Tam tersi olacak!
Siz de fark ettiniz mi bilmem, etrafta bir sessizlik var... Hiç kimsede, tercih coşkusu göremiyorum. Geçtiğimiz yıllarda, tercihlerin yapıldığı bu günlerde büyük kargaşalar, koşuşturmacalar, araştırmalar, arayışlar olurdu
Siz de fark ettiniz mi bilmem, etrafta bir sessizlik var... Hiç kimsede, tercih coşkusu göremiyorum. Geçtiğimiz yıllarda, tercihlerin yapıldığı bu günlerde büyük kargaşalar, koşuşturmacalar, araştırmalar, arayışlar olurdu. Etrafta, bir curcuna olurdu. Öğrenciler, veliler üniversitelere akın ederdi, üniversiteler ve bölümler hakkında bilgi toplamaya çalışırdı.
Tercihler ve puanlamalar konusunda, çeşitli tartışmalar olur, farklı görüşler ortaya atılırdı. Dershaneler, tercih yaptıracak veya kontrol ettirecek öğrencilerle kaynardı. Bakıyorum, bu yıl ortada böyle bir tablo yok, el ayak çekilmiş. İstanbul'daki bütün üniversitelere gidiyorum, devlet üniversitelerine de vakıf üniversitelerine de... izlenimim şu: Ortada öğrenci yok, ortada bir canlılık yok.
Hani hep diyorlar ya, "Aman, bu yıl mutlaka bir yere yerleşin, seneye sınav sistemi değişiyor, iş daha da zorlaşacak. Bu yıl, kapağı mutlaka bir yere atın" diye. Herkesin böyle düşüneceği ve davranacağı varsayılarak taban puanların yükseleceği ve hatta, bir hayli yükseleceği sonucuna ulaşılıyor.
Bu gibi varsayımların, adayların moralini bozmaktan ve etrafı germekten başka faydası olmuyor.
Akıllı davranın
Tercih için gelen çocuklara ve velilere bakıyorum da çaresizlik gözlerinden okunuyor. Onlara kalsa, hiçbir yeri kazanamayacaklar. İnanır mısınız, kendi puanının 20 puan altındaki yeri yazan aday bile korkuyor, açıkta kalacağını sanıyor. Ne kendine güveniyor, ne de puanına...
"Kazanırsın" dediğimde inanamıyor, "Gerçekten mi hocam" diyor. Akıllı davranın ve korkmayın. Kazanacağınızda okumayacağınız ve pişman olacağınız bölümü kesinlikle yazmayın. En son tercihiniz, kazandığınızda asla pişman olmayacağınız yer olsun. Bir de şunu bir türlü anlayamıyorum: Önemli olan herhangi bir yeri kazanmak mı, yoksa istediğin yeri kazanmak mı?
Bu soruyla şimdi yüzlesin, bu sorunun cevabını ertelemeyin. Genellikle bu konuda, ailelerin baskıcı tutumunu gözlüyorum. Doğal, anne-baba yüreği, çocuğunun açıkta kalmasını istemiyor.
"Bu sene, mutlaka bir yere gir, puanına yazık etme, seneye bu puanı da alamazsın" türünden yaklaşımlarla, çocuklarına tercih yaptırmaya -zorlamayla- çalışıyorlar.
İşte sorun burada başlıyor. Sınavı kazanan ama hayatı kaybeden bireyler yetiştirmeye başlıyoruz. Çocuğu sınavı kazanan mutlu aileler fakat kendisiyle banşık olmayan bireyler...
Korkmayın, sandığınız gibi puanlar yükselmeyecek...
Korkmayın, sandığınız gibi seneye sınav zor olmayacak...