Çölyak nedir?
Çölyak hastalığında yaşam boyu glutensiz beslenme tedavisi esastır. Makarna yiyemez ama pirinç yiyebilirsiniz. Bu hastalıkla doğru yaşamayı öğrenmek isteyenler için beslenme önerilerimiz…
Çölyak hastalığı, ince bağırsaklarda emilim yüzeylerinin daralmasına bağlı olarak gelişen, gluten olarak adlandırılan proteine karşı oluşan hassasiyet. Çölyak, insanlarda en sık görülen besin kaynaklı ince bağırsak hastalığı.
Gluten adı verilen proteinin bulunduğu besinler buğday, yulaf, arpa ve çavdardır. Bu besinlerin alımının ardından görülen ve tekrarlayan ishal bilinen en önemli belirti. Çölyak hastalığının en yaygın olduğu ülkeler İskandinav ülkeleri. Hastalığın görülme sıklığı 1/500 ile 1/3000 arasında değişir. Hastalığın temelinde ince bağırsaktaki emilim yüzeylerinde bozukluk yatar. Çölyak hastalığının, genetik temele bağlı olduğu ve bu durumun çevresel faktörlerle de tetiklenerek hastalığı ortaya çıkardığı kabul edilir.
Belirtiler özellikle çocukluk çağında daha klasik, büyüme geriliği, ishal ve karında şişlik belirir. Çocuklarda ilk belirtiler anne sütünün ardından buğday, yulaf, arpa ve çavdarla hazırlanan ek besinlere geçilmesiyle görülür.
Gluten içeren yiyeceklere dikkat
Çölyak hastalığında yaşam boyu glutensiz beslenme tedavisi esastır. Çölyak rahatsızlığı olanlar gluten içeren besinleri tüketmezse vücudun verdiği yanıt çok hızlı. Hatta 24 saat içinde olumlu değişiklikler başlar.
Çölyak hastalığının hamileler için ayrı bir önemi bulunmaz. Çünkü çölyak hastalığında folik asit yetersizliği ve diğer besinsel yetersizlik riski artabilir. Britanya’da yapılan bir çalışmanın sonucuna göre, nöral tüp defektine (folik asit eksikliğine bağlı doğumsal anomali) sahip her 60 anneden birinde çölyak hastalığına saptanmış. İtalya’da, 845 hamile anne adayı üzerinde yapılan bir çalışmaya göre, 12 anne adayında çölyak hastalığı saptanmış. Görülme sıklığıysa ortalama olarak 70 de 1 olarak tanımlanmış. Bu araştırmada doğum öncesi hamileler için yapılan diğer hastalık taramaları gibi rutin tetkikler yapılabileceği bildirilmiş.
Çölyaklı annelerin tedavileri
Çölyaklı bir anne, eğer tedavi altında ve glutensiz diyet önerilerine bağlı kalıyorsa, tıpkı sağlıklı her hamile gibi yaşamını devam ettirebilir. Böylece bebeğinin büyümesi de normal seyrinde gelişir. Ancak çölyak hastalığı olduğu halde glutensiz diyet önerilerini dikkate almayan hamileleri ve bebeklerini ne yazık ki bazı riskler bekliyor.
Anne adayları, bebeklerinin uygun ve yeterli büyüme ve gelişmelerini de sağlayacak dengeli bir glutensiz beslenme planına ihtiyaç duyar.
Yapılan bir çalışmada, çölyak tedavisi gören annelerin emzirme sürecinin, çölyak olup tedavi edilmeyen annelerdekinden 2.5 kat daha uzun olduğu belirlenmiş. Bu araştırmada ayrıca çölyak olan kadınların daha geç ergenlik, daha erken menopoz dönemine ulaştıkları, daha düşük doğum ağırlıklı bebekler dünyaya getirebildikleri de bildirilmiştir.
Çölyak hastalığı genel beslenme ilkeleri
Glutensiz diyet tedavisi, beslenme tarzında hastalığa özgü bazı özel ürünlerin kullanımıyla değişikliğe neden olur. Buğday, arpa ve çavdar içeren ekmek, un, makarna, bisküvi ve çorbalar yerine gluten hastalarına özgü geliştirilen ağırlıklı olarak nişasta, soya, mısır, pirinç, darı ve baklagillerden oluşan grubun tüketilmesinde bir sakınca yoktur. Çölyak hastaları için mutfakta kullanılan malzemeler ayrılmalı çünkü diğer malzemelerden gluten kalıntısı bireyin rahatsızlıklarını tetikleyebilir. Her anne adayında olduğu gibi çölyak hastası hamilelerde de beslenmenin kontrolü ve denetimi çok önemli. Tedavi başında bazı besin öğesi eksiklikleri olmuşsa (demir, folik asit, A, D, E, K vitaminleri gibi), bunların eksikliğini önleyici bir tedavi de eklenmeli.