Gazete Vatan Logo

Aaa ATATÜRK!

Aaa ATATÜRK!

Oyuncu Yavuz Sepetçi Ata’ya benzerliğiyle görenleri şaşırtıyor.

- Yol Ayırımı dizisinde Atatürk’ü canlandıran Yavuz Sepetçi, benzerliğiyle görenleri hayrete düşürüyor. İki yıldır tiyatroda da
“Nutuk- Bugüne Sesleniş”i oynayan Sepetçi, “Atatürk bugün yaşasaydı, en çok bilgisayarı kullanırdı. Ama gazeteleri gidip bayiden alırdı” diyor.

Aaa ATATÜRK



Yavuz Bey, öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Kayseri Develi doğumluyum. Orta öğretim yıllarında tiyatroyla tanıştım ve birbirimizden hiç ayrılmadık. Çeşitli özel tiyatrolarda çalıştım. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Tiyatro Bölümünden mezun olduktan sonra 1986 yılında Ankara Devlet Tiyatrosu’na girdim. Halen Ankara Devlet Tiaytrosu oyuncusuyum.

Atatürk’ü canlandırmak neler hissetirdi size?

2010 yılından beri Mavi Sahne’de konuk oyuncu olarak tek kişilik “Nutuk-Bugüne Sesleniş” oyununu oynuyorum. Çok iyi tepkiler ve eleştiriler aldığım bir iş. Tiyatro dışında ilk defa Atatürk’ü dizide canlandırıyorum... Müthiş bir duygu tabii ki; hayranı olduğunuz, izinde yürümeye çalıştığınız kurtarıcınızı oynamaya çalışmak. Özellikle de bütün gözlerin üzerinde olduğunu bilmenin ağırlıyla oynamaya çalışmak. Zor bir iş, umarım altından kalkabilirim böyle bir rolün.

Sanırım tiyatroda da daha çok tarihi oyunlarda rol aldınız... Sizin seçiminiz mi bu yoksa denk mi geldi?

Aaa ATATÜRK


Tarihi oyun, geçmişimde çok azdır, aslında son dönemler de denk geldi. Üst üste iki oyun olunca öyle bir izlenim oluştu herhalde. Kurumsal işleyişte rol seçme ya da oyun seçme gibi bir lükse sahip değilsiniz.

“Neden ‘Veda’
ve ‘Mustafa’ filmlerinde yoksun” diye çok sordular



Yol Ayırımı için sizi nereden bulmuşlar?

Pana Film’den rol için görüşme isteği geldiğinde ilk düşündüğüm şey, İstanbul’a gidip rolü alıp dönme isteği oldu. Görüşme anında da “Rolü almaya geldim, verirseniz alıp döneceğim” dedim. Aslında iki kanaldan önerilmişim ben bu role. Biri Yasin Uslu (yönetmenimiz) Serkan Keskin’le sohbet anında “Atatürk” aradığını söyleyince Serkan da “Yavuz Abi var, Sepetçi “demiş. İkincisi cast direktörümüz Pana Film’den Yelda Gürkan’a yine bir sohbet anında Ankara DT’den arkadaşım Erdinç Gülener’den gelmiş benim ismim.

Aaa ATATÜRK



Atatürk’e fiziksel olarak inanılmaz benziyorsunuz. Bunu çok sık duyuyor musunuz?

Evet, çok sık olmasa da dönem filmleri gündeme geldiğinde hep sorulan sorudur bu bana. Özellikle de son 4-5 yıldır...

“Veda”, “Dersimiz Atatürk” ve “Mustafa” filmleri gündemdeyken “Atatürk’ü neden sen oynamıyorsun?” sorularıyla çok sık karşılaştım...

Atatürk bugün yaşasaydı herhalde en çok bilgisayarı kullanırdı. Sosyal paylaşım siteleri dışında, internette gezinir, fakat gazeteleri sanaldan takip etmez, güne bayiden gelen gazeteleri okuyarak başlardı.

Düşünce suçu da işsizlik de olmazdı...

Atatürk’e benzerliğinizi artırmak için bir çalışma yaptınız mı?

Benzerliği artırmak için özel bir çalışmadan ne kastettiğinize bağlı... Atatürk’ün saç rengi, saç modelini (arkaya taramak gibi) yaptım; onun dışında da sadece kaşlara ilave yapılıyor. Aşırı bir makyaj (plastik gibi) yani ekleme, doldurma yok.

Atatürk, İsmet İnönü, Fethi Okyar gibi tarihteki önemli karakterler dizinizde bir arada...

Tabii ki o yılların dekor ve kostümleri role daha çabuk ve rahat girmenizde büyük etken. Balo sahnesinin o dönem ki mekanında çekilmesi, bilardo sahnesinin Atatürk’ün orijinal bilardo masasında gerçekleştirilmesi hem çok heyecan verici hem de role yardımcı unsurlar.

Siz cumhuriyetin ilk yıllarının halk tarafından bilindiğini düşünüyor musunuz?

Hayır, kesinlikle düşünmüyorum, okuma alışkanlığı olan bir toplum değiliz. Ya da daha doğru deyişle kitapların yasaklandığı, 80’lerde yakıldığı, kitap okudukları ve yazdıkları için sorgulanan, hapishanede ömür tüketen bir toplumu da, neden okumuyorsun diye suçlayamayız gibime geliyor. Yol Ayrımı dizisi o döneme, 1930 yılına bir pencere açacak ve öğretici olacaktır diye düşünüyorum.

Aaa ATATÜRK


“Atatürk bugün yaşasaydı nasıl bir Türkiye” olurduk?

- Yaşamı boyunca 4000’den fazla kitap okuyan biri olarak, Atatürk’ün yönettiği bir ülkede, kitaplar yasaklanmaz ya da yazarları mahkum olmazdı.

- Düşüncelerinden dolayı kimse hapse atılmazdı.

- Muhalif yazarlar susturulmaz, işsizlik bu derece artmazdı.

Serbest Fırka’nın kuruluşu

Yol Ayırımı dizisinin konusundan bahsedebilir misiniz?

“Yol Ayrımı” Kemal Tahir’in “Esir Şehrin İnsanları, Esir Şehrin Mahpusu” romanlarının sonuncusudur. Ülke düşman işgalinden kurtulmuş, 1930 yılına gelinmiştir. Ülkenin demokratikleşmesi gerekmektedir. Atatürk, Serbest Fırka’yı (parti) kurması için Paris Büyükelçisi Fethi Okyar’ı görevlendirir. Dizi, Serbest Fırka’nın kurulması ve o dönemdeki olayları aktarıyor.

Dönem dizisi yapmaktan kaçılır


Son yıllarda Muhteşem Yüzyıl’la başlayan bir furya ve tarihi dizilere dönüş var. Sizce bunun nedeni nedir?

Seyirci beklentisine göre değişen bir şey televizyon. Dizi yapılanması olduğu muhakkak. Dönem dizileri sık olmasa da zaman zaman ekranlara geliyor. Dönem dizileri çekmek, içinde bulunduğumuz yıllar içinde mekan bulma açısından hem zor, hem de pahalı. O yüzden de çoğu yapımcının uzak durduğu işlerdir dönem işleri. Çünkü, film piyasasında bu anlamda bir sanayileşme yoktur. Kostümden, aksesuara, mobilyaya kadar... Bir de izlenme oranlarını hesaba katarsak yapımcılar ve televizyonlar için riskli işlerdir dönem dizileri. Mafya dizilerinden sıkılmış gibi görünen bir izleyici kesimi olduğunu hesaba katsak bile “Veda” ve “Bir Zamanlar Osmanlı-Kıyam” dizilerinin erken vedasından izleyicinin dönem dizilerine yöneldiğini de söyleyemeyiz. Bir dizinin 3-5 bölümde sonlanması ise yapımcısıyla beraber sektörde çalışanları da çok zor durumda bırakmakıyor.

Haberin Devamı