Brezilyalı model Türk aşkıyla evlenip dizi oyuncusu oldu
- Şişman bir kızın krem sürerek zayıflamasını anlatan Krem dizisinin başrol oyuncusu olan
Larissa Gacemer, Brezilya’dan model aşkı Burak Gacemer’le evlenmek için Türkiye’ye gelmiş.
Yoksul bir çocukluktan sonra modellik ile hayatı değişen Larissa ile gelecek hayallerini konuştuk.
İlk oyunculuk teklifi geldiği zaman başaracağınızı düşündünüz mü?
Zaten daha önce de oyunculuk yapıyordum. Buraya geldiğimde hiç böyle bir teklifle karşılaşacağımı düşünmüyordum. Sadece modellik yapacağımı tahmin ediyordum. Evlenip geldiğim için Türkiye’ye... Teklif gelince korktum. Nasıl konuşacağımı bilmiyordum. Aktristlik kafamda yoktu, modellik vardı. Kendi kendimi şaşırttım.
İlk kez kendinizi izlediğiniz zaman ne hissettiniz?
Beni tedirgin eden şey tepkilerimdi. Telaffuza özellikle dikkat ediyorum. M ve n harfleri beni çok zorluyor. Dublajın düzgün olması için ağız hareketlerimin iyi olması gerekiyordu. En çok bunlar beni heyecanlandırdı. Artık cümleleri iyi söylediğimi düşünüyorum.
Hangi Türk dizilerini ve filmlerini izlediniz?
Film daha izleyemedim. Düzenli olarak dizi izliyorum. Mimikleri ve Türkçeyi daha iyi anlamak için özellikle izlemem lazım. Muhteşem Yüzyıl mutlaka izliyorum. Komedi dizilerinize de arada bakıyorum.
Özellikle uzun Türkçe cümlelerle konuşmak beni çok korkutuyor
Dizi şişmanlığı eleştiriyor mu sizce?
Hayır, bence şişmanlığı yargılamıyoruz. Sadece kendinize nasıl baktığınız ve nasıl gördüğünüzü gösteriyoruz. Başroldeki karakter, kendi ile barışık biri değil. İçine kapanık bir kız. Hayattaki tüm beklentilerini biliyor ama bunları yerine getiremiyor.
Dizide en çok neler sizi zorluyor?
En çok uzun cümlelerden çekiniyorum. Yapamayacağım diye çok korkuyorum, gün sonunda kendimi ikna ediyorum, korkumun üzerine giderek. Setteki herkes bana çok yardımcı oluyor.
Dizi bundan sonrası için size neler katacak?
Artık modellik bitti. Dizi hayatımı tamamen değiştirdi.
Dışarıda sizi görenler Türk mü sanıyor?
Hemen benimle Türkçe konuşmaya çalışıyorlar. Çok az Türkçe bildiğimi söyleyince fotoğraf çektirmek istiyorlar.
Siz aynaya bakınca nasıl bir kadın görüyorsunuz?
Doğal ve şirin bir kadın görüyorum. Ben pratiğimdir. Hemen duşumu alır, saçım bile ıslakken, sadece rujumu sürüp dışarı çıkarım.
Ailenin Türkiye’ye yerleşeceğinizi duyunca, nasıl bir tepki verdi?
“Delirdin mi sen, neden Türkiye” diye sordular. Aşık olduğumu söyledim hemen.
Brezilya’daki tüm erkeklerin akılları partilerde ve barlarda
Aşık olduğunuz insanın (Burak Gacemer) Brezilyalı erkeklerden nasıl bir farkı vardı?
Sadece Türk olduğu için mi bilmiyorum ama onun romantizmine aşık oldum. Brezilya’daki tüm adamların akılları partiler ve barlarda. O kafadaki kimseyle de beraber olmak istemezsiniz.
Buraya kolay adapte oldunuz mu?
Özellikle İstanbul yaşadığım Sao Paulo ile çok benziyor. Buradaki insanlar sadece çok stresli. Brezilya’da her şey geçer üzülmeye gerek yok gözüyle bakılır. Önemli olan keyfinize bakmaktır.
Güzelliğinizi nasıl koruyorsunuz?
Özel bir bakım yapmıyorum. Asla makyajla uyumuyorum, çok su içiyorum, sağlıklı besleniyorum. Düzgün yemek yeme alışkanlığı çok önemli.
Büyüdüğüm evde elektirik ve su yoktu
13 yaşında en büyük hayaliniz neydi?
Çiftlikte yaşıyordum. Elektriği ve suyu olmayan bir yerdi. Çok fakirdik. Dolayısıyla hayattan büyük bir beklentim yoktu. Gözlüklerim vardı, burnum büyüktü ve çok zayıftım. Çirkindim. Yani kimse geleceği göremedi. Annem model olmamı istemedi, sadece okula gitmemden yanaydı. 18 yaşıma gelince ajanstan gelen teklifi kabul etti annem.
Eşiniz ile nasıl tanıştınız?
7 yıl önce bir işte tanışmıştık. Ben Brezilya’da yaşıyordum. Sonrasında o beni facebook’ta buldu ve mesajlaşmaya başladık. Sürekli mesajlaşıyorduk ama hep arkadaş gibiydi. Bir ara çok konuşmaya başladık. Anneme dedim ki, “Ben Türkiye’ye gidiyorum”, o “Neden?” deyince, eşim Burak’ın fotoğrafını gösterdim. Annem de “Anlıyorum seni” dedi.
Aileniz izliyor mu diziyi?
İzliyorlar. Konuyu onlara anlattım, mimiklerden takip etmeye çalışıyorlar.
Topuklu ayakkabıdan nefret ederim
Türkiye’de nerelerden alışveriş yapıyorsunuz?
Gerçekten hiç vaktim yok. Her gün çok yoğun çalışıyorum. Şehri daha öncesinden keşfetmiş olmam çok iyi oldu.
En azından ne olduğunu anlayabiliyorum.
Nasıl bir stiliniz var?
Her şeyi giyerim. Özellikle kısa şeyleri çok sevmiyorum, benim için önemli olan rahatlık. Topuklu ayakkabıdan nefret ediyorum.
İdol kadınlarınız kimler?
Mary Streep’e gerçekten bayılıyorum. Son dönemde zombi ve korku filmlerini çok fazla izliyorum, bayılıyorum. Almodovar filmleri için benim için özeldir.
Bence o dünyanın en büyük yönetmeni.
İlk öğrendiğiniz Türkçe kelime neydi?
“Bu ne ya” kelimesini ilk olarak öğrendim. Özellikle mimiklerinizi taklit etmeyi çok seviyorum. Galiba yavaş yavaş hayatıma da katıldı bu durum...
Bundan sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?
Yapabileceğim her şeyde varım. Özellikle bir sinema filminde rol almak istiyorum. Ama önceliğim Krem dizisinde kendimi ispat etmek.