Şampiy10
Magazin
Gündem

Hiçbir şeyden çekmedi, adından çektiği kadar!

Etiketçi bir toplum olursa, böyle olur! Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi'nin adı; hep dalga konusu yapıldı, küçümsendi. "Sen, bu kafayla ancak, Kahramanmaraş Sütçü İmam'ı kazanırsın!" derler; kendini bilmezler, tarihini bilmezler...

ABONE OL
Vatan Haber

Etiketçi bir toplum olursa, böyle olur! Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi'nin adı; hep dalga konusu yapıldı, küçümsendi. "Sen, bu kafayla ancak, Kahramanmaraş Sütçü İmam'ı kazanırsın!" derler; kendini bilmezler, tarihini bilmezler...

Sütçü İmam kimdir?
31 Ekim 1919 Cuma. Fransız işgalinin ikinci günü... Fransız ve Ermeni askerleri birlikte devriye geziyorlar. Yolda rastladıktan Türklere olmadık hakaretler ediyorlar. Şehirdeki huzursuzluk had safhaya varmıştı. Bir grup Fransız-Ermeni devriyesi, ikindi üzeri kışlaya dönüyordu. Uzunoluk Hamam'ından çıkan kadınlara yaklaşan askerler; "Burası Türklerin değil, burada artık bu şekilde gezemezsiniz" diyerek, sarkıntılık yapmaya başlarlar. Olay yerine ilk yetişen Çakmakçı Sait, askerlere karşı koymaya çalışsa da, ağır şekilde yaralanır. Olaya şahit olan Sütçü İmam (1878 yılında doğan İmam, fakir bir ailenin çocuğu idi. Uzunoluk Camimin imamlığını yapan İmam, geçimini de caminin altındaki küçük dükkanında süt satarak sağlardı. İmam olan asıl adı, "Sütçü İmam" olarak bilinirdi), tabancasını çekerek bir işgalci askeri öldürür, ikisini de yaralar. Bu kurşun, İstiklal Mücadelesinin de ilk kıvılcımı olur. Sütçü İmam, Fransız ve Ermeni askerleri tarafından aranır, ancak bulunamaz. Bu durum, işgal güçlerini oldukça kızdırır. Sütçü İmam'ın dayısınınoğlu Kadir'i hunharca şehit ederler. İşgalci güçlerin yaptığı taşkınlıklar, bitmek bilmez.

Bayrak olayı
İşgal komutanının şerefine bir balo tertiplenir. Komutanın dansa davet etliği bir ermeni kızı; "Kendimi esarette hissediyorum. Kaledeki Türk bayrağı dalgalandığı sürece, sizinle dans edemem!" diyerek teklifi reddeder. Komutan, kaledeki Türk bayrağını indirtir. 28 Kasım 1919 Cuma, Maraş'ın kara sabahıdır. Yatağından kalkan halk, kale burcunda dalgalanan bayrağı göremez. Bu olay, şehri infiale sürükler. Savcı Ali Kısakürek, halkı bayrağın indirilmesine tepki göstermeye davet eden bir bildiri yazar. Cuma namazı için, Ulu Camii'nde toplanılır. Ezan okunduktan sonra, cami imamı; "Kalesinde düşman bayrağı dalgalanan bir Millet, hürriyetini kaybetmiş sayılır. Hürriyet olmayan bir yerde, cuma namazı kılınmaz!" der ve dağıtılan bildiriyi onaylar. Maraşlılar kaleye hücum ederek, indirilen bayrağı yeniden dikerler ve cuma namazını orada kılarlar. Bayrak olayının ardından, adım adım savaşa sürüklenilir. Aslanbey başkanlığında kurulan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti faaliyete geçer ve direniş hazırlığına başlanır. 21 Ocak 1920'de başlayan mücadele, 22 gün sürer. Bu uğurda, pek çok şehit verilir. Maraş'ın, topyekün direniş göstermesi büyük takdir toplar. Kurtuluş Savaşı sonrasında Maraş'a bir yazı gönderilerek, Milli Mücadeleye katılanların listesi istenir. Şehrin yöneticileri, "Maraş'da Milli Mücadeleye katılmayan tek bir fert bile yoktur" cevabını verirler. 5 nisan 1925 günü toplanan TBMM, İstiklal Madalyası'nın fertlere değil, şehir halkına verilmesini kararlaştırır. Maraş, Milli Mücadeledeki fedakarlıktan ötürü, "Kahramanlık" payesiyle de ödüllendirilir. İşte, böyle!

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Gelecek mesleki eğitimde!
  2. Canım acıdı!
  3. Formasyon konusunda kafalar karışık!
  4. Dikkatli olun!
  5. Destek ve sabır şart!
  6. Artık icraat zamanı!
  7. Uzman ne diyor?
  8. Tercihler hatalı mı?
  9. Bu nasıl bir ‘ek yerleştirme’dir?
  10. Demek yine bana hasret, bana yine hüsran var…

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.