Birçok önemli projeye imza atan bir Türk: Mimar Şefik Birkiye
Brüksel'e "AB ile Kadın Diyalogu, AB'de ve Türkiye'de Kadına Karşılaştırmalı Bakış" adlı bir semineri izlemeye geldik. Her meslekten 50 kadının katıldığı bu 24 saatlik toplantıya Claudia Roth, Kenize Murad, Margarita Papandreou gibi ateşli konuşmacılar renk kattı
Brüksel'e "AB ile Kadın Diyalogu, AB'de ve Türkiye'de Kadına Karşılaştırmalı Bakış" adlı bir semineri izlemeye geldik. Her meslekten 50 kadının katıldığı bu 24 saatlik toplantıya Claudia Roth, Kenize Murad, Margarita Papandreou gibi ateşli konuşmacılar renk kattı. Ancak bu toplantı hakkındaki daha sağlıklı bilgileri birkaç gün sonraya bırakırken, Brüksel'in çok renkli bir Türk mimarını size tanıtmak istiyorum.
22 yıl önce Klassis Oteli'nin projesi ile birinciliği kazanan Şefik Birkiye, 28 yaşındaydı. 15-20 çok ünlü profesör mimarın katılıp kazanamadığı bu otel projesini kısa bir sürede gerçekleştiren Şefik Birkiye bugün 50 yaşında. Ve bu çeyrek aşırda dünyanın her tarafında yaptığı binalar bugün parmakla gösteriliyor. Yılda en az 5 yarışmayı projeleriyle kazanan Şefik Birkiye, şu sırada sır olarak sakladığı ve açıklamayacağıma söz verdiğim İstanbul ile ilgili bir projeyi bana gösterdi. Eğer gerçekleşirse İstanbul turizmi inanılmaz boyutlara ulaşacak.
Dışişleri memurlarından Mahmut Birkiye ve Şefika Birkiye'nin 3 çocuğundan biri olan Şefik Birkiye'nin annesi, aile Türkiye'ye döndükçe öğretmenliğe devam etmiştir. Ve 60 bin kişinin katıldığı bir yarışmada Atatürk'ü dört satırda anlatabildiği için birinci olmuştur. Bu sayede bir MOVADO marka kol saatiyle taltif edilen annesi için Şefik: "Annemin Atatürk tarifi Türkiye'nin bütün okullarında yıllarca okundu. Biz artık çocuklarımıza da aşıladık bu sevgiyi. Çünkü annem-babam bize özümüzü unutmamayı öğretti" diyor.
Yerel anketler
Şefik Birkiye'nin 3 binadan oluşan şirketinde 170 mimar çalışıyor. Açtığı mühendislik bürosunda çok çeşitli rakip şirketlere banka, sigorta ve müteahhitlik işleri yapan Şefik Birkiye: "Bu ülkede büyük projeler halkların anketlere katılımı ile gerçekleşir. İnşaatına başladığım bir projeye çevreciler, mahalle sakinleri karşı çıkarlarsa derhal herkesten önce yazılı, sonra sözlü eleştirilerini bildirmelerini isterim. Özellikle sivil toplum örgütlerinin eleştirileri benim için çok önemlidir. Her şeye rağmen halkın ilgilenmediğine inanırsam onları memnun etmek için projeyi değiştiririm. Bazen öyle durumlar olur ki, projemize karşı gelenleri memnun etmek için elimizdeki boş binalara onları yerleştiririz" diyor. Avrupa'da Türkler'in çok iyi mevkilere geldiğini söyleyen Şefik Birkiye: "Türk olduğum için hiçbir yerde hiçbir engelle karşılaşmadım" diyor.
İki genç kadın
Birkiye Ailesi'nin iki kız var: Şule ve Şafak. İlkokulu Romanya'da okuduktan sonra Brüksel'de üniversiteyi bitirmişler. Anne ve baba Birkiyeler Dışişleri'nden emekli olunca Ordu'da yemyeşil bir ormanın içinde yaptırdıkları iki katil evlerine yerleşmişler.
Şefik Birkiye iki kızkardeşinin Brüksel'de kalmasını isteyince onlar da bir şirket kurmuşlar. İstanbul'da ağabeylerinin yaptığı Klassis ve Avrupa'nın birçok otelini Belçika'da pazarlayan "Birkiye" kız kardeşler kongre, konferans ve seminer organizasyonuna el atmışlar.
Şu şırada Belçika ile iş yapmak isteyen Türk veya yabancı firmalara danışmanlık yapan Şule ile Şafak Birkiye "Exclusive Business Services" adlı şirketleri aracılığı ile ticari danışmanlık da yapıyorlar.
Belçika'daki resmi makamlar nezdindeki iyi ilişkileri sayesinde, Birkiye kardeşlerin sonuçlandırmadığı işler sıfır düzeyinde.
İki kız kardeş hemen her gün telefonla görüştükleri anne ve babalarına daima özlerine sadık kalacaklarına dair söz vermekten hiç vazgeçmiyorlar.