1 Kasım’da siyasi deprem olacak!
.
Burada olanları ciddiye alarak acaba gayri ciddi bir iş mi yapıyoruz diye düşünüyorum bazen.
Ama insanların göz göre göre öldüğü bir yerde olanları ciddiye almamak da insanı kendisinden bile kuşkuya düşürür doğrusu...
Burası tuhaf bir memleket çünkü…
Hem değişiyor, hem hep aynı kalıyor…
Yıllarca demokrasinin ayarını tanklarla yaptılar bu ülkede…
Şimdi de tarifini herkesin kendine göre yaptığı “milli irade” var...
Kendi istediklerini yaptırabilmek için “milli irade” lafının arkasına saklanıp, onu bir koz gibi kullanmaya çalışanlar var...
***
Cumhurbaşkanı, milli iradenin geçtiğimiz seçimde “yeniden seçime gidelim” dediğine karar verdi.
Bahçeli daha seçim gecesi milli iradenin bir daha denenmesi gerektiğine karar vermişti zaten.
Davutoğlu’nun milli iradeyi nasıl yorumladığını ben pek anlayamadım doğrusu, “milli irade seçim de olsun demiş olabilir, koalisyon da olsun demiş olabilir” türünden bir şeyler söyledi.
CHP “milli iradenin” AKP’yle koalisyon yapmasını söylediğini açıkladı.
HDP, “bırak milli irade onlara ne demişse demiştir, sen karışma, sonunda gelir hepsi sana vurur” düşüncesiyle kenarda durdu.
***
Herhalde bu kadar değişik yoruma milli iradenin kendisi de şaşırdı.
Bana öyle geliyor ki 7 Haziran’da ne dediğini anlayamayanlara 1 Kasım’da ne istediğini çok net anlatacak.
Ben önümüzdeki seçimde bir siyasi deprem yaşanabileceğini düşünüyorum.
Bu sefer milli irade çok net konuşacak gibi geliyor bana.
***
Siyasetçilerimiz milli iradenin ne dediğini anlamaya çalışırken ölümler de artıyor.
Şehit cenazeleri peşpeşe geliyor.
Toplumda acının ve öfkenin kabardığını hissediyorsunuz.
Kalabalıklar gerildikçe geriliyor ve siyasetçiler bu gerginliği hafifletmiyor.
Aksine daha da geriyorlar.
***
Bir yandan da hafif hafif fırtınaya dönüşen ekonomi var.
Dünyanın krize doğru kaymasına, Türkiye’nin “milli iradeli” siyaset çalkantısı eklenince bizde de “kriz” diyenler artmaya başladı.
Dolar üç liraya, euro üç buçuk liraya yaklaşıyor.
“Milli iradenin” iki yakası çok zor bir araya geliyor.
***
Çok ciddi dertlerimiz var ama bu dertleri ciddiye alan pek yok galiba.
Çocukken duyduğum, böyle durumlarla alay etmek için söylenen bir laf vardı, “Avrupa’da durum ciddidir ama vahim değildir, bizde ise durum vahimdir ama ciddi değildir.”
Durum vahim ama ciddiye alan pek yok gibi gözüküyor.
***
Sorunlar çok hızlı artıyor.
Bu sorunları çözmemek hatta büyütmek için “milli irade” kozunu kullananlar, 1 Kasım’da çok şaşırabilirler.
Durum onlar için hem ciddi hem vahim olabilir.
Bana da “milli irade” böyle söylüyor.