Biyonik kulaklı küçük piyanist
İzmir’de işitme engelli olarak dünyaya gelen 7 yaşındaki Altan Arsal, 6 sene önce takılan “biyonik kulak” sayesinde duyma engelini aşarak piyona çalmaya başladı.
Altan Arsal, doğuştan işitme engelli olarak dünyaya geldi. 40 günlükken yapılan ABR testi ile de bu engeli kesinleşti. Annesi Ebru Arsal o günleri şöyle anlatıyor, “İlk çocuğumuzun heyecanını yaşarken işitme engelli olduğunu öğrenince hayatımız altüst oldu. Ama yılmadık, araştırmalara başladık ve biyonik kulak ile tekrar duyabileceğini öğrendik. Ardından ilk doğum gününde sesleri daha iyi duyması için “biyonik kulak” takıldı. O gün oğlumun ikinci doğumgünü gibiydi. Operasyondan sonra konuşma ve özel eğitim süreci başladı. İlk iş olarak da Altan sesleri öğrenmeye başladı...”
"Oğlumuz duyduğu sesten dolayı ağlıyordu, biz ise seviçten kahkahalar atıyorduk, ameliyat başarılı geçmişti..."
Halk arasında ‘Biyonik Kulak’ olarak da bilinen Koklear İmplant Altan’a bir yaşındayken takılmış. Ebru hanım oğlunun ameliyattan sonra biyonik kulağı ile ilk defa ses duyduğu günü şöyle anlatıyor, ‘‘Oğlumuz duyduğu sesten dolayı ağlıyordu, biz ise seviçten kahkahalar atıyorduk, ameliyat başarılı geçmişti. Başarı için eğitim süreci çok önemli, biz Altan’a 6 aylıkken implant takılmadan önce eğitime başladık ve halen de devam ediyor. Duyduğu sesleri nasıl ayırt edebileceği, sesleri nasıl telafuz edebileceğini öğrendi, ayna karşısında çalışmalar yaptı. 3 yaşına kadar evde TV açmadık. Kalabalıkta duyduğu her şeyi anlamlandırması için ciddi bir eğitimden geçiyor.”
Altan’ın başarısı herkese örnek oldu
Bu yıl ilkokul 2. sınıfa devam edecek olan Altan, anne ve babasının girişimiyle geçen sene piyano eğitimi almaya başladı. Kısa sürede notaları öğrenen ve klasik müzik eserlerini çalmaya başlayan küçük Altan, geldiği noktada yaşamlarını biyonik kulakla sürdürenlere örnek oldu. “Oğlumuz geçen sene okula başladı normal yaşıtlarıyla devlet okuluna gidiyor ve dersleri gayet başarılı. 1. sınıftayken sosyal ortamda doğru sesi ayırtedebilmesinde zorlanabilir diye düşündük, diğer çocukların cihazı görüp nasıl davranacakları bunlar sorun olabilirdi. Ama okula çok rahat ayak uydurdurdu bu da bizim geleceğe umutla bakmamızı sağladı’’ diyor.
Anne baba bile diyemeyecekti...
Oğlunu piyano çalarken izlediği zaman çok mutlu olduğunu belirten anne Arsal, “Altan bizim küçük mucizemiz. Zor zamanlar geçiriliyor ama baktığımızda zor zamanlardan geriye huzur kalıyor. Altan’ın bir zamanlar duymadığını öğrenip ‘acaba anne baba der mi’ diye hayal kurarken şimdi piyano çalması bizim için mucize. Verdiğim emekler karşısında bu tabloyu görmek beni çok mutlu ediyor. Altan anne bile diyemiyecekti, şimdi klasik müzik parçalarını piyanoda çalıyor” diye konuştu. Oğlunun piyano başında çok mutlu olduğunu vurgulaya Arsal, Altan’ın piyano sayesinde daha hızlı sosyalleştiğini dile getirerek şöyle konuştu, “Şimdi Altan haftada bir gün piyano eğitimlerine gidiyor, sesleri ayırtedebiliyor, müzikten keyif alıyor. O sesleri bizden farklı olarak mekanik duyuyor ama başından beri bu sesi duyduğu için ona mekanik ses normal geliyor. İkinci implantı taktırmayı imkan olursa isteriz ama kararı Altan vermeli.’’
En mutlu dakikalarım piyano çalarken
Altan Arsal da piyano çalmayı sevdiğini ifade etti. Piyanonun başında kendisini iyi hissettiğini aktaran Arsal, “Çünkü en mutlu dakikalarım kursta veya evde piyano çalarken geçirdiğim zamanlardır. İleride çok başarılı bir piyanist olmak istiyorum. Evde zaman zaman annemle beraber çalışıyoruz” diyor.