Büyüyü yasaklayan Kur’ân’da büyü duası veya ayeti olamaz
.
Okurum Aslı soruyor: “Abdestliyken Kıble’ye dönerek Kur’ân’dan, ’Allahım benim için gerekli olanı bana göster’diye dua edilip herhangi bir sayfa açılıyor. O sayfada çıkan ayetler neyi anlatıyorsa kişi için gerekenlerin ne olduğu anlaşılıyormuş. Bu bende şirk adına büyük bir şüphe uyandırdı. Bu ne derece doğrudur?” Okurumun belirttiğine göre Kur’ân ilmini öğrenen biri bunu, Aslı’nın kardeşi için yapmış. Güya kardeşinde büyü ayetleri çıkmış. Allah’ın hangi ismi çıkarsa o isimle dua edilince kabul edilirmiş. Cevabım şudur: Kur’ân büyü kitabı değildir. Böyle şeyler İslâm’a aykırıdır. Ayrıca bir sayfanın açılmasından manalar çıkarmak insanı yanlış yollara götürür. Birçok hayır işten de geri bırakabilir. Niçin Kur’ân’ı böyle şeylere alet ediyorlar? Öyle bir sayfa açacaksın da oradaki ayetler size mesaj verecekmiş. Kur’ân’ın her sayfasında isteyen istediği mesajı alabilir. Çünkü bu, kişinin yorumuna bağlıdır. Allah’ın falan veya filan ismiyle dua edilirse kabul olurmuş.
Çeşitli rivayetler var
Bu tür iddilar Kur’ân’a ve hadise dayanmaz. Bazı kişilerin görüşleridir. Din konusunda bağlayıcı olan Kur’ân ve hadistir. Ancak bir hadiste Allah’ın en büyük ismiyle dua edilince kabul edileceği belirtilir ama o isim meçhul kalmıştır. Yalnız bu konuda sahabilere dayanan çeşitli rivayetler vardır. Hz. Ayşe’nin rivayetine göre “Allahım senin temiz, güzel, mübarek ve sence en çok sevilen ismin yüzü hürmetine istiyorum ki o isimle sana dua edilince kabul edersin, onunla senden itenince verirsin, onunla senden merhamet talep edilince merhamet edersin, onunla senden kurtuluş istenince kurtarırsın” (İbn Mace, Dua: 9).
Peygamberimiz bu duayı yapan Ayşe’ye, İsm-i Azam’la dua ettiğini söylemiştir. Bu konuda başka rivayetler de vardır. Doğrusu İsm-i Azam’ın hangisi olduğu hakkında kesinlik yoktur. Benim kanaatime göre İsm-i Azam, “Allah” lafza-i celalidir. Özetle müminler, böyle şeylerden vazgeçsinler. Ayrıca büyüyü yasaklayan Kur’ân’da büyü duası veya ayeti de olamaz.