Sağlığı elverişli olmayan yaşlılar oruca dayanamaz
SORU: 85 yaşındaki büyük babam şeker hastası. Sağlık durumu iyi değil. Ayrıca kalp yetmezliği ve yaşının verdiği birtakım sıkıntıları var. Buna rağmen oruç tutmak istiyor. Geçen sene bu mübarek ayın ilk gününde tutmayı denedi ancak ciddi anlamda sağlık sorunu yaşadı. Sonra tutamayacağını anladı ve orucunu bozdu. Ancak bu sene yine tutmak istiyor. Dinimiz bu durumda olanlara ruhsat tanır mı?
CEVAP: Bakara Suresinin 184’üncü ayetinde, “Oruca güç dayananların fidye vermesi, bir yoksulu doyurması lazımdır” buyurulmaktadır. Artık sekseni geçmiş, günden güne daha güçsüz duruma düşmekte olan insanların, oruç tutma yükümlülükleri yoktur. Hatta bu durumda onların fidye vermeleri dahi gerekmez. Çünkü fidye, oruca dayanabilen ama güçlükle dayanabilen kimselere gerekir. Sağlığı elverişli olmayan yaşlılar oruca dayanamaz. Gönüllerinin huzur bulması için onlar her gün için bir fidye verirler. Babanızın içi rahat olsun. Onun günlük fidyelerini verin. Yani her gün için en az 6-7 YTL’yi bir fakire verin. Kendisi oruç tutmakla yükümlü değildir. Oruç yerine çokça Kur’ân okusun. Namaz kılsın. Allah adını çok çok ansın. Orucun sevabını alır. Allah sağlık ve afiyet versin.
Dövme, namaza ve abdeste engel değildir
SORU: Kalıcı dövme yaptırmak dinimizce caiz mi? Dövme gusül abdestine ve namaza engel teşkil eder mi? (Bekir Süt)
CEVAP: Bu konuyu defalarca yazdım. Dövme, İslâm geleneğinde hoş görülmez ama bunun günahla ilgisi yoktur. Bu bir gelenektir. Şimdi ise moda oldu. Dövme yaptırmak mekruhtur yani hoş değildir ama dövme gusle, namaza, abdeste engel değildir. Peygamberimizin dövme yaptırana, kaş aldırana lanet ettiğine dair rivayetler vardır. Bunların hepsi Peygamber’e iftiradır. Allah’ın, âlemlere rahmet olarak gönderdiği büyük Peygamber kimseye lanet okumaz. Zaten kendisi, “Ben lanetçi olarak değil, Hakk’a çağrıcı ve âlemlere rahmet olarak gönderildim” buyurmuştur.