Zimbabwe´nin büyülü toprakları
Düşler ülkesi Zimbabwe
Afrika’nın düşler ülkesi Zimbabwe’nin milli parklarında gün doğumlarının ne kadar pembe, gecelerin ise ne kadar fosforlu bir aydınlığı olduğunu keşfedin.
Yağmurdan olsa gerek her taraf yemyeşil burada. Uçaktan bakıyorum sanki yeşile boğulmuş Harare. Büyük olasılıkla milli parkların üzerinde uçuyoruz. Doğanın en güzel yaratıkları aslanlar, sevimli kocaman patili aslan yavruları, sürmeli gözlü impalalar, kurnaz maymunlar belki de uçağımıza el sallıyorlar. Bir de kapkara gözleriyle Afrikalı çocuklar. Burada safari yapılan özel arazilerden birinde kalacağız. Emirates Holidays, Zimbabwe Turizm Servis aracılığıyla bize bu gezide kalacağımız ağaçtan yapılmış orman evlerini ayarlamış.
Herkes rengarenk
Cibinlikli yataklar, Afrika dokumaları ile zenginleştirilmiş motiflerle süslenmiş koltuklar, yatak örtüleri, duvarlardaki resimler mükemmel. Afrika’nın o büyülü topraklarında bir ülkeyi; insanlarını ve doğal yaşamını keşfetmek için önümüzde tam altı günümüz var. Afrika’da herkes rengarenk giysili, çoğu adeta mankenlerle yarışacak, (mesela Naomi) kadar güzel vücutlu kadınlar yaşamın, doğayla içiçe olmak olduğunu öğrenmişler. Ylang ylang ağaçlarının çiçekleri sepetlerinde, üzerlerinde renkli kumaşlardan oluşan ve sadece sarındıkları giysileri ve binlerce örgü ile biçimlendirdikleri saçlarıyla ışıl ışıllar. Dünyanın bu topraklarında yaşamanın bir nimet olduğunu farketmişler ve bunu da başkalarına hissettiriyor gibiler.
Harare’de hiç trafik yok
Harare’deyiz. Zimbabwe’nin başkenti ve en önemli şehri. Bu kentte göze çarpan büyük yapıların hemen hepsi otel. Kolonyalist tarzda döşenmiş birçok beş yıldızlı otel dünyanın en zengin insanlarını ağırlıyor burada. Caddeler bomboş. Kesinlikle trafik yok. Trafik polisi de.
Hwange Milli Parkı neredeyse Belçika kadar
Kaldığımız kamp Zimbabwe’nin en büyük milli parklarından Hwange’nin sınırları içinde. Hwange Milli Parkı 14.540 km2 ve kabaca Belçika büyüklüğünde bir alan. Aynı zamanda ülkede bulunan en yoğun ve en fazla hayvan türüne sahip. Hwange’ye ait görünüm ve faaliyetler mevsimlere göre değişiyor. Kasım yağmurlarıyla birlikte park, yeşilin değişik tonlarına bürünüyor. Su kuşlarının sayısı artıyor ve birçok türü de yumurtluyor. Yağmurları hemen takip eden Nisan ve Mayıs ayları ise impala ve yaban domuzu gibi türlerin çiftleşme dönemi.
Evler ağaç ayakların üzerine kurulmuş; yere değmiyor
Kişisel arazilerin üzerine kurulan kamplarda inşa edilen yerleşim bölgeleri
asla doğayı bozmamış. Bizim kaldığımız kamp Sikumi Tree Lodge da öyle.
Bir sürü ev var ama hepsi ağaçların arasında gizlenmiş. Çatıları bir tür çalıdan eğimli olarak yapılan bu evler dört ağaç ayak üzerine kurulu. Yani evlerin tabanı toprağa değmiyor. Doğal dengenin bozulmaması için ağaçlar kesilmemiş.
Zambezi Nehri’nde gezinti yapabilirsiniz
Sikumi Tree Lodge’daki safarimizi tamamladıktan sonra Victoria Falls’a doğru yola çıkıyoruz. Victoria Fals, Zimbabwe’nin güzel yerleşim yerlerinden biri. Aynı zamanda Zambiya ve Botswana ile sınır bölgesi. Bölgeye adını dünyanın ikinci büyük şelalesi Victoria Falls veriyor. Nehrin bir yanı Zimbabwe diğer yanı Zambiya. Bu bölgede bulunan Zambezi nehri de ayrı bir turizm kaynağı oluşturuyor. Nehir üzerinde yapılan gezintiler tüm turistlerin severek yaptıkları şeylerden biri. Günlük turlar halinde satılan nehir tekneleri ile yapılan bu gezilerde su aygırları, timsahlar izlenerek lüks bir gezinti seçeneği sunuluyor turistlere. Victoria Falls’da kaldığımız Victoria Falls Safari Lodge da milli park arazisine sınır. Ve odalarımızdan dışarı çıkarken balkon kapılarını mutlaka kapamamız gereken uyarılar bulunuyor. Bunun nedeni ise kampın içinde bulunan maymunların her an odalara girme riskiydi... Victoria Falls’ın merkezini de gezmek istiyoruz. Merkez dediğimiz yer aslında bir köy. Burada Afrika’ya ait ne ararsanız var...
Rengarenk kumaşları, otantik takıları, incecik kadınları, yavru aslanları ile Zimbabwe... Hoşçakal Zimbabwe.
Nasıl gidilir?
Ekolojik Turizm
Tel: 0216 456 75 22 - 0533 711 66 96
www.ecologic-travel.com