabileceğiniz objelerin altı.
Ahşap ya da betonarme bir binanın en üst katı.
İki büyük nesnenin arası. (iki yatak arası, iki araba arası, iki sıra arası)
Merdivenler.
Ofis bankosu ya da kağıt yığını.
Ezilmiş bir arabanın yanı.
Çöken bir binadaki kapı eşiği.
Bir kanepenin önü.
Yatağın kenarı.
Buzdolabı, çamaşır makinesi, ocak gibi büyük hantal bir objenin yanı.
Herhangi bir binanın alt katları.
Çökmeden sonra ateş alabilecek yerler.
Asansör.
Bot gibi sismik dayanıklı bir platform.
Yatak ya da kanepe gibi sıkışabilecek bir nesnenin üstü.
PROF. DR. AHMET ERCAN: ‘İlk önce balkon ve merdivenler yıkılır’
Jeofizik Profesörü Ahmet Ercan: “İlk önce balkon ve merdivenler yıkılır. O anda masa altına yatmak güvensiz, ağırlığa dayanacak bir yatak ya da koltuğun yanına uzanıp kapanılmalı.”
NASUH MAHRUKİ: ‘Doğal boşluklar hayat kurtarır’
AKUT Kurucu Başkanı Nasuh Mahruki, “Deprem planımız değişmedi, Barlas’ı (oğlu) kucağımıza alıp ve ‘yat-kapan-korun’ pozisyonuna geçeceğiz. Bu tekniğin mantığı, hedef küçültmek.”
DOÇ. DR. OĞUZ GÜNDOĞDU: ‘Sarsıntı anında ilk iş kapıyı açarım’
Doç. Dr. Gündoğdu, “Masa altına girin diyorlar. O masa sabit durmayacak ki, fırtınadaki tekne gibi savrulacak sağa sola. Pencerelerden de uzak durmak lazım.”
