Gazete Vatan Logo

Cem Yılmaz'ın 'Pek Yakında'sı yarın vizyona giriyor

Cem Yılmaz’ın komedi ile dram arasında duran yeni filmi ‘Pek Yakında yarın vizyona giriyor. Yılmaz’ın başrolünü ve yönetmenliğini üstlendiği filmi eleştirmenler ‘seyirciye saygılı’ buldu.

Cem Yılmaz’ın başrolünü ve yönetmenliğini üstlendiği ‘Pek Yakında’, yarın gösterime giriyor. Pek Yakında’da, korsan DVD’ci Zafer (Cem Yılmaz), oyuncu eşi Arzu (Tülin Özen) ile ayrılmak üzere. Korsan DVD’ciliği bırakan Zafer, arkadaşı Yeşilçam oyuncusu ve koleksiyoner Ejder’in (Özkan Uğur) dükkanında, komşusu olan elinde ‘Şahikalar’ adlı 1970’lerde yazdığı bir senaryo bulunan yönetmenle (Zafer Algöz) tanışıyor. Zafer, ‘Şahikalar’a yapımcı olup, Arzu’yu başrole yerleştirmeyi ve böylece ayrılmak istemediği eşinin sevgisini kazanmayı hedefliyor.

‘Pek Yakında’, ardı ardına sıralanan esprilerin hüzünlü dramatik anlara da yer açtığı yapısıyla, diğer bir deyişle komedi ile dram arasında durmasıyla Cem Yılmaz filmleri arasında ‘Hokkabaz’a yakın duran bir film.

Eleştirmenler film için ne dedi?

Atilla Dorsay: Kendi adıma hiç sevemedim, gülemedim, ağlayamadım da ama tabii Cem Yılmaz’ın öyle bir kemik seyircisi var ki ilgi görebilir. Oyunculuklar kötü hepsi birer karikatür gibi. Onlar hoş sonundaki Yeşilçam karikatürü olan küçük film sözüm ona o hoş ama asıl filmin kendisi benim için büyük düş kırıklığı.

Haberin Devamı

Serdar Akbıyık: Cem Yılmaz’ın sinematografisini aslında ikiye ayırmak lazım. Hokkabaz ve Arog’la Gora. Bu Hokkabaz’a daha yakın draması daha güçlü, trajikomik bir film. Beni asıl sevindiren şey; hep ‘100’uncü yıl’ diyoruz... İşte bu 100’üncü yılda Türk Sineması’nı kutsayan bir film olmuş. Daha önce böyle bir film yapılmadı. Ben bu filmin eksiğinden bahsediyordum. Filmin renklerinde Ferzan Özpetek’in etkilerini hissettim. Kesinlikle Cem Yılmaz belirli şeylerde aşama kaydediyor. Gittikçe iyiye gidiyor. Belki komedisi biraz daha fazla olabilirdi ama göndermeleri çok güzeldi. İzleyici tarafından bir Gora veya Arog kadar ilgi görür mü, bilmiyorum. Sinemasal anlamında çok daha kaliteli bir iş.

Alper Turgut: Aslında beğendim. Güzel bir taşlama olmuş. Günümüz sanat çevresiyle gişe sinemasıyla, sanat sinemasıyla ilgili göndermeler var. Gişe sineması sadece komedi ve korku filmine odaklanmış durumda. Sanat filmleri de minimalist bir anlayışla az diyaloglarla gündeme geliyor. Bizlerin düşündüğü şey gişe sineması ve sanat sinemasını bir karıştırabilsek. Hareketli ve sanatsal yönü olan filmler çekebilsek. İzleyiciyi tekrar barıştıra bilsek. Tam onlarla ilgili bir film olduğunu düşünüyorum. Ötesinde süresi biraz kısa olsaymış daha iyi olurmuş. En iyi oyuncularla çalışılmış sanat filmlerinde ünlenmiş aktör ve aktiristlerde bu filmde yer alıyor. Bu tür filmler çekmeye devam etsin. Bizim seyircimiz Recep İvedik’e daha çok gülüyor bari güldükleri şey daha kaliteli olsun. Cem Yılmaz’ın gişede bir seyircisi var. Patlayacak bir şey çıkmaya bilir ama milyonu rahat rahat aşar.

Haberin Devamı