Afrodizyak besinlerle güçlenin!
Özellikle yaz aylarının başladığı bu haftalarda hastalarıma Akdeniz tipi bir beslenme planını öneriyorum. Gerçekten de bu tip bir beslenmenin cinsel fonksiyonları iyileştirdiği pek çok araştırma ile gösteriliyor. Kilo fazlalığı, kolesterol yüksekliği, kan basıncında yükselme yaşayanlar, sadece 2 yıl sağlıklı bir beslenme uyguladıklarında dahi hem metabolizma göstergelerinde yani kan şekeri, insülin değerleri, kolesterol, tansiyon değerlerinde, hem de cinsel fonksiyonlarında düzelme fark ediyor. Akdeniz diyeti dediğimizde tam tahıllı ürünlerden zengin, işlenmiş rafine şekerlerden fakir, zeytinyağı gibi iyi yağları ihtiva eden, sağlıklı proteinlerin olduğu bir beslenmeden bahsediyoruz. Trans ya da hayvansal yağlardan uzak, bol sebze-meyve içeren bir beslenme planı hem kalbi hem de cinsel fonksiyonları olumlu etkiliyor.
Kilo fazlalığı ve obesite sorunu sadece kalbi etkilemiyor. Cinsel fonksiyonları olumsuz yönde etkileyen hormonal ve metabolik değişimlere de yol açıyor. 2001-2007 yılları arasında 2435 erkeği takip eden bir çalışmaya göre kilo fazlalığı yaşayan erkekler hem cinsel isteksizlik hem de sertleşme sorunundan yakınıyor. Ayrıca kilo fazlalığı yaşan erkeklerde yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kalp-damar problemleri gibi sağlık sorunları da sık görüldüğünden sertleşme sorunu riski daha da artıyor. Obezitenin bir etkisi de erkeğin kendisine olan güvenini azaltması ve performans endişesi gibi psikolojik durumlara yol açarak sertleşme sorununu hızlandırması. Anlayacağınız kilonuzu sağlıklı bir aralıkta tutmanız sertleşme fonksiyonlarını da olumlu yönde etkileyecektir. Unutmayın, 2004 yılında obez ve sertleşme sorunu yaşayan erkekleri takip eden bir araştırmaya göre vücut ağırlığının sadece yüzde 10’unu kaybeden erkeklerin hem sertleşme fonksiyonlarında hem de kolesterol ve kan basıncı değerlerinde iyileşme kaydedildi.
Kilo fazlalığı ve obezite riskinden korunmak için sadece tartıdaki kilonuzu kontrol altına almanız yeterli olmuyor. “Vücut kitle endeksinizi” de kontrol etmelisiniz. Sertleşme sorunu veya cinsel isteksizlik gibi diğer cinsel sorunlardan korunmak için vücut kitle endeksinizi 25’in altında tutmaya gayret etmelisiniz. Bu değeri vücut ağırlığı (kg) / boy uzunluğunun karesi (m2) olarak hesaplayabilirsiniz.
Bu gıdaları notlarınıza ekleyin!
Bu besinlerin sertleşme sorunu veya cinsel isteksizlik sorununun çözümü gibi algılanmaması gerekiyor. Sertleşme problemi gibi bir cinsel sorun yaşıyorsanız mutlaka ve sadece doktorunuza başvurmanız gerektiğini hatırlatalım. Doktorunuz cinsel probleminize yol açan fiziksel ve psikolojik faktörleri inceleyecek ve size uygun bir tedavi önerecektir. Eş-dost-komşu tavsiyesiyle kullanacağınız ilaç ve diğer maddelerin size faydadan çok zarar getireceğini, çoğu zaman probleminizi çözmeyeceğini de hatırlatalım. L-arginin, L-karnitin, omega-3, çinko, gingko biloba gibi ürünler performansı arttıran maddeler arasında. Ancak günümüzde özellikle cinsel performans destekleri konusunda sahte ve kopya ürünlere dikkat etmek gerek. 2005 yılından sonra bu ilaçların sayısı yüzde 90 arttı. O yüzden de güvenli kaynaklar ve mutlaka hekimin önerisiyle kullanılmaları şart.
Badem: Badem başta çinko, selenyum ve E-vitamini olmak üzere cinsel sağlık ve üreme sağlığına iyi gelen pek çok mineral içeriyor. Araştırmalar çinkonun özellikle cinsel isteği artırıcı etkilerini gösteriyor.
Karpuz: Karpuzun içindeki “citrulline” denilen bir madde vücutta “arginin” denilen başka bir maddeye dönüştürülüyor. Arginin de damar genişlemesine yardımcı olan “nitrik oksit” denilen bir maddenin üretiminde kullanılıyor. Nitrik oksit özellikle sertleşme problemleri olanlara yardımcı oluyor.
Çilek: Yapılan çalışmalara kalp ve damar sağlığı için sağladığı faydaların yanı sıra, göre özellikle içerdiği antioksidanlar, C Vitamini ve Folik Asit sayesinde sperm miktarını ve cinsel organlara giden kan dolaşımını hızlandırarak seks dürtüsünü artırıyor.
Kuşkonmaz: En bilinen afrodizyaklardan olan kuşkonmaz, içerdiği B6 Vitamini ve folatlarla uyarılmayı kolaylaştırıyor. İçerdiği yüksek orandaki E Vitamini de hem erkek hem de kadınlarda seks hormonlarının salgılanmasını sağlıyor.
Deniz ürünleri özellikle midye ve istiridye yüksek oranda çinko, bakır ve diğer mineral-vitaminleri ihtiva ettiğinden cinsel sağlığa yararlı olabiliyor. Ancak kolesterol yüksekliği yaşamadığınızdan emin olun. Deniz yosunu da cinsel sağlık üzerinde olumlu etki gösteriyor.
Roka: Diğer koyu yeşil yapraklı sebzeler gibi roka da başta demir ve C vitamini olmak üzere içerdiği yoğun mineral ve antioksidanlarla cinsel sağlığı, özellikle de isteği iyileştirici yönde etki gösteriyor.
İncir: Kalp sağlığı için çok önem taşıyan bu meyve, üreme sağlığına yararlarının yanı sıra içerdiği liflerle mükemmel bir afrodizyak.
Kakao: Cinsel yaşamınızı daha ateşli hale getirmek için saf kakao halindeki çikolatayı öneriyoruz. Saf kakao halindeki çikolata, arterleri genişleten nitrik oksidi arttıran flavonoidler içeriyor ve özellikle elli yaşı aşkın kişiler üzerinde etkili.
Ashwaganda: Biber ailesine dahil olan Ashwaganda bitkisi hastalıklara karşı vücudun direncini ve performansını arttırıyor; rahatlamaya yardımcı oluyor. Rahatlamanıza yardımcı olmasının nedenlerinden biri de libidonun artmasında önemli olduğunu bildiğimiz beynimizdeki kimyasal sistemi harekete geçirmesi.
Avokado: Temel yağ asitleri ve antioksidanlarıyla seks hormonlarının üretimini hızlandıran avokado, E Vitamini, B6 ve potasyum açısından zenginliği ile cinsel sağlığınızın yanı sıra kalbininiz de dostu.
Susam: Testosteron ve sperm üretimi için büyük önem taşıyan çinko sadece deniz mahsülleri ile kısıtlı değil. Susam da çok önemli bir çinko kaynağı.
Baharatlar: Afrodizyak etkisi ile bilinen rezene, karanfil, polen, tarçın, vanilya, hardal, meyan kökü ve zencefil destek olarak yemeklerde baharat olarak kullanılabiliyor veya balla karıştırılıp yenebiliyor.
Yeşil çay: Yeşil çayın içeriğinde bulunan polifenol, vücuttaki özgür radikalleri çalıştırarak damarlardaki trafiği arttırıyor ve hastalıklarla mücadeleye yardımcı oluyor. Damar sağlığına ve bağışıklığa iyi gelen her şey cinsel sağlık için de yararlı. Günlük 500 ml içilecek yeşil çayın kalp ve damar hastalıklarını yüzde 26 oranında azaltıldığı yeni bir çalışmada belirlendi. Tabii ki yeşil çayın dozajı arttırıldıkça korunma oranı da artıyor. Bu korumanın kadınlar üzerindeki oranının çok daha fazla olduğu biliniyor.
Hayat tarzı çok önemli
Dengeli bir beslenme planı, düzenli egzersiz ve sigara alkolden uzak bir yaşam sadece kalbinizi değil, testosteron hormonunuzu da korur. Özellikle aşırı kilolu, yanlış yaşam alışkanlıklarına sahip erkeklerde testosteron düşüyor. Bu kişilerde testosteron yerine koyma tedavilerinde de yeteri kadar iyi sonuç alınmıyor. Bu nedenle eğer testosteron eksikliği yaşıyorsanız diyet, egzersiz, kilo yönetimi konularında da yardım alın.
İşte cinsel enerjiyi artıran besinler
Kalp sağlığı için yararlı olan besinler cinsel sağlık için de yararlı. Üstelik hem sağlıklı hem de afrodizyak etkili besinler kullanarak sağlıklı mönüler hazırlamak mümkün. Mevsiminde tüm taze sebze-meyveler cinsellik dostudur. Koyu yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak gibi) domates, soğan, nar, böğürtlen sağlıklı seçimlerdir. Protein kaynakları testosteron seviyelerinize olumlu etki ediyor. Ancak yağlı etlerden kaçınmak gerek. Bunun yerine düşük yağlı etler, balık, yumurta, yağsız süt ve süt ürünleri, baklagilleri tercih edin. Haftada 3 porsiyon kadar balık, hem kanda pıhtılaşmayı önleyerek damar tıkanıklığı riskini düşürüyor hem de cinsel performansınız için bire bir. İçinde bulunan Omega-3 asitlerinden maksimum faydayı alabilmeniz için somon, dil balığı ve alabalığı tercih edin. Bu yiyecekler testosteronu arttıran çinkodan da zengindir. Doktorunuza danışarak ve kolesterol sorununuz yoksa deniz ürünlerinden de tüketebilirsiniz. Tükettiğiniz yiyeceklerin vitamin, mineral ve lif ile dolu olmasına dikkat edin. İçinde fazla şeker, yağ, fazla kalori olan ve besin değeri olmayan ürünleri kullanmayın. Çok şeker içeren yiyeceklerin kalorileri çok yüksektir. Buna karşılık, besleyici değerleri hiç yoktur ve cinsel sağlığınıza da etkisi olmaz.
Kilo fazlalığı testosteronu düşürür
Yaşlanma süreciyle birlikte vücut kompozisyonunda değişiklikler fark edilir. Özellikle karın bölgesindeki yağların artması testosteron eksikliğiyle bağlantılıdır. Yağ oranının artması kalp damar hastalıklarına yatkın hale getirir. Kısacası testosteron eksikliği kilo fazlalığı ve bel çevresi kalınlaşması yaratarak çeşitli hastalıkların riskini arttırır. Nasıl ki düşük testosteron belinizi kalınlaştırıyorsa, beliniz kalınlaştıkça da testosteron seviyeleriniz düşer. Trigliserit yüksekliği, yüksek kan basıncı ve açlık kan şekeri yüksekliği ile gelişen metabolik sendroma yakalanmış erkeklerde testosteron seviyeleri daha düşüktür. Bu erkekler sertleşme problemine de daha yatkındır.
Yeni yaşam koçunuz metabolizma dedektifi
24 saati saniyesi saniyesine hatırlayabiliyor musunuz? Tüm gün iş ve özel yaşam sorumlulukları ardından koşuşturuyor ve bunun yeterli bir egzersiz olduğunu düşünüyorsanız yanılıyor olabilirsiniz. Taktığınız süre boyunca tüm yaşamınızı gözler önüne seren metabolizma dedektifiniz iyi yaşamak ve keyifle yaşlanmak isteyen herkesin yeni yaşam koçu. Sizi saniye saniye takip eden armband sayesinde toplam enerji tüketimi, ortalama aktive şiddeti, hareketsiz/orta hareketli/ aktif geçirilen süre, uykuda geçirilen süre, uyku kalitesi ve daha pek çok metabolizma parametresi raporlanıyor. Günün hangi saat ve dakikasında hangi aktiviteyi yaptığınızı ve bu aktivitelerden ne kadar fayda gördüğünüzü öğrenebiliyorsunuz. Bu şekilde doktorunuzun tavsiyeleri ile hayat tarzınızı planlayabiliyorsunuz.
Aşırı riskli grup
Bel çevresi genişliği, bir başka deyişle göbek yağlanması veya “elma” tipi bir vücuda sahip olmanız da en az kilonuz kadar önemli bir risk faktörü. Cinsel problemlerden korunmak istiyorsanız bel çevrenizi 90 cm’nin altında tutmaya gayret etmelisiniz. Belinizi ölçerken kemerinizi esas almayın. Belinizi en dar kısmından düz bir hat halinde ölçün.
Vücut Kitle Endeksi Tanım
<18,5.............................................Zayıf
18,5-24,9......................................Normal
25-29,9.........................................Kilolu / Riskli grup
30-39,9........................................Obez / Yüksek riskli grup
>40...............................................Aşırı obez /
İşiniz neredeyse bitti. Şimdi elinizdeki mezurayı bırakmadan bel kalça oranınızı da kontrol edin. Bel çevrenizi zaten biliyorsunuz. Kalçanızı da en geniş kısmını içine alacak şekilde ölçün. Bel çevreniz / kalça çevreniz size bel kalça oranınızı verecektir. Bu oran erkeklerde 1, kadınlarda 0,8’in üzerine çıkmamalıdır.
Bel çevresi (cm)
Kadın Erkek Tanım
>80............. >94.............Kilolu
>88.............>102............Obez