Aşk benim için ilham demek
Elimi Bırakma dizisinde Cansu karakterini canlandıran Cemre Gümeli, “Ben Cansu kadar kapalı kutu değilim, kafama takmaktansa konuyla ilgili harekete geçmeyi tercih ederim” diyor.
Oyunculuk sizin için ne zaman ve nasıl başladı?
Bu mesleği yapmaya karar verdiğimde lisenin sonlarındaydım. Oyunculuğun yaratıcılık anlamında bana geniş bir alan tanıyacağını düşünüyordum; farklı karakterleri oluşturup onlara bürünme fikri beni çok heyecanlandırıyordu. Üniversite yıllarım boyunca çeşitli tiyatro ekipleriyle çalıştım, eğitimlere ve workshoplara katıldım, okudum, araştırdım. En sonunda New York’a gidip Meisner Tekniği ile ilgili eğitim aldım. Döndüğümde şans benden yana oldu ve ilk dizimle anlaştım. Geçtiğimiz yıl ise Kumbaracı50 bünyesine dahil oldum ve sezon boyunca Shakespeare’in 3.Richard’ını oynadık. Bu sezon da devam edeceğiz.
Elimi Bırakma dizisinden bahsedebilir misiniz? Nasıl bir rolünüz var bu dizide?
Elimi Bırakma benim okuduğumdan beri gerçekliğine çok inandığım bir iş. Karakterler arası ilişkiler ve olay örgüleri çok doğal. Ben de bu hikayede Cansu karakterindeyim. Cansu annesi Sumru’nun etkisinde yetişen bir kız, annesine benzediği yanları var fakat iyi niyetli, vicdanlı ve kişisel konularda biraz daha ketum bir kız. Üvey kardeşleri Azra ve Mert ile yakınlar. Cenk’e ise platonik aşık fakat bu konuyu anlatmayı tercih etmiyor.
Oynadığınız karakter ile ortak yönleriniz neler?
Sanırım Cansu ile tek benzeyen yanımız vicdanlı olmak. Ama ben Cansu kadar kapalı kutu değilim, kafama takmaktansa konuyla ilgili harekete geçmeyi tercih ederim.
Hayatınızda ve mesleğinizde bundan sonrası için özellikle yapmak istediğiniz neler var?
Bu bağlamda en önem verdiğim nokta kendimi daima geliştiriyor olmak çünkü bu benim için sonu olan bir yol değil. Bunun dışında tabii ki film yapmak ve yurt dışında da şansımı denemek istiyorum.
Okuduğum dünya beni içine çekmeli
Rol seçerken seçici davranıyor musunuz?
Senaryo benim için her şey demek. Ben okuduğum dünyaya inanmazsam izleyenleri nasıl inandırabilirim ki? Hikaye beni merakta bırakıp heyecanlandırıyorsa, ben bu karakteri nasıl yaratırım diye düşündürtüyorsa benim için o hikaye tamamdır.
Spor yapmak her zaman iyi hissettiriyor
Setler stresli ortamlar. Siz bu stresi nasıl aşıyorsunuz?
Uzun saatler çalışırken hep pozitif kalmak zor olabilir tabii ama durup nefes alıp kendime vakit yaratmak bana yarıyor. Spor yapmak da her zaman iyi hissettiriyor.
Aşk hayatımın her yerinde
Aşkın tanımı sizce ne?
Benim için aşk ilham demek. İlhamla yaptığım her şey beni heyecanlandırır. Aşk hayatımın her yerinde.
Güzellik rutinleriniz neler?
Sette yüzümüzü makyajla yorduğumuz için günlük hayatımda makyaj yapmamaya çalışıyorum. Eğer o gün yüzümde makyaj varsa, güzel bir cilt temizliği yapıyorum. Bunların yanında tabi ki bolca su içip sağlıklı beslenmek de önemli.
Tiyatro benim ikinci evim
Dizi çekimlerinden kalan zamanlarda neler yapıyorsunuz?
Vaktimin çoğu tiyatroda geçiyor, ikinci evim oldu diyebilirim. Bunun dışında kendime vakit ayırmaya çalışıyorum, okuyup araştırmayı, film izlemeyi seviyorum. Arkadaşlarımla ve ailemle vakit geçiriyorum.
Bir projeye başlarken kurallarınız oluyor mu?
Malesef günümüzde dizi sürelerinden dolayı bizler de uzun saatler çalışmak durumunda kalıyoruz. En büyük problemimiz de bu çünkü bizim dinlenmeye fırsatımız olsa bile ekiplerin olmuyor. Herkes gibi benim de temennim bu zorlu sistemin değişmesi, sürelerin kısalması.